Kayıt Ol

Hayatta Kalma Oyunu -H.K.O-

Çevrimdışı Ropinie Hystria

  • **
  • 171
  • Rom: 10
  • Aut viam inveniam aut faciam
    • Profili Görüntüle
Hayatta Kalma Oyunu -H.K.O-
« : 30 Nisan 2010, 08:33:35 »
Uzun yaşamaya meraklı  olmamızdan mı bilmiyorum, dilimizi yakıyoruz MMO, F.R.P, R.P.G ve R.Y.O’larla… Nefes alışları level atlamaya bağlayıp, sürekli bonus puanlara dikiyoruz gözlerimizi. Olmadık zamanlarda karşımıza çıkan bosslara hayır demek, aklımızın ucundan bile geçmedi hiçbir zaman; seviyoruz çünkü gözümüzü karartıp kesin kararlar almayı. Arkamıza bakmadan yol almayı seviyoruz. Bıraktığımız itemlerse, kan kayıplarımıza vesile oldu her defasında. Çünkü onlardan da vazgeçmedik. Unique bir kılıç gibi bakmadık mı sevgiliye?

Rol yapıyoruz gerçekten,  hayatımızın ön kapısından girip çıkan her insanı +5 DEX point olarak görüyoruz. Ama onda da kendimizi avuttuk. Neyse ki health potlarımızı ayırmadık yanımızdan, onlarda olmasa zaten…

Sürekli mobs peşinde koşuyoruz haritadan haritaya, birkaç NPC var hayatımızda, onlar da yönlendirmiyor değil tercihlerimizi. Çoğunlukla yanlış sapaktan dönsekte, quest bitmeden biz de bitmiyoruz. Belki de hep kendimizi 80’ levellerde hayal ettiğimizdendir, kendimizi sadece en mükemmele yakıştırdığımızdandır.

Sonundaysa arenada buluyoruz kendimizi; PVP hazırlığı diz çökmemek için. En kötüsü de o olmuştur her zaman. Daha çok ‘’dilini yakanın’’ zaferini solur izleyenler. Sırf pes etmediği için hayatta kalma oyununda, yenilen LOSER olarak yaftalanır. Tıpkı platonik aşığın yüzüne, gerçeğin vurulması gibi…LOSER…

Hayatta kalma oyunu, zayıfın kendisini güçlü hissettiği bir haritada yol almasından ibaret olmuştur her zaman. Neyin ne olduğunun farkında bile değildir belki, ama o HKO’da nefesini gerçek sayar. Kendisinden çok yaşattığı charını sever. İnsanlardan çok sever. Hırsa yenik düşer. Olması gerekeni değil, olmasını istediğini yaşar; ama yanlış davranır.

Hayatta kalma oyunu, gerçekle hayali ayırt edemeyenleri gösterir. Onları gün ışığı gibi ortaya çıkartır; kusurlarını da, yanlışlarını da… Farkında olmasalar da asıl LOSER’ın, alınlarında apaçık yazdığı gerçeğini kabul etmezler.



Halbuki NPC’yle el sıkışıp, birkaç yudum şarap eşliğinde hayatta kalma oyununa öyle devam etmek vardı. Merhaba diyen bir NPC olmak vardı…