Kayıt Ol

En Değerli Varlığıma!

Çevrimdışı alper

  • **
  • 143
  • Rom: 10
  • don't let'em tie you to the stake :P
    • Profili Görüntüle
En Değerli Varlığıma!
« : 13 Eylül 2010, 02:47:06 »
"Köpükler bu sefer çok az baba yaa!" teknenin demirlerinden aşağı sarkıp minik parmağıyla suyu gösteriyordu.
Okuduğum kitabı kapatıp yudumladığım kolayla birlikte sehpaya bırakarak ayağa kalktım, sırtımdaki ısıyı, güneşin yakışını yeni hissetmiştim. Gerindim, kahvaltıdan sonra kaç saat geçtiğini farketmemiş olacaktım ki tekrar acıktığımı hissettim. Hafif dalgalı suyla bir olan haylaz güneş, kızımın yüzünde ve benimkinde şekilli ışık oyunları oynuyor, bizimle alay edip kendini eğlendiriyordu. Kızımın yanına gittim sıkı sıkı sarılıp "Canım kızım" dedim.
"Burada bekle bakalım şimdi gelirim, sonra birlikte köpük sayacağız anlaştık mı?" Kafasını yukarı aşağı salladı, teknenin hızını arttırmak için güç ünitesine yöneldim. Motora bağlı olan, boğa boynuzunu andıran demir çubukları hızlıca ileri ittim ve istediğim tepkiyi anında aldı kulaklarım "Yuppiiiiii ! köpük köpük ! her yer köpük ! seni çok seviyorum babaaa hadi gel saya-" Gözlerim sabitlendi, kızımı görüyor, duyuyor ama herhangi bir tepki veremiyordum, beynim kilitlenmişti adeta.

Tanrı'ya her gün şükrediyordum, bu kusursuz meleğini bana göndermeye layık gördüğü için. Küçücük, savunmasız, ama cesur ve sevecen tam babasının kızı ! Biraz böbürlenmek iyidir dedim, insanların gözüne yaptıklarımı sokmazsam belki de hiç görmeyecekler düşüncesiyle. Zamanında ne kadar hata yapmışım "Keşke" dedim kendime, keşke mutluluğun burada küçük bir parçamda olduğunu daha önce görseymişim. Anılarım aklıma gelince gözlerim doldu, malum anılar her zaman mutlu etmez insanları.
 
Söz verdiğim gibi geri dönüp yanına oturmak için eğildiğim sırada, dokunmaya bile kıyamadığım şerbetli yanaklarına istemeden sevinç ve endişe dolu göz damlamı düşürüvermiştim. Bana baktı, gözlerimdeki endişeyi görmüş olacaktı ki "Baba üzülme ben ağlamadım, sanırım denizden geldi" dedi. Canımmm dedim içimden, "Çok seviyorum seni" annesine söyleyemediğim sözler ağzımdan biranda çıkıvermişti. "Birtanem sen iste ölürüm bile" gibi salakça bir erkek sözü diyecektim ki bunun gerçek olma ihtimali bile, meleğimi yalnız bırakma düşüncesi bile, ensemdeki tüylerimi ürpertti, dilimi tuttum. "Ben de seni baba" "Hadi köpükleri sayalım, ben on on ve sekiz tane saydım hihihihi geçtim senii" diyerek baş parmağım boyutundaki ellerini bana gösteriyordu. Karnımın üzerine yatıp köpüklere doğru elimi uzattım. Midemden  soğuk bir dalga yayıldı, sanırım bu kısım güneş almadığından teknenin arkası soğuktu, karnımı üşütmüş olmalıydım. Elimi uzatıp yer ile göbeğimin arasına soktum. Bir taraf aşırı sıcak diğer taraf ise buz gibiydi. "Tekne sıcakmış hayret!" Kitap okurken kolayı fazla kaçırdığımı düşündüm, sağlığıma daha çok önem- Ah!
"BABAAA !" "İyiyim ben aşkım" "BABAAAAA" "Canım iyiyim dedim ya merak etme"
"Aaah!" Tekne sert bir dalgaya gelmiş olmalıydı havaya uçmuştum. Kızım hala teknede güvendeydi, aferin bebeğime tutunmuş olmalıydı bir yerlere. Babası sert dalga yüzünden yukarı uçarken, o yine yerinde sapasağlam kalarak babasını alt etmişti. Yalnız anlam verememiştim, kızım yerdeki bir adama ağlayarak sarılıyordu, bir süre sonra sakinleşti. Aniden kafasını kaldırdı ve nasıl yaparsın bunu dercesine minik kolları yerdeki adama sarılıyken kılıç gibi keskin bakışlarını havada asılı kaldığım yere çevirdi. Bakışlar adeta gözlerimi delip geçiyordu. Konuşmasına, bağırmasına gerek yoktu o gözler her şeyi söylüyordu...

