Kayıt Ol

Gözler

Çevrimdışı johnconstantine

  • **
  • 167
  • Rom: 14
    • Profili Görüntüle
    • Her Şeyi Gören Faesla
Gözler
« : 13 Mart 2011, 05:06:07 »
Bununla iyi gider.

''Çabuk olmalıyız, az sonra başlayacak!'' Barok düzen. Yaylılar, üflemeliler ve vurmalılar.

------------

''Salak şey! Arabayı görmüyor musun ?'' ve anne henüz dört veya beş yaşındaki kızının kafasına acıyla vurur. Vurduktan sonra ki ifade hiçte üzgünlük belirtmez hatta, aksine daha sinirli bir hâl alır. Küçücük bir çocuğa sinirle! vurmak ? Anne ? Hatta annelikten bile önce, o bir insan. İnsanın kendisinden çoooook çok daha ufak bir insan ile anlaşamaması ne acı. Ama ne önemi var, artık olayı benden ve o küçük kızın bilinçaltından başka hatırlayan yok. İşin can sıkıcı ve bunaltıcı diğer yanı, olaya sebep olmak. Gerçi annenin böyle tepki vereceğini bilseydik... Bu anneyi vurmalılara alıyoruz. Orada kendini bulur.

"Going out, I'm just, I'm just not innit, at all,
 people are still there."

-----------

Saatlerdir Burial - Near Dark dinliyorum.
Aynısı Archangel'da da olmuştu. Yaklaşık üç saat boyunca dinlemiştim.

Near Dark-

I envied you
I envied you
I can't take my eyes off you

I envied you
I envied you

I envied you
I envied you

I can't take my eyes off you

I envied you
I envied you

I can't take my eyes off you

I envied you, girl
I envied you, girl

I envied you, girl
I envied you, girl

I can't take my eyes off you

I envied you, girl
I envied you, girl

I envied you, girl
I envied you, girl

I can't take my eyes off you...

---------

Archangel-

Holding you
Couldn't be alone couldn't be alone couldn't be alone
Loving you
Couldn't be alone couldn't be alone couldn't be alone
Kissing you

Holding you
Couldn't be alone couldn't be alone couldn't be alone
Loving you
Couldn't be alone couldn't be alone couldn't be alone
Kissing you
Tell me I belong tell me I belong tell me I belong

Holding you
Couldn't be alone couldn't be alone couldn't be alone
Loving you
Couldn't be alone couldn't be alone couldn't be alone
Kissing you
Tell me I belong tell me I belong tell me I belong

Holding you
Couldn't be alone couldn't be alone couldn't be alone
Loving you
Couldn't be alone couldn't be alone couldn't be alone
Kissing you
Tell me I belong tell me I belong tell me I belong

Holding you
Couldn't be alone couldn't be alone couldn't be alone
Loving you
Couldn't be alone couldn't be alone couldn't be alone
Kissing you
Tell me I belong tell me I belong tell me I belong

Holding you
Couldn't be alone couldn't be alone couldn't be alone
Loving you
Couldn't be alone couldn't be alone couldn't be alone
Kissing you
Tell me I belong tell me I belong tell me I belong

It's not why I trust you trust if I trust you
If I trust you if I trust you if I trust you
If I trust you if I trust you if I trust you
If I trust you trust

Tell me I belong
Holding you
Couldn't be alone couldn't be alone couldn't be alone
Loving you
Couldn't be alone couldn't be alone couldn't be alone
Kissing you
Tell me I belong tell me I belong tell me I belong
Holding you holding you holding you
e'ye.

Çevrimdışı johnconstantine

  • **
  • 167
  • Rom: 14
    • Profili Görüntüle
    • Her Şeyi Gören Faesla
Ynt: Gözler
« Yanıtla #1 : 13 Mart 2011, 16:15:34 »
Burial hakkında.

