Kayıt Ol

Unutamadığınız Dialoglar

Çevrimdışı Neases

  • ****
  • 944
  • Rom: 3
    • Profili Görüntüle
    • vieux-jeu =)
Unutamadığınız Dialoglar
« : 25 Ocak 2008, 15:58:33 »
Kitaplarda unutamadığınız dialoglar nelerdi?

Çevrimdışı Mr Thame Dummee

  • **
  • 121
  • Rom: 1
  • Daha Gençsin.. Öğreneceksin...
    • Profili Görüntüle
    • Hortkuluk Avcısı
Ynt: Unutamadığınız Dialoglar
« Yanıtla #1 : 25 Ocak 2008, 16:16:22 »
6. kitapta.. Dumbledore Harry'yi Kovuk'a bırakmadan önce... Harry'nin kafasından geçenler...

Bu arenaya zorla sokulmak ile, başı dik girmek arasındaki fark gibiydi... Çoğu bir fark olmadığını düşünürler ama ben biliyorum.. Ve annem ile babam da biliyordu....



Ya da Ateş Kadehinde mezarlıktaki bölümden...


Burada bir mezar taşının arkasına saklanmış bir çocuk gibi ölmeyecekti, babası gibi sırtı dik bir biçimde ölecekti



Veya serinin en güzel kitabı Azkaban Tutsağından...

"Tabi anlarım, yani teyzen ve eniştenle kalmak istersen, " dedi Sirius. " Ama... hani... düşün bakalım. Bir kez adım temize çıkınca... eğer sen... farklı bir ev istersen..."
Harry'nin mide boşluğunda bir patlama oldu adeta.
" Ne- seninle oturmak mı? " dedi, kazayla balını tavandan çıkmış bir kayaya vurarak. " Durslery'lerden ayrılmak mı? "
" Elbette, istemeyeceğini tahmin etmiştim, " dedi Sirius hemen. " Anlıyorum. Ben sadece düşünmüştüm ki- "
" Sen deli misin? " dedi Harry. Onun sesi de en az Sirius'unki kadar çatlak çıkmıştı. " Elbette Durslery'lerden ayrılmak istiyorum! Evin var mı? Ne zaman taşınabilirim? "
Sirius ona bakmak için bütün vücuduyla döndü. Snape'in kafası tavanı sıyırıyordu, ama Sirius aldırıyora benzemiyordu.
" İstiyor musun? " diye sordu. " Ciddi misin? "
" Evet, ciddiyim, " dedi Harry.
Sirius'un kuru yüzü, Harry'nin onda gördüğü ilk gülümsemeyle aydınlandı. bu tebessüm şaşırtıcı bir değişikliğe yolk açtı. Sanki o bir deri bir kemik maskenin arkasından, on yıl daha genç biri bakıyormuş gibi. Bir an için, Harry'nin annesiyle babasının düğünündeki gülen adama benzemişti.

Felsefe bu kardeşim: Save the Cheerleader, Save the world...

Zümrüdüanka Yoldaşlığı => SeVeRuS SNaPe

kayiprihtim kayiprihtim... Al linki tıkla şimdi... Yaşamak için fantastik dünyada... Arkadaşlıklar kuruldu burada...Lay lay lay lay lay... Cesaret ister hayaller... İnancımız bizi besler.. Nolursa olsun buradayız... İşte parola: kayiprihtim Forever...

Önemli Olan Zirveye Ulaşmak Değildir... Zira Yılan Da Zirveye Ulaşabilir, Kartal Da... Ama Birisi Sürünerek, Diğeri Süzülerek... Nereye Ulaştığınız Değil, Nasıl Ulaştığınız, Önemlidir.

Çevrimdışı ginevra

  • **
  • 56
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
    • Let Me Love You ~H/Hr Adina~
Ynt: Unutamadığınız Dialoglar
« Yanıtla #2 : 25 Ocak 2008, 20:07:58 »
Ginny ve Harry'nin konusmasi  :'(
aklimdan yaziyorum yanliz  :P

Harry:"Keske sana daha önce söyleseydim,aylarimiz belkide yillarimiz olabilirdi."

