Katılmıyorum. Amerikan Pastası filmlerinden de oldum olası tiksinmişimdir. Mizah anlayışının değişkenliğini geçiyorum, türk sinemasının kötü olduğunu ben de düşünmüyorum. Fakat tamamen düşünce farklılığı olsa gerek, iğrençliği komik bulmuyorum ben. Ayrıca bu öyle bir noktada ki, ya çok seversiniz, ya nefret edersiniz. 'Eh, fena değildi' diye bir yorumun bu tarz bir film için gelmesini ben muhtemel görmüyorum.
Yurt dışında bu tarz filmler oldukça fazla var ve hatta ben Türk sinemasındaki örneklerinden daha da fazla olduğunu düşünüyorum. Kusura bakmazsanız ben dördüncü sınıf film diyorum bunlara, izleyecek hiçbirşey kalmadıysa bile açıp sonuna kadar izleyemeyeceğim bir seviye. Ayrıca Şahan Gökbahar'ın o filmle ilgili 'Her türk erkeğinin içinde biraz Recep İvedik'lik vardır' gibisinden bir açıklaması olduğunu hatırlıyorum. Ben buna da katılmıyorum, aşırılık bazı şeyleri göstermek için bir araç olarak kullanılmış olabilir fakat hiçbir şekilde öyle bir karakteri benimsemem mümkün değil.
Konu sapsın istemiyorum, dediğim gibi ben sinema kalitesi hakkında yorum yapmanın yanlış olacağını düşünüyorum. Çünkü şu an izlenme oranlarına bakılırsa çoğu kişinin severek gidip izlediği türk yapımı filmler bolca bulunmakta ve bu bir başarıdır. Kalite tamamen izleyicinin bakış açısına göre değişir, bir kriter bulmak zordur.