Bu adamı kesinlikle dinleyin, kesinlikle. Geleceğin müziğini yapıyor. Pardon müzik dedim, yani bugüne kadar dinlediklerim müzikse bu nedir ? Şu an çalmaktan olan Near Dark yüzünden karamsar duygulara bağlı olarak cevap veremiyorum. Bu 'şey' başka bir 'şey'. Olağanüstü vokaller ki ilk albümü olan Burial'da bu kadar fazla yoktu. Hatta bir tane vardı sanırım, Spaceape. Bir yerde okumuştum bu müziklerle ne yapılır karar veremiyorum diye. Aynen öyle. Dans edilmez, kesinlikle iki veya daha fazla kişi ile dinlenilmez. Bence siz en iyisi takın kulaklığınızı çıkın evinizin çatısına, bir sandalye çekin. Yok bu da olmadı. Sahi ya, ne yapabiliriz ? En iyisi karanlık bir ortam oluşturun ama göz alabildiğine karanlık olsun. Daha sonra Archangel, Near Dark, Distant Lights, Prayer, Etched Headplate, U Hurt Me, Night Bus, Endorphin ile devam edin. Bir kompozisyon oldu bu, giriş-gelişme-sonuçtan oluşuyor. Belki kapanışı Solar Fields'ın Reborn'u ile yapabilirsiniz. Ortama ayak uydurabilecek bir müzik. Aslında Burial albümünün on üçüncü 'şey'i olan Untitled çoook çok daha iyi olur. Elli beş saniyesi size yeter de artar.
"Last night I woke up... And I... I went into the bathroom to get some aspirin... And I happened to look in the mirror... and... I swear to God, I see something I can't describe. But it sure as hell is not my reflection."

Archangel, bass linelar beynimi mutluluk hormonları ile dolduruyor sanırım lâkin o karanlık... Karanlık bir şeyler var orada. Ne olduğundan emin değilim. Bu sesler allak bullak ediyor beni. Ne zaman ne hissedeceğime karar veremiyorum. İnce ince işlenmiş bir sürü efekt. Artık fark etmeniz kulağınıza kalmış, yoo kulağınıza değil. Durun bir dakika, bence Burial'ı ne kadar iyi anladığınıza kalmış. Tam üç saate yakın bir -belki daha fazla- süre boyunca dinledim. Her seferinde aynı karanlık var. Bunu yaşatabilmek... Yetenek midir ?

Şimdi Distant Lights çalmaya yüz gördü. Görmez olsaydı. Ne kadar ciddi bir 'şey'. Karanlık odanız için tehlikeli bir seçim oldu galiba. Ardından Prayer yazmışım üstelik. 5:27''dakikalık düş işkencesi. Böyle ııımm... Şey gibi, Yokyer'in Gece Köprüsü. Köprüde geçersiniz ve -ki geçebilirseniz- köprü bunun bir bedelini alır mutlaka. Küçük Anesthesia'yı almıştı o zaman. Şimdi Burial bunu bize müzik diyemeyeceğimiz 'şey'leri ile yapıyor. Neden bu iki albümde-Burial ve Untrue-mutluluğa dair ışıklar yok ? Evet, evet bu 'şey'lerde Burial'ın Gece Köprüleri. Dinlemenin bedeli olarak olumlu düşlerinizi, mutluluğunuzu esir alıyor. Emin olun bu pahalıya kaçacak bir yöntem. Kara no Kyoukai'de Araya Souren isminde bir karakter var ve dilinde şu sözler dönüyor: "Bu eski bir hikâye. Dünyadaki herkesi kurtaramazsın, peki ya kurtaramadıklarını nasıl kurtarabilirsin ? Bir cevabı yok. Fakat kökeni açarak dünyanın sonunu getirebilirsem, bu son gelene kadar bütün ölümleri gözlemleyerek, karşılığını ödeyenleri, kurtarılanları ve hepsini en baştan görebilirsem anlamsız bir şekilde ölenler için de bir anlam verilebilir ve neyin mutluluk olduğunu ayırt edebilirim."