Cikma konusundan bahsediyor cocuk iki ay cikip ayrildilar ya  :D

birde

Ginny:"Dean olmasindansa Harry olsun diyen sendin,Ron."

yine cikma konusu  :P

ve ve ve bir sürü sey daha var aklimda kalan  :'(

Çevrimdışı pleasant^^

  • ****
  • 1642
  • Rom: 12
  • bitch is back to the town.
    • Profili Görüntüle
Ynt: Unutamadığınız Dialoglar
« Yanıtla #3 : 25 Ocak 2008, 20:18:14 »
Bende aklımdan yazıyorum
7. kitabın bir yerde şöle bişi vardı;
Lordum dedi Bellatrix bir sevgiliye seslenir gibi :P

so you ride yourselves over the fields and you make all your animal deals and your wise men don't know how it feels to be thick as a brick.

Çevrimdışı SeD

  • ****
  • 877
  • Rom: 2
    • Profili Görüntüle
Ynt: Unutamadığınız Dialoglar
« Yanıtla #4 : 26 Ocak 2008, 14:28:38 »
hermione ron a diyor : "sen hayatımda tanışma talihsizliğine uğradığım bir gıcıksın ron !" ;D ehehe komedi yahh
bide arina dumbledore un mezarında şöle bişe yazıyodu(bu fazla dialog olmadı ama nese yazayım..): "hazinen neredeyse kalbin de orada olacak!"

Çevrimdışı Ira Arel

  • **
  • 198
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Unutamadığınız Dialoglar
« Yanıtla #5 : 26 Ocak 2008, 15:28:51 »
Sırlar Odası'nda Harry'nin Seçmen Şapka'nın ısrarına rağmen Slytherin'i değil Gryffindor'u seçmesini Dumbledore ile tartışırken, Dumbledore'un ağzından dökülen sözcükler:
"Bize aslında kim olduğumuzu gösteren şey yetenkelerimizden çok, seçimlermiz'dir."
"Bize aslında kim olduğumuzu göstren şey yeteneklerimizden çok SEÇİMLERİMİZ'dir."

Çevrimdışı Neases

  • ****
  • 944
  • Rom: 3
    • Profili Görüntüle
    • vieux-jeu =)
Ynt: Unutamadığınız Dialoglar
« Yanıtla #6 : 28 Ocak 2008, 14:17:20 »
6.Kitapda Fudge ile Muggle bakanının konuşmaları dahad doğrusu muggle bakanının önceki hatıralarının depreşmesi :D   kopmuştum yazık adama ya

Çevrimdışı Nefertari

  • ****
  • 1517
  • Rom: 6
  • Bla bla böö
    • Profili Görüntüle
Ynt: Unutamadığınız Dialoglar
« Yanıtla #7 : 30 Ocak 2008, 19:41:49 »
ya kitabım gitti gelmedi istiyim barii..7. kitapta ron çadırı terkediyor sonra dönüyorya (ayrıntı vermiyorum :D) ordaki diyalog :D hermione ve ron arasında ha bir de harry de arada kaynıyordu :D

Çevrimdışı Luna Lovegood

  • **
  • 80
  • Rom: 1
  • Beetlejuice~
    • Profili Görüntüle
    • Twilight Türkiye
Ynt: Unutamadığınız Dialoglar
« Yanıtla #8 : 31 Ocak 2008, 23:59:03 »
benim de ron un hortkuluku yok ederken ki gördüğü şey ilgimi çekmişti.

1. kitap:  Weasley ikizleri annelerini durakta sinir ediyorlardı ya. ben fredim sen nasıl annsein felan diye. orada çok gülmüştüm.

bir de harrynin ölüme giderken aklından geçirdikleri. 7. kitabın en güzel sayfalarıydı benim için. ve ne yazıkki bir iç çatışma olduğu için filşmde yer alamayacak. 



Jacob Black ~ Because he's running around naked all the time..

