Kayıt Ol

Whiplash (2014)

Çevrimdışı Denaro Forbin

  • *****
  • 2114
  • Rom: 54
    • Profili Görüntüle
    • Bilimkurgu Kulübü
Whiplash (2014)
« : 14 Şubat 2015, 01:08:30 »
IMDb Puanı: 8.6

Genç yönetmen Damien Chazelle'in ikinci uzun metraj filmi "Whiplash". 2015 Oscarlar'ına da toplamda 5 dalda aday. En iyi Film ve En iyi Yardımcı Erkek Oyuncu dahil.


Müzikle içli dışlı bir yönetmen olan Chazelle, ilk olarak 2013 yılında kısa metraj çekiyor Whiplash'i. Hatta bunun da öncesinde, aklında hiç böyle bir proje yokken ve başka bir filmin senaryosuyla uğraşırken, aniden kağıda döküyor senaryoyu. Kendi geçmişinden de izler taşıyan film, 2014'ün en iyilerinden biri.

Andrew, iyi bir caz davulcusu olmayı amaçlayan bir öğrencidir. Öyle ki, bu yolda karşısına çıkabilecek tüm engelleri yok etmek onun için çok basittir. Kız arkadaşından sırf daha iyi bir davulcu olmayı amaçladığı için ayrılır. Akrabalarının bu konuda ne düşündükleri de önemli değildir, Andrew için tek ve en önemli gerçek müziktir ve o da baş koyduğu bu yolda ilerlemeye devam edecektir.

Öğrenci-öğretmen ikilisi üzerinde duran bir film bu. Hırslı öğrenci ve öğrencilerine her derste hakaretler yağdırarak, sınırlarını zorlayan, şiddeti mübah gören bir öğretmen. Andrew ve Fletcher kapışması filmin başlarında oldukça naif başlasa da zamanla tırmanıyor ve finalde doruk noktasına ulaşıyor.

Tam bu arada J.K. Simmons'a bir parantez açmak gerekiyor. Kendisi rolünü oynamamış, yaşamış. Oscar'ı almasına kesin gözüyle bakıyorum. Keza Andrew Neiman'a hayat veren Miles Teller da aynı şekilde. Filmin oyunculukları gerçekten üst düzey. Senaryo da yine oldukça kaliteli, klişelerden kurtulmayı başarıp finale doğru şahlanışa geçiyor adeta. Özellikle final sekansı çok etkileyici filmin.

Fletcher'ın öğrencileri ondan ölümüne korkuyorlar. Sarf ettiği hakaretlere ise alışmış durumdalar ve bu sebeple de Andrew'i zorlu bir süreç bekliyor. Andrew'in içindeki hırs seyirciye çok iyi bir şekilde aktarılıyor ve biz de belli bir süre sonra onun başarısı için ter dökmeye başlıyoruz. Evet, insanı terleten, ağır bir film Whiplash. İzleyicide tokat etkisi yaratabiliyor.

Zorba Fletcher karşısında Andrew'in işi çok kolay olmasa da, o ne yapıp edip kararlı bir şekilde hayaline ulaşmaya çabalayacaktır. Elleri kan içinde kalana dek davul çalmaya devam edip, hak ettiği koltuğa oturmak için birçok sıkıntı çeken Andrew, hocası Fletcher'a gereken dersi vermekten geri kalmıyor.

Caz dinlemeyen biri olarak, film bana cazı sevdirdi diyebilirim.

İleride kült olma potansiyeli olan enfes bir film Whiplash. Oscar'ın favorilerinden bu sene. En İyi Film Ödülü beni hiç şaşırtmaz. İzlemelisiniz.

Çevrimdışı LegalMc

  • ****
  • 1215
  • Rom: 33
  • Unimpressed was his default state.
    • Profili Görüntüle
Ynt: Whiplash (2014)
« Yanıtla #1 : 14 Şubat 2015, 10:38:49 »
En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu ödülünü kesin alacak filmdir. J.K. Simmons adeta rolü parçalamış. Ama En İyi Film'i alabileceğini düşünmüyorum. Diğer filmlerden aşağı kaldığı için değil de, bilmiyorum, Boyhood'a verecekler gibi geliyor. Öyle olursa akademinin "emeğe saygı +rep" ya da "oo amerika falan +rep" mantalitesi beni baya üzer.

