Konu: Hayvan Mezarlığı | Pet Sematary

[redsnow]

Spoiler: Göster

 
Tür : Korku / Zombi
Yönetmen : Mary Lambert
Senaryo : Stephen King , Stephen King (Kitap)
Görüntü Yönetmeni : Peter Stein
Müzik : Elliot Goldenthal
Yapım : 1989, ABD , 103 dk.


Oyuncular

Dale Midkiff (Louis Creed) , Fred Gwynne (Jud Crandall) , Denise Crosby (Rachel Creed) , Brad Greenquist (Victor Pascow) , Michael Lombard (Irwin Goldman) , Miko Hughes (Gage Creed) , Blaze Berdahl (Ellie Creed) 
 
Doktor Creed ve ailesi, taşrada bir eve yerleşir. Kasaba lisesinin hekimliğini yapacak olan Creed için herşey hoştur başta. Açık hava, güzel bir ev, çocuklarının rahatça gezip oynayabileceği bir bahçe... Ama hayır, evin çok yakınında hayli işlek bir otoban vardır. Devasa kamonların vızır vızır geçtiği bu yol, yöre halkının evcil hayvanları için cehemmen olmuştur. Öyle ki, kasabadaki hayvan mezarlığının "sakinlerinden" çoğu, bu yoldaki kazalara kurban gitmiş kedi ve köpeklerdir.



Creed'lerin ihtiyar komşusu Judd Crandall, bu tuhaf mekanın üzgün çocukları ölümün gerçeği hakkında uyarmak gibi bir işlevi olduğuna inanır. Çocukça bir yazım hatası ile "cemetery" yerine "sematary" şeklinde yazılmıştır mezarlığın adı. (ki, Stephen King imzalı romanın ve ondan yapılan uyarlamanın isimleri de bu espriyi taşıyacak şekilde, "Pet Cemetery" değil, "Pet Sematary" şeklinde konulmuştur. Ama Türkçe edisyonlara ve vizyon adında "Hayvan Mezaylığı" gibi bir yanlış yazım nedense kullanılmamış...).



Creed ailesinin masum çocukları Gage ve Ellie, kedileri Winston Churchill için çok endişelenir. Fazla gezip tozarak ölüm riskini arttırmasın diye kısırlaştırılır "Church", ama korkunun ecele faydası yoktur. Bu yüzden, zavallı hayvan bir ağır vasıtanın altında can verdiğinde, onu gömmekten başka çare kalmaz. Fakat komşuları Judd, Doktor Creed'i çocuk gözyaşlarıyla yoğrulmuş geleneksel "mezaylık" yerine, Micmac kızlderililerinden kalma, taşlık bir eski mezarlığa götürür ve Church'ü oraya gömdürür.

Ölümüne engel olamadığı bir liselinin hayaleti ile ilginç anılar yaşayan Doktor Creed, Church'ün ertesi gün sapasağlam geri gelmesiyle iyice paniğe kapılır. Bir tıp adamı olarak "mutlak gerçek" kabul ettiği her ne varsa, bu kasabada tersine dönmektedir. Judd, Ellie'nin üzülmemesi için kediyi "ölümden döndüren" eski mezarlığa gömdürdüğünü açıklar. Bu, iki adamın arasında sır olarak kalacaktır. Ancak, doktorun minik oğlu Gage de trafik kazasına kurban gidince, kaçınılmaz soru akıllarda çınlar: Ya o taşlık mezarlığa bir insan gömülürse..?

Çocuksu algılamanın saflığını taşıyan "mezaylık" yerine bir tür lanetin hüküm sürdüğü gizemli mezara gömülen Church gibi, Gage de ölümden dönecek midir? Judd doktoru uyarır: "Bazen ölüm daha iyidir..." Ama hayır, hiçbir endişe bir babayı oğlunu geri kazanmak arzusundan döndüremez. Böylece, Argento filmlerinin katil cücelerini anımsatan bir tuhaf çocuk döner geri, artık o masum ve günahsız Gage yoktur...

Hayvan Mezarlığı, şaşırtıcı ve gerilimli bir korku klasiği. Bugünlerde Dreamcatcher ile bir kez daha sinema perdesinde boy gösteren Stephen King imgelemini iyi yansıtan filmde, Star Trek: The Next Generation'daki en karizmatik Deanna Troi olarak akılalra erleşmiş Denise Crosby, Doktor Creed'in sevecen karısı Rachel'ı canlandırıyor. Hem de, tam anlamıyla "canlandırıyor", çünkü filmin bir noktasında bu karakter de "canlanmaya" ihtiyaç duyuyor...

Ölümden dönenler ve antik gizemler ilginizi çekiyorsa,
 

[DarLy OpuS]

Kitabına bayılmama rağmen, King uyarlamalarına olan ön yargım nedeniyle filmini izlememiştim. Öneren var mı?

[magicalbronze]

Kitabını okumadım filmini de izleyeli uzun mu uzun bir zaman oluyor. Çat pat hatırladığım kadarıyla pek etkileyici bir film gibi gelmemişti. Köpek canlanıyordu sanırım, çocuklar adamın tekini öldürüyorlar daha sonra gömüyorlar ve daha sonra da adam da canlanıyor, onların peşine düşüyor falan.

Dediğim gibi oldukça uzun bir süre önce izlediğimden pek hatırlayamıyorum ama boş zamanınız varsa izleyiniz derim.

[yuno44907]

Rammstein'in bu film için yaptığı bir şarkı var. İngilizce yazmışlar bu sefer. Ve bu sefer Till değil Flake söylemiş. Gerçekten hiç Rammstein işi gibi durmuyor.

Pet Sematary
Pekala, Sizler ve aramızdan üzücü bir şekilde ayrılan Joey Ramone için bir parça çalıyoruz.

Hava yayının altını leke kaplıyor.
Romalılar döneminden cinler ve savaş tanrıları.
Ses yapmadan alanın dışına gel.
Ölümün kokusu her yerde.
Ve geceler gelir ve soğuk rüzgar eser.
Kimse aldırmaz ve kimse bilmez.

Bir hayvan mezarlığında gömülü olmak istemiyorum.
Hayatımı tekrar yaşamak istemiyorum.

Kutsal bir mekana giden Victor'u izleyeceğim.
Orada hayaller yok kaçabilirim.
Azı dişleri ve sivri dişler ve kemiklerin tıkırdamaları.
Ruhlar mezar taşlarının arasında sızlıyor.
Gece geldiğinde ve ay parladığında,
Biri ağlar ve bir şey doğru değildir.

Bir hayvan mezarlığında gömülü olmak istemiyorum.
Hayatımı tekrar yaşamak istemiyorum.

Ay parlak, hava hareketsiz.
Birdenbire ürperdiğimi hissederim.
Victor sırıtıyor, beden çürüyor.
İskeletler dans eder, bugünü lanetlerim.
Ve gecenin üzerinde kurtlar ağladığında
Yakından dinle bağırışımı duyabilirsin.*

Bir hayvan mezarlığında gömülü olmak istemiyorum.
Hayatımı tekrar yaşamak istemiyorum.
Ah hayır.

[Fırtınakıran]

Köpek canlanıyordu sanırım

Kedi değil miydi canlanan? Hatta siyah kedi. (kedinin olduğu yerden hayır bekleneemz tabii )

[DarLy OpuS]

Kedi de canlanıyor. Ama yaşlı adamın anlattıklarına göre, eskiden köpeği ölen bir çocuk da köpeğini oraya gömdüğü için hayvan geri dönüyordu.

[Falas]

Çocukken izlemiştim ve ödüm patlamıştı. Çok korkunç bir film. Korkmak isteyen herkese tavsiye ederim.