46
Liman Kütüphanesi / Ynt: Bu Sene Okuduğunuz En İyi 10 Roman - 2016
« : 22 Ağustos 2016, 12:50:45 »
Merhaba:
Böyle bir köşe açılınca farkettim ki bu yıl okuma konusunda bir hayli bereketli geçmiş. İyi kitap okumuşum. Bunu sizlerle paylaşmak istiyorum.
1) Amerikan Tanrıları: Ben de -belki beklentilerimi yüksek tuttuğum için olsa gerek hayal kırıklığı yarattı. Bu okuduğum ilk ve tek Neil Gaiman kitabıydı. Tartışma için bir ödev gibi okuduğumu da söyleyebilirim. Sevdim mi? zannetmiyorum. Güzel bir kitap sadece…
Con İggulden’in Cengiz han serisini okudum sırasıyla. Tercüme hataları olduğunu forumda birkaç yerde yazmıştım. Biliyorsunuz Conn İggulden Macar asıllı bir yazar. Londra’da doğmuş. Aslında bizim tarihimizin vaz geçilmez komşularından olan ve dünyayı etkilediği gibi bizleri etkileyen büyük fatih -bir rivayete göre bir insanın ömrüne sığan en büyük imparatorluğu kuran kişi. Gözü kara biri ve insanlığın en büyük kıyıcısı aynı zamanda. Bu aynı zamanda bizim bakmadığımız bir yön, bakir bir alan. İggulden’in bu beş kitabı tarih kitabı veya biyografi olmaktan çok roman havasında.
2) Ovaların Kurdu: Fatih serisinin ilk kitabı. Cengiz hanın daha Cengiz olmadığı Timuçin olduğu günlerinden başlar anlatmaya. Babasını ve Obasını anlatır. Katlandığı zorlukları ve sıfırdan kovulmuş bir aileden nasıl bir lider çıkabileceğinden söz eder. Birbirlerini yemekten öteye gidemeyen kabilelerden güçlü bir imparatorluk nasıl kurulabileceğini anlatır
3) Okçuların Efendisi: Lider çevresinde olanları bir araya getirmeye başlamıştır. Moğolistan gibi Orta Asya’nın merkezindeki topraklardan Doğudaki zengin Çin’e ve batıdaki iran’a olan seferlerinden söz eder. Burada anılması gereken bir kişi daha var. Romanlarda yan karakter gibi dursa da tarihin yetiştirdiği en büyük askeri dehalardan biri sayılan Subutay’dır. Birlikleriyle Avrupa’nın içlerine kadar girdi.
4) Tepenin kemikleri: Kendi adını alan imparatorluğun genişlemesinden söz eder. Harzemşah’ların gücünden ve gururundan söz eder. Özelikle de Celalettin Harzemşah’ın babası Sultan Alaattin’İn savaşması mağlubiyetten sonra ve oğullarıyla birlikte kaçmaya çalışması. Son olarak batıdan tekrar doğuya dönmek istediğinde ölümünü-bir söylentiye göre ikinci eşi tarafından öldürülmesini- anlatır son bölümde.
5) Gümüş imparatorluk: Serinin dördüncü kitabı. Cengiz Handan sonra kurmaya çalıştığı devletinin ne durumda olduğundan taht kavgalarından söz eder. Geniş bir imparatorluk olmanın bir devlete dönüşme çabalarından söz eder. Babasının fetihlerini sürdürmek isteyen Ögaday ve Cengiz’in yasal varisi durumundaki Çağatay rekabetinden söz etmeliyiz Ve bu arada büyüme eski hızını kaybetse de devam etmektedir.
6) Fatih: Serinin son kitabı. Artık torunlar çağı başlamıştır. İmparatorluk bir merkezi imparatorluk bir de paylaşılan veya alt bölümler diyebileceğimiz bölümlere ayrılmıştır. En küçük oğul olan Tuluy’un üç oğlu da iktidardadır ve ikisi kendi hanedanlığını devletlerini kurmuştur. Başından beri kendisine haksızlık edilen Cuci’nin oğlu da Altınordu devletini kurmuştur.
Konu ilgimi çektiği için son John Man’ın iki kitabını aldım devam olarak. Biri;
7) Kubilay Han. Cengiz Hanın diğer oğulları ve torunları çoğunlukla Cengiz Hanın yolundan gitmiştir. Büyük bir öfke ile yakıp yıkmışlardır. Kendi adını verebileceği bir devlet kurma düşüncesi Kubilay’da oluşmuştur. Koca bir imparatorlukta olan ve olabilecek sorunlar üzerine kafa yormuştur. Cesaret ve Akıl at başı gitmektedir Kubilay’da.
Diğeri yine John Man’ın kitabı Attila. Biraz daha eski dönemi anlatıyor bu kitap. Kavimler göçü esnasında ortaya çıkan bir liderden söz ediyor. Bu iki kitap romandan çok belgesel tarzında yazılmış faydalı bir kaynak.
9) Kim Bulduysa Onundur: Tam bir King kitabı. Polisiye havası olsa da ustanın kim ve ustalığın ne olduğunu görebiliyorsunuz. Çabucak okudum sürükleyici bir kitap. Bence usta değişik bir tarz olarak polisiyeyi denemiş ve başarılı da olmuştur.