Bu arada bu filmi seven Inside Llewyn Davis'i de sevdi, izlemeyen varsa izlesin.
Yaşasın!
Ne kadar da ideolojik yaklaşıyoruz birbirimize.

Çevrimdışı Elendil_XX

  • ***
  • 504
  • Rom: 6
    • Profili Görüntüle
Ynt: Whiplash (2014)
« Yanıtla #2 : 14 Şubat 2015, 12:39:44 »
Çok uzun zamandan beri abartısız izlediğim en iyi film. Tıpkı Denaro gibi bana da cazı sevdiren bir filmdir ayrıca.
Çevrem de gördüğüm herkese "yoksa sen hala Whiplash'ı izlemedin mi?" diye soruyorum her fırsatta, herkesin bu şaheseri izlemesini istiyorum açıkçası.

Bu arada JK Simmons'un Oscarı garanti gibi. :)

Çevrimdışı magicalbronze

  • *
  • 4075
  • Rom: 1
    • Profili Görüntüle
Ynt: Whiplash (2014)
« Yanıtla #3 : 14 Şubat 2015, 13:13:01 »
Etkileyici bir film gerçekten, ben de izlerken aynı duyguları hissettim. Ve elbette J.K. Simmons'un performansı ile çok üst düzeylere çıkıyor. Andrew'i canlandıran aktör de tüm  o performansları kendi yapmış diyorlar. Eğer öyleyse helal olsun.
"Her neyse sahip olunan, doğar ve ölür.
Bu nefsi müziğin içinde sıkışmış herkes
İhmal eder ölümsüz aklın harikalarını."
- William Butler Yeats, "Sailing to Byzantium "

Çevrimdışı Denaro Forbin

  • *****
  • 2114
  • Rom: 54
    • Profili Görüntüle
    • Bilimkurgu Kulübü
Ynt: Whiplash (2014)
« Yanıtla #4 : 14 Şubat 2015, 16:15:25 »
Muhtemelen Boyhood'a gidecek ödül ama Whiplash'e giderse "aa neden böyle oldu ki şimdi?" demem, şaşırmam da, sevinirim hatta.

Ayrıca Birdman'daki rolüyle Edward Norton da harikaydı ama ne yazık ki Norton bu sefer de eli boş dönecek. J.K. Simmons'ı OZ'dan beri çok severim, adam 60'ından sonra keşfedildi resmen. Helalinden bir Oscar'ı olacak bundan böyle.

Çevrimdışı TheWalkingIdeas

  • **
  • 348
  • Rom: 12
    • Profili Görüntüle
Ynt: Whiplash (2014)
« Yanıtla #5 : 15 Şubat 2015, 03:13:34 »
İzlemem bunca kez söylenince ve müzik temalı bir film olunca da uykumdan fedakarlık ederek açtım filmi. Fazla olmamakla beraber caz müzik uzun süredir dinlediğim bir müzik türü. Sarp Maden eşliğinde yazıyorum yazımı.

Gerçekten film oldukça hoşuma gitti. Ygs ve Lys'ye hazırlanan genç bir arkadaşınız olarak izlerken ara ara içim burkuldu. Andrew'in Fletcher'ı kendisine engel olarak görmesini, kendimle ve başa çıkmak zorunda olduğum sorunlarla eşdeğer tuttum, öyle seyrettim filmi. Ümitsizliğe mi kapılmalıyız yoksa ümitlenmeli miyiz hayatta karşımıza çıkan engeller karşısında? Vazgeçip yeni yollar mı aramalıyız, hedeflerimizde mi diretmeliyiz? Bence film bu soruların yanıtlarını aramamıza aracı oluyor. Vazgeçmek