Ah dedim, canım parçam son bir kez sarılabilseydim sana ya. Görünmez bir el tarafından geri çekiliyordum, gözlerimi minik bedeninden alamadım meleğimin, gittikçe küçülüyor, engin denizin içinde kayboluyordu kocaman tekneyle birlikte. Ne yapacaktı şimdi kızım, "Tekne sıcakmış hayret!" söylediğim son söz bu mu yani, son bir kez endişelenmemesini tembihleyemedim mi bebeğime, onu ne kadar sevdiğimi. Ağlamaya çalıştım bu sefer derin bir korkuyla ama olmadı, sisli puslu bir hava hakim oldu etrafa, bilincim kaybol-

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Ynt: En Değerli Varlığıma!
« Yanıtla #1 : 13 Eylül 2010, 08:43:05 »
Çok duygusal bir kısa hikayeydi :). Bir babanın evladına olan sevgisini çok hoş bir dille anlatmışsın. Özellikle

" Canımmm dedim içimden, "Çok seviyorum seni" annesine söyleyemediğim sözler ağzımdan biranda çıkıvermişti. "Birtanem sen iste ölürüm bile" gibi salakça bir erkek sözü diyecektim ki bunun gerçek olma ihtimali bile, meleğimi yalnız bırakma düşüncesi bile, ensemdeki tüylerimi ürpertti, dilimi tuttum."  kısmını çok beğendim. Çok gerçekçi ve içtenti. Bu kısım beni kalbimden vurdu diye bilirim, neden bilmiyorum. Sanırım az önce dediğim gibi çok gerçekçi bulmamdı.

Bir anne ya da baba olmanın nasıl bir his olacağını anlatan, duygusal ve hüzünlü bir hikaye. Kalemine sağlık :). Sabah sabah duygulandırdın beni

Çevrimdışı alper

  • **
  • 143
  • Rom: 10
  • don't let'em tie you to the stake :P
    • Profili Görüntüle
Ynt: En Değerli Varlığıma!
« Yanıtla #2 : 13 Eylül 2010, 13:05:35 »
Samimi yorumun için çok teşekkür ederim :)
Kızını ve bizleri arkasında bırakmak zorunda kalan çok sevdiğim bir arkadaşımdı vefat eden. Evladını ne kadar çok sevdiğini her fırsatta bize anlatırdı. O aklıma geldi, onu onurlandırmak adına yazdım.
Hikayesi bu şekilde değildi tabii ki ama az çok gerçeklik payı var.

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Ynt: En Değerli Varlığıma!
« Yanıtla #3 : 13 Eylül 2010, 13:08:35 »
Samimi yorumun için çok teşekkür ederim :)
Kızını ve bizleri arkasında bırakmak zorunda kalan çok sevdiğim bir arkadaşımdı vefat eden. Evladını ne kadar çok sevdiğini her fırsatta bize anlatırdı. O aklıma geldi, onu onurlandırmak adına yazdım.
Hikayesi bu şekilde değildi tabii ki ama az çok gerçeklik payı var.

 :o demek gerçek bir hikayeye dayanıyor... Şimdi daha çok hüzünlendim ne yalan söyleyeyim. Arkadaşını onurlandırmak için çok güzel bir yol seçmişsin. Eğer bu yazıdan haberi olsaydı -belkide haberi vardır kim bilir :)- eminim bu yaptığından ötürü çok mutlu olurdu.
Allah rahmet eylesin. Şimdi bu yazını daha da çok beğendim :)