10) Marslı: Bilimkurgu kitabı nasıl olur diye merak ediyorsanız alıp okumanızı tavsiye ediyorum. Gerçi okumayı sevmeyen bizim gibi toplumlarda filminin bu kadar çabuk çevrilmesi kötü olmuş. İnsanlar filmi izlediklerinde romanı okumuş sayıyorlar kendilerini ve koca kitap kenarı itilmiş oluyor, yazık...
Böyle bir köşe açılınca farkettim ki bu yıl okuma konusunda bir hayli bereketli geçmiş. İyi kitap okumuşum. Bunu sizlerle paylaşmak istiyorum.
1) Amerikan Tanrıları: Ben de -belki beklentilerimi yüksek tuttuğum için olsa gerek hayal kırıklığı yarattı. Bu okuduğum ilk ve tek Neil Gaiman kitabıydı. Tartışma için bir ödev gibi okuduğumu da söyleyebilirim. Sevdim mi? zannetmiyorum. Güzel bir kitap sadece…
Con İggulden’in Cengiz han serisini okudum sırasıyla. Tercüme hataları olduğunu forumda birkaç yerde yazmıştım. Biliyorsunuz Conn İggulden Macar asıllı bir yazar. Londra’da doğmuş. Aslında bizim tarihimizin vaz geçilmez komşularından olan ve dünyayı etkilediği gibi bizleri etkileyen büyük fatih -bir rivayete göre bir insanın ömrüne sığan en büyük imparatorluğu kuran kişi. Gözü kara biri ve insanlığın en büyük kıyıcısı aynı zamanda. Bu aynı zamanda bizim bakmadığımız bir yön, bakir bir alan. İggulden’in bu beş kitabı tarih kitabı veya biyografi olmaktan çok roman havasında.
2) Ovaların Kurdu: Fatih serisinin ilk kitabı. Cengiz hanın daha Cengiz olmadığı Timuçin olduğu günlerinden başlar anlatmaya. Babasını ve Obasını anlatır. Katlandığı zorlukları ve sıfırdan kovulmuş bir aileden nasıl bir lider çıkabileceğinden söz eder. Birbirlerini yemekten öteye gidemeyen kabilelerden güçlü bir imparatorluk nasıl kurulabileceğini anlatır
3) Okçuların Efendisi: Lider çevresinde olanları bir araya getirmeye başlamıştır. Moğolistan gibi Orta Asya’nın merkezindeki topraklardan Doğudaki zengin Çin’e ve batıdaki iran’a olan seferlerinden söz eder. Burada anılması gereken bir kişi daha var. Romanlarda yan karakter gibi dursa da tarihin yetiştirdiği en büyük askeri dehalardan biri sayılan Subutay’dır. Birlikleriyle Avrupa’nın içlerine kadar girdi.
4) Tepenin kemikleri: Kendi adını alan imparatorluğun genişlemesinden söz eder. Harzemşah’ların gücünden ve gururundan söz eder. Özelikle de Celalettin Harzemşah’ın babası Sultan Alaattin’İn savaşması mağlubiyetten sonra ve oğullarıyla birlikte kaçmaya çalışması. Son olarak batıdan tekrar doğuya dönmek istediğinde ölümünü-bir söylentiye göre ikinci eşi tarafından öldürülmesini- anlatır son bölümde.
5) Gümüş imparatorluk: Serinin dördüncü kitabı. Cengiz Handan sonra kurmaya çalıştığı devletinin ne durumda olduğundan taht kavgalarından söz eder. Geniş bir imparatorluk olmanın bir devlete dönüşme çabalarından söz eder. Babasının fetihlerini sürdürmek isteyen Ögaday ve Cengiz’in yasal varisi durumundaki Çağatay rekabetinden söz etmeliyiz Ve bu arada büyüme eski hızını kaybetse de devam etmektedir.
6) Fatih: Serinin son kitabı. Artık torunlar çağı başlamıştır. İmparatorluk bir merkezi imparatorluk bir de paylaşılan veya alt bölümler diyebileceğimiz bölümlere ayrılmıştır. En küçük oğul olan Tuluy’un üç oğlu da iktidardadır ve ikisi kendi hanedanlığını devletlerini kurmuştur. Başından beri kendisine haksızlık edilen Cuci’nin oğlu da Altınordu devletini kurmuştur.
Konu ilgimi çektiği için son John Man’ın iki kitabını aldım devam olarak. Biri;
7) Kubilay Han. Cengiz Hanın diğer oğulları ve torunları çoğunlukla Cengiz Hanın yolundan gitmiştir. Büyük bir öfke ile yakıp yıkmışlardır. Kendi adını verebileceği bir devlet kurma düşüncesi Kubilay’da oluşmuştur. Koca bir imparatorlukta olan ve olabilecek sorunlar üzerine kafa yormuştur. Cesaret ve Akıl at başı gitmektedir Kubilay’da.

9) Kim Bulduysa Onundur: Tam bir King kitabı. Polisiye havası olsa da ustanın kim ve ustalığın ne olduğunu görebiliyorsunuz. Çabucak okudum sürükleyici bir kitap. Bence usta değişik bir tarz olarak polisiyeyi denemiş ve başarılı da olmuştur.
10) Marslı: Bilimkurgu kitabı nasıl olur diye merak ediyorsanız alıp okumanızı tavsiye ediyorum. Gerçi okumayı sevmeyen bizim gibi toplumlarda filminin bu kadar çabuk çevrilmesi kötü olmuş. İnsanlar filmi izlediklerinde romanı okumuş sayıyorlar kendilerini ve koca kitap kenarı itilmiş oluyor, yazık...