Fuardan bu kitabı aldığımda mutluydum.Çünkü uzun zamandır merak ettiğim ve aldığı ödüllerle En iyi Roman Adayı olmasıyla kalbimi feth eden bir romandı.
Kitabı okumaya başladığımda beklentim çok yüksek olduğundan biraz telaşla"acaba beni sarmayacak mı?" dedim ama beklentilerim boşa çıkmadı. Kitap henüz bitmedi ama çoktan yarıyı geçtim
. O kadar akıcı ki vizelerim çok yakın olmasına rağmen elimden düşüremyiroum.
Okduğum ilk Gaiman kitabı ve kesinlikle çok beğendim! Daha önce Sandman'i okumayı çok istediysem de fiyatları yüzünden alammaıştım. Fuardan bir diğer almak istediğim kitap olan YılzdızTozu'nu bu kitabı okuduktan sorna mutlaka almam gerektiğine karar verdim.
Ben de Darly gibi en çok Cehennem Tazıları'nı ya da diğer adlarıyla Tanrı'nın Tazıları'nı çok beğendim
. Adlarına aldanmayın öyle kötü değiller
ama kötülük yapan birini Cehennem'e kadar kovalıyabiliyorlar xD.
. Spoilera girer diye önlem aldım ^^.
Bod'un bebekliği, büyümesi, mezarlıktaki ailesi ve hayatı hem şeker hem de maceralı
. Bod büyüyen ve büyürken merakıyla yeni şeyler öğrenen bir çocuk. Bod'un çocuk yanları gayet güzel anlatılmış ve sanırım bunu Gaiman kendi çocuklarını gözlemleyerek yapmış.
Bunun dışında mezarlık atmosferi ve Bod'a tanınan bir ayrıcalık(adını vermiyim
), hikayeyi güzel bağlamış.
Silas kesinlikle karizmatik ve kitabın en ilgi çekici karakterlerinden biri. Olaylara yaklaşımı ve Bod'la olan bağlantısı kitapta her geçtiği yerde su gibi akıp giden bir okuma sağlıyor sizlere. O bölümleri iple çetim ben. Bana biraz Sirius Black'i anımsattı. Aslında doğrudan bir bağlantıları hiç mi hiç yok ama anımsattı işte
.
Ayrıca, Mezarlık'a dair bilgi ve kuralları yazar kendi anlatmak yerine, Bod'un Silas'a sorduğu sorularla öğrenmemiz de benim hoşuma giden bir başka yöndür. Meraklı bir çocuk oluyoruz sanki o an ve Silas gelip sorularımızı yanıtlıyor
.
Soruları yanıtlamaktan bahsetmişken başta pek hoşlanmasam da sonrada (tam da tahmin ettiğim gibi) çok sevdiğim bir karater var: Bayan Lupescu. Onun durumu bana biraz klişe gibi geldi fakat bu hiç can sıkıcı değil aksine karakteri sevdiren hoş bir unsur.
Kitap hem orjinal fkirlere sahip hem de bazı klişeleri kullanmış ama bu hiç de can sıkıcı değil. Güzel bir iş çıkarmış Gaiman. Bu kitaptan sonra diğer kitaplarını da okumak isterim.