Çevrimdışı maviperi

  • *
  • 6
  • Rom: 0
  • ben harrypottergirl! :)
    • Profili Görüntüle
    • www.hpnarnia.livejournal.com
Ynt: Unutamadığınız Dialoglar
« Yanıtla #9 : 01 Şubat 2008, 19:09:43 »
7. kitabın her bir satırını çok seviyorum :)

Çevrimdışı

  • ****
  • 1512
  • Rom: 4
    • Profili Görüntüle
Ynt: Unutamadığınız Dialoglar
« Yanıtla #10 : 04 Şubat 2008, 10:22:13 »
Ben Ateş Kadehinde balodan sonra Ron ve Hermonie'nin kavga sahnesini çok seviyorumm ;D
Hermonie:Eh, madem hoşuna gitmiyor, çözümün ne olduğunu biliyorsun, değil mi?
Ron:Ya, öyle mi?Neymiş peki?
Hermonie:Bir daha balo olduğunda, beni başkası çağırmadan sen çağır.Son çare gözüyle bakma![buraya hastayım ;D ;D ]

Evet sanırım sadece bu :D

Çevrimdışı Nefertari

  • ****
  • 1517
  • Rom: 6
  • Bla bla böö
    • Profili Görüntüle
Ynt: Unutamadığınız Dialoglar
« Yanıtla #11 : 04 Şubat 2008, 19:26:09 »
aa bende balodan önce kızları davet sıralarındaki diyaloga bayılıyorum
Ron:Hermione sen kızsın..
Hermione:Güzel teşhis

:D

Çevrimdışı Ginny Weasley

  • **
  • 136
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Unutamadığınız Dialoglar
« Yanıtla #12 : 07 Şubat 2008, 23:36:33 »
bir de harrynin ölüme giderken aklından geçirdikleri. 7. kitabın en güzel sayfalarıydı benim için. ve ne yazıkki bir iç çatışma olduğu için filşmde yer alamayacak. 

Evet kesinlikle orda çok duygulanmıştım =(( daha sonra da Çapulcuların ve annesinin geri dönüşü... =((

Çevrimdışı PhoenixMan

  • ****
  • 919
  • Rom: 5
    • Profili Görüntüle
Ynt: Unutamadığınız Dialoglar
« Yanıtla #13 : 08 Şubat 2008, 00:31:11 »
..::: Ateş Kadehi; OTUZ DÖRDÜNCÜ BÖLÜM: Priori Incantatem; Sayfa: 774 - 775 - 776 :::..

...
     "Ve şimdi de - düelloya başlıyoruz."
     Voldemort asasını kaldırdı ve Harry daha kendini koruyacak bir şey yapamadan, hareket bile edemeden, Cruciatus laneti onu tekrar çarptı. Acı öyle yoğun, öyle yakıcıydı ki, nerede olduğunun bilefarkında değildi artık... Akkor kesilmiş bıçaklar teninin her santimini deliyordu, başı kesinlikle acıdan patlayacaktı; hayatında haykırmadığı kadar yüksek sesle haykırıyordu -
     Ve sonra durdu. Harry yana yuvarlandı ve güçlükle ayağa kalktı. Tıpkı eli kesildiği zaman Kılkuyruğun titrediği gibi,   kontrolsüzce titriyordu; sendeleyerek yan yan gidip, seyreden Ölüm Yiyen'lerin oluşturduğu duvara çarptı; onlar da onu  geriye, Voldemort'a doğru ittiler.
     "Küçük bir mola," dedi Voldemort, yaratıktan farksız burun delikleri heyecandan titriyordu, "küçük bir mola... Acıdı, değil mi, Harry? Sana bunu tekrar yapmamı istemezsin, değil mi?"
     Harry cevap vermedi. Cedric gibi ölecekti, o acımasız kırmızı gözler ona öyle diyordu... ölecekti ve bu konuda yapabileceği hiçbir şey yoktu... ama onun oyununa uymayacaktı. Voldemort'a boyun eğmeyecekti... yalvarmayacaktı...
     Voldemort usulca, "Sana bunu yapmamı ister misin diye sordum," dedi "Bana cevap ver! Imperio!"
     Ve Harry, hayatında üçüncü kez, aklından bütün düşünelerin silindiği hissini duydu... Ah, ne mutluluktu düşünmemek, yüzüyor gibiydi, rüya görüyordu... bana "hayır" de yeter... "hayır" de... bana "hayır" de yeter...
     Başının gerisindeki daha baskın bir ses, demeyeceğim, dedi, cevap vermeyeceğim...
     "Hayır" de yeter...
     Yapmayacağım, demeyeceğim...
     "Hayır" de yeter...
     "YAPMAYACAĞIM!"
     Ve Harry'nin ağzından bu söz çıktı; mezarlıkta yankılandı. Rüya hali, sanki üstüne soğuk su dökülmüş gibi bir anda ortadan kalktı - Cruciatus lanetinin bedeninin her yanında bıraktığı acılar bir anda geri döndü - nerede olduğunu ve neyle karşı karşıya olduğunu da bir anda fark etti...
     "Yapmayacak mısın?" dedi Voldemort yavaşça, Ölüm Yiyenler artık gülmüyorlardı. " 'Hayır' demeyecek misin? Harry, itaati sana ölmenden önce öğretmem gereken bir erdem... belki bir doz daha acı gerek, ha?
     Voldemort asasını kaldırdı, ama bu sefer Harry hazırdı; Quidditch eğitiminden gelen reflekslerle kendini yanlamasına yere attı; Voldemort'un babasının mermer mezar taşının arkasına yuvarlandı ve lanet kensini es geçerken, taşın çatladığını duydu.
     Ölüm Yiyen'ler gülerken, Voldemort'un gittikçe yaklaşan yumuşak, soğuk sesi, "Saklambaç oynamıyoruz, Harry," dedi. "Benden saklanamazsın. Yoksa bu, düellomuzdan bezdiğin anlamına mı geliyor? Benim artık işi bitirmemi tercih ettiğin anlamına mı geliyor? Çık oradan, Harry... çık oradan da oyna, öyleyse... çabuk olacak... hatta acısız bile olabilir... ben bilemem... ben hiç ölmedim..."
     Harry mezar taşının arkasına çömeldi, sonunun geldiğini anladı. Hiç umut yoktu... hiç yardım da yoktu. Voldemort'un daha da yakına geldiğini duyarken, sadece bir tek şey biliyordu, korku ya da mantığın ötesinde olan bir şey: Burada, saklambaç oyanayan bir çocuk gibi çömelmiş halde ölmeyecekti... babası gibi dimdik ölecekti ve kendini savunmaya çalışarak ölecekti, savunmak mümkün olmasa bile...
     Voldemort yılan yüzü gibi yüzünü mezar taşının yanından uzatmadan, Harry ayağa kalktı... asasını elinde sımsıkı kavradı, önünde tuttu ve kendini mezar taşının yanından öne doğru atıp Voldemort'la yüz yüze geldi.
     Voldemort hazırdı. Harry, "Expelliarmus!" diye bağırırken, Voldemort da, "Avada Kedavra!" diye feryat etti.
...

İşte karşınızda benim unutamadığım dialoglardan birisi bu bölümü her okudğumda tüylerim diken diken oluyor... :-\ :-\ :-\

Çevrimdışı Lucilla Clarté

  • ****
  • 935
  • Rom: 5
    • Profili Görüntüle
Ynt: Unutamadığınız Dialoglar
« Yanıtla #14 : 02 Ağustos 2008, 13:42:21 »
Ben Ateş Kadehinde balodan sonra Ron ve Hermonie'nin kavga sahnesini çok seviyorumm ;D
Hermonie:Eh, madem hoşuna gitmiyor, çözümün ne olduğunu biliyorsun, değil mi?
Ron:Ya, öyle mi?Neymiş peki?
Hermonie:Bir daha balo olduğunda, beni başkası çağırmadan sen çağır.Son çare gözüyle bakma![buraya hastayım ;D ;D ]

Evet sanırım sadece bu :D

Evet tam onu yazıcaktım. Onların kavgaları ve de o kavgalarda Ron'un kızarması felam unutulmaz asla. :P Bir de 6. kitapta Dumbledore ölmeden önce Snape'e 'Lütfen' demişti, o kelimenin gerçek anlamını anlamadan önce bana en çok koyan o olmuştu, hatta haftalarca sen nasıl ölürken 'Lütfen' dersin diye kendimi parçalayıp Dumbledore'a acımıştım.-tabi sonra anlaşıldı neden 'Lütfen' dediği- Ama kitabım arkadaşımda yazamıcam tam olarak konuşmayı. /=