Prayer'a gelmiş sıra. Aman Allah'ım! Bu nedir ? Bu beatler, insanı intihara sürükler. Eskiye dair aradığım şeyler aklıma geliyor nedense ve mutlu bir insan olmadığımı, mutluluğu aramadığımı düşünmeye başlıyorum. Sanki gülmeye hiç ihtiyacım yok gibi, acı bir duygu. Acilen bu 'şey'in bitmesi gerekiyor. Lemur'un bir zamanlar kulağıma fısıldadığı bir cümle aklıma erişti. Şöyle demişti: Ölümü o kadar çok düşündüm ki öldüğüm vakit bunun farkına varamadım. Ölümsüzlüğün içerisindeki ölümü nerede arayabilirsin ? Bu 'şey' çabuk bitsin diye yırtınmama rağmen sanırım üç kere repeat etti. Biraz uykuya ihtiyacım var. Derin bir uykuya, bir umut kendimi toparlayabilirim. Ve dört oluyor. Bana dört dakika daha izin verin lütfen.

Near Dark, gece boyunca kulaklarımı ağlattı, gözlerimi sağır etti. Pardon karıştırdım sanırım. Düşüncelerimi de alt üst etmiş anlaşılan. Bir insanın neden sevgiliye ihtiyacı vardır ? Bu 'şey'i dinledikten sonra ona söylenebilecek en güzel cümle oluyor: I can't take my eyes off you. Çünkü defalarca repeat ediyor kendisini. Going out, I'm just, I'm just not innit, at all, people are still there.

Önerebileceğim, bu 'şey'leri dinleyin, uğraşınız olmadığı vakitler. Çook daha fazla bahsetmek istiyorum aslında ama hepsi karanlık şeyler. Bu adam nasıl olurda bunları yapabilir ? İyi günler.
I'll show you light now. It burns forever.

Çevrimdışı johnconstantine

  • **
  • 167
  • Rom: 14
    • Profili Görüntüle
    • Her Şeyi Gören Faesla
Ynt: Gözler
« Yanıtla #2 : 02 Haziran 2011, 18:50:30 »
"Hiç dost dostun canını alır mı ?"

"Dost dosta kavuşmak istemez mi ?"

Çevrimdışı Victoria

  • **
  • 316
  • Rom: 3
  • Peynir!
    • Profili Görüntüle
Ynt: Gözler
« Yanıtla #3 : 02 Haziran 2011, 21:17:46 »
Uzun bir aradan sonra bir  şeyler yazdığını görmek çok güzel. Yazdıklarını okurken "Near Dark" dinlemeyi ihmal etmedim.
Sen yine az dinlemişsin ben 4 saattir dinliyorum. Gerçekten bağımlılık yapıyor.

Hayırdır, dostlukla ilgili kavramları sorgulamaya başlamışsın. Bak korktum şimdi.

Heaven help us!
Spoiler: Göster

''I do not suffer from insanity, I enjoy every minute of it."
- Edgar Allan Poe

Çevrimdışı johnconstantine

  • **
  • 167
  • Rom: 14
    • Profili Görüntüle
    • Her Şeyi Gören Faesla
Ynt: Gözler
« Yanıtla #4 : 05 Haziran 2011, 23:03:19 »
Trafik kazasından dolayı neyi düşünerek yazdığımı bilmiyorum. Şuradan söyleyeyim buradan birilerine şu, şu gün diye söz verdiysem özür dilerim. Hatırlamıyorum hiçbirini.

"Hiç dost dostun canını alır mı ?"

"Dost dosta kavuşmak istemez mi ?"

Bunu da neden yazdığımı bilmiyorum. Sorunu cevaplayabilmek için sanırım yazılarımı okumam gerekiyor, hatırlamıyorum. :/

Çevrimdışı Victoria

  • **
  • 316
  • Rom: 3
  • Peynir!
    • Profili Görüntüle
Ynt: Gözler
« Yanıtla #5 : 05 Haziran 2011, 23:06:26 »
Unutmak iyi bir şeydir. Fazla akılda tutmak zararlı.
Spoiler: Göster

''I do not suffer from insanity, I enjoy every minute of it."
- Edgar Allan Poe