Mordor’un kara isli toprakları, çıkıntılı kayaları ile beraber altlarında artık daha da yakından sergilenmeye başlamıştı. Elf Balonları yere yaklaştıkça Mordor’un nefes alımını zorlaştıran havasında tökezlemeye başlamış, özellikle Frodo, Sam ve Gandalf’ın olduğu balon Ali Yüzük’ün etkisi ile geride kalıp sol tarafa yatık bir biçimde tökezleyerek süzülüyordu. Yüzük Taşıyıcısı Frodo artık üstünde yoğunlaşan ağırlık ile başını Samwise’a yaşlamış, yarı uyuklarken rüyada ya da aklında Ithilien yakınlarında kardeşlikten ayrılıp Minas Trith’e yol alan Pippin ve Merry’i düşlüyordu. Uyuyor muydu ya da beynini saran, zihnini berraklaştıramayan düşünceler içinde mi olup olamadığını algılayamıyordu. Aklı hep ikisindeydi. Acaba kanatlı süvarilerden kurtulabilmişler miydi? Ne durumdaydılar? Boromir onları güven içinde tutacağına, sağ salim Minas Tirith’ e ulaşacaklarına dair Gandalf’a söz vermişti. Güveniyordu Frodo güvenmek de istiyordu. Ama en önemlisi yanlarında Aragorn vardı ve Yolgezer’e güveni tamdı. Gondor’a dönecek ve tacını giyip ordusu ile beraber Kara Kapılar’a gelecekti. Olur da görevi başarı ile sonuçlandırırsalar, son ufak cenkden sonra rahatlıkla geri dönebileceklerdi. Derin, sanki daha bir içten gelen soluk alışları ile düşüncelerinin arasından, yarı uyuklar haldeyken tekrardan yüzüne yansıyan kızıllık Frodo’yu biraz daha hareketlenmesini silkelenmesini sağladı. Frodo’nun tekrardan yüzüne kızıllık vuruyor, tenini yaktıkça nefes almasını zorlaştırıyor, ağırlığın altında daha da eziliyor, boynunda daha da dayanılmayacak hale geliyordu. Sanki kızıl bakış sürekli kendisine yoğunlaşıyor gibiydi hatta bunun olduğundan kızıl gözün sürekli kendisini gözetlediğinden kesinlikle emindi. Elini zar zor gözlerine siper edip öndeki balona baktığında Legolas ve Gimli iniş için hazırlıklara başlamış, özellikle Legolas balonu güven içinde indirmek için uğraş vermeye başlamıştı. Elf, Cüce’yi, Amon Hen’den havalandıklarından beri cesaretlendirmekle uğraşıp, Gimli’nin 6000 kuş uçuşu yüksekliğinde korkusundan dolayı oluşan yakarışlarına katlanarak yerdeki orklara yayı ile atışlar yapıp, Ithilien’ da da Nazgül’ü Kartallar gelene kadar kendilerine yaklaştırmamaya çalışmıştı. Balonlar yere yaklaştıkça yüzlerine yansıyan kızıllık artıyor, aşağılarda orkların toplanması kendi etraflarında daire oluşturacak şekilde yoğunlaşıp, Nazgül çığlıkları Kartallar’dan kurtulmak istercesine yükseldikçe yükseliyordu.