The Secret Circle[*]Bu yazı büyük oranda spoiler içermektedir.[/*]

16 yaşındaki Cassie Black'in annesi gizemli bir yangında ölür. Zaten babasını bebekken kaybetmiş olan Cassie, eli mecbur Chance Harbor adındaki kasabaya, büyük annesinin yanına gider.
Maalesef bundan sonra hayatı büyük bir değişime uğrar. Kendilerinin ve Cassie'nin cadı olduklarını iddia eden beş genç mi dersiniz, cadı avcıları mı dersiniz, bir türlü kendisini rahat bırakmayan gizemli geçmişi ve Balcoin kanı mı dersiniz, bir aşk beşgeni mi dersiniz...
Konu hakkında çok fazla bilgi vermek istemiyorum, okuma zevkiniz kaçmasın diye. Ama karakterleri tanıtmanın pek zararı olmaz sanırım;
Cassie Black(Britt Robertson)
En nefret ettiğim karakter olma onuruna nail olmuş Cassie Black kızımız, her ana karakterden bekleneceği gibi safsalak bir sarışın.[*]Sarışınlarla bir problemim yok bu arada, belirteyim dedim.[/*] Müthiş sevecen, şefkatli bir iyilik kumkuması olmasına rağmen Balcoin adındaki çok eski ve güçlü bir kara büyücü soyundan gelmekte. Adam ve Jack'ten aynı anda hoşlanmakta ve Diana'nın kalbini kırmamak için Adam'dan uzak durmak zorunda. Tabii gönül bu, ferman dinlemiyor. Ota da konuyor, gözlerine sürme çeken ve saçlarını Edward Cullen'ınkilere benzetmeye çalışan gerizekalı bir ergene de.
Faye Chamberlain(Phoebe Tonkin)
Klasik bir kötü kız. Ama yine de sempatikliği, iğnelemeleri ve bayağı belirgin olan seksapalitesi[*]ehem, güzelliği demek istiyorum, güzelliği[/*][*]swh[/*] ile hemen sizi kendine bağlıyor. (En azından beni bağladı) Büyünün tehlikeli ve kontrol edilmesi gereken bir şey olduğunu savunan Diana'nın aksine o kafasına göre takılıyor. (Hatta daha ilk bölümde fırtına çıkardığını görüyoruz.) Yancısı Melissa adında saf bir kız. Faye, Nick'in abisi Jack'ten hoşlanıyor-du. (Fire/Ice bölümünde VooDoo-Çocuk'la aralarında bir elektriklenme görebiliyoruz.) Faye çember mühürlenip kişisel güçleri elinden alındığında hiç memnun kalmıyor ve sürekli kendi başına büyü yapabilmenin yolunu arıyor.
Melissa Glaser(Jessica Parker Kennedy)
Faye'in en yakın arkadaşı ve yancısı. Kötü kız olmak pek hoşuna gitmiyor ama Faye'i kaybetmemek için bir itirazı yok. Başta Nick'in odalığı olan Melissa[*]nasıl kibarca söyleyebilirim, bilemedim[/*] daha sonra sevgilisi oluyor. Daha sonra Faye'den biraz uzaklaşıyor ve eski kankası Diana'yla takılmaya başlıyor. Neyse, Melissa çok dikkat çekici bir karakter değil, vasıfsız ve hiç bir halta yaramıyor. Yan karakter bile diyebiliriz. O yüzden onunla ilgili bilgileri burada kesiyorum^^.
Nick Armstrong(Louis Hunter)
15 yıl önceki o gizemli yangında hem annesi hem babası ölen Nick halasının yanında kalıyor. Etrafta misunderstood-boy havalarıyla geziyor. Nick'in dizide yeri cidden çok ufak. Çünkü sadece beş-altı bölümlüğüne dizide kalıyor.
Diana Meade(Shelley Haning)
Diana grubun liderliğini üstlenmiş mantıklı ve bilge kız. Yaşından bayağı olgun davranıyor. İlk olarak o ailesinin Books of Shadows'unu buluyor[*]Gölgeler Kitabı[/*][*]Büyü kitabı gibi işte, anlayın[/*] Çemberin mühürlenmesi gerektiğini düşünüyor çünkü başıboş büyü çevreye ve insanlara büyük zararlar verebiliyor. Sonunda emeline ulaşıyor ve bir arada olmadıkları takdirde herkesi gücünden mahrum bırakıyor. Biraz kontrol manyağı olduğunu söyleyebiliriz. Adam ve Diana, Cassie gelene kadar sorunsuz bir ilişki yaşıyordu. Sonra Adam Cassie'den hoşlanmaya başladı ama Diana'dan da ayılmak istemedi. Safsalak Diana kızımız da ben Adam'a güveniyorum, benim beyim yapmaz havalarında dolaşıyor.
Adam Conant(Thomas Dekker)
Adam daha önce de nefret söyleminde bulunduğum iğrenç bir karakter. Saçları ve gözünden bahsettim sanırım. Bir de böyle gizemli ve cool ve karizmatik görünmeye çalışmıyor mu, öldüresim geliyor^^ Çünkü bu konuda cidden çok beceriksiz. Cassie'yle flört ediyor, Diana'yla ilişkisini devam ettirmek istiyor.[*]bkz. alışkanlık[/*][*]bkz. maymun iştahlılık[/*] Bir de babası Cassie'yle olmak sizin kaderinizde var diye zırvalamaya başlıyor ve Adam cidden bir ikileme düşüyor. Sonra allahtan Diana bu salağı terkediyor da herkes huzura eriyor. Tabii sonra Jack geliyor, Cassie de ondan hoşlanıyor. Adam beyinsizi de ortada kalıyoooor

Yazımı şöyle bir baştan sona kadar okudum da, herhalde dizinin bütün olayı aşk diye düşünmüşsünüzdür. Yok öyle bir dünya. İblisler, cadı avcıları, kara büyü olayı, gizemli yangın vs. derken nasıl bunlara vakit ayırabiliyorlar ona bile şaşırıyorum. Aşk teması da her dizideki gibi olayın tuzu biberi.
İyi seyirler dilerim,
Özgür Ruh