[4.Bölüm-Sihir Başlıyor!
-Lonely mi?O da kim anne?
-O sihir eyaletinin Nashville'deki başkanı.O normal insanlar gibi Nashville'de bir evde yaşar.Normal insanlar gibi bir hayat sürer.Senin Puffingler dersine o girecek.
-O da ne?
-Puffinglerin yaşam tarzlarını,onların nasıl hayatlar kurduklarını,bir puffingle tanışırsan ona nasıl davranman gerektiğini,hepsini o öğretecek.
-Ben bir puffingle tanışmak istemiyorum!Ben sihirliyim,cadıyım!
-Fakat sen bir Puffingle aynı evi paylaşacaksın yavrum.
-Yoksa o hastahanede odada çantamı toplayan kadın bir puffing mi,hiç sevmemiştim onu.Sana ne kadar kötü bakıyordu.
-O aslında sana benden daha yakın biri yavrum.
-Bana kimse sedendn daha yakın olamaz,sen annemsin...
-Bak Claire,evet ben senin annenim fakat o da senin annen.O doğmana sebep oldu;sen baban ve annenin ürünüsün.Fakat ailen sihirli olmak zorunda olduğundan dolayı ailene plaketin üzerine benim adımı yazdık.Çünkü senin en yakınında olacak cadı benim.Annen ve baban beni senin dadın olarak tuttular.Baban,dadının ben olmam konusunda çok ısrar etti çünkü ben de bir cadıyım normal bir dadıyla konustuğunu düşünsene.Bir puffing senin konuştuğunu duysa aklını yitirebilir.
-Fakat anne,ben o kadına anne diyemem,demem.
-Zaten yaklaşık 1 yaşına gelene kadar da o kadına anne dememen konusunda seni uyarıyorum.
-Nasıl,nasıl yani?
-Bir puffing bebek en az bir yaşına geldiğinde konuşmaya başlar.Onlar bizim gibi değiller.
-Çok yavaş işliyor dünyaları…
-Evet,fakat tatlı ve huzurlu bir yaşayışları var.Sürekli sihir eyaletinde Dalerona’da kalmak isteyeceksin fakat olmaz.Çünkü Nashville’De sürekli kalmak insanı çıldırtabilir.En iyisi Pariste normal bir yaşantı sürmektir,güven bana..
-Anne,Nashville’de kalmak neden insanı delirtsin ki?
-Nashville’de daha doğrusu Nashville yerine Dalerona demek daha doğru olur çünkü niz Nashville’de sihir serbestliğimizin olduğu eyalete Dalerona deriz orada kalamk kolay değildir.Öncelikle tüm korunma,savunma,savaşma büyülerini çok iyi bilmen gerekir,orada sadece iyi cadılar yok.Bunların yanı sıra okulunda devam edeceğin 9 yıl boyunca öğreneceğin pek çok sihirsel bilgi,tılsım da sana hep yardımcı olacak.Tüm bunları öğrenmeden -Nashv- Dalerona’da kalmak çok tehlikeli.Ancak okulunda kalabilirsin eyalet sınırları içerisinde.
-Anladım,ne zaman büyüyeceğim peki ben?
-Bunu ona sor istersen.
Bu sırada karşıdan asık suratlı,hafif irice,tombul,sevimsiz,siyah bukle bukle saçlı,masmavi gözlü,kıpkırmızı dudaklı,beyaz tenli,yanakları hafif çökmüş bir kadın geldi.Kadın,aslında öyle duru öyle güzeldi ki eğer yüzündeki o sevimsiz ifade gitse bir peri kızından daha güzel olabilirdi.Claire’ın düşüncelerindeki kargaşayı bir ses bozdu.
-Merhaba,ufaklık.Ben Lonely Leviosa.Senin Puffing Bilimi ve İleri Savunma Teknikleri öğretmeninim.Ayrıca da Dalerona Cadılık Başlangıç Fakültesinin kurucularındanım.Diğer kurucu arkadaşlarım da elmek üzeredirler.
-Vay canına!Demek savaşmayı bana siz öğreteceksiniz!Mükemmel!
-Savaşmayı öğretmeyeceğim yavrum ben yalnızca sana kendini savunmayı öğreteceğim.Deckat Wednes’ın dersi ile benim dersin birbiriyle bağlantılı aslında.Decked senin Korunma ve Savaşma Bilimleri ve Gelişmiş Teknikler dersine girecek olan bir arkadaşımız.Onun öğrettiği savaşma tekniklerine karşılık gelen tüm büyüleri sana ben öğreteceğim.
-Onunla tanışmayı çok istiyorum!
-İşte geliyorlar.
Karşılarından orta yaşlarda,kır saçlı,tombul,kumral,yeşil gözlü ve gülümseyişi çok hoş bir adam yaklaşıyordu.Claire bu Deckat Wednes olmalı diye düşündü.Hemen arkasından sa lacivert bir cüppe giymiş elinde masmavi parlayan bir taş tutan bir adam gördü.Adam ürkütücü fakat bir o kadar da sıcaktı.
-Merhaba. Dedi lacivert cüppeli olan adam ‘’ çok beklettim mi seni Lonely?’’
-Hayır Deckat henüz geldim ve küçük Claire’a okuldan bahsettim biraz.Ah sahi Claire Purple , bu senin Korunma ve Savaşma Bilimleri ve Gelişmiş Teknikler öğretmenin Decket Wednes.Bu da sevgili Max Bill Pack yani senin Tılsımlar ve Kara Büyüler dersine girecek.
-Ohh,muhteşem öğretmenlrimle tanışma fırsatım olduğuna çok sevindim anne.
-Evet canım bu çok güzel fakat Paris’de saat akşam 11 sularına yaklaştı.Ad anneni ne kadar daha oyalayabilir bilmiyorum,dönmemiz gerek. Dedi ve Claire’ın yaygara kopartmasına izin vermeden ‘’Carslubo!’’ diye haykırdı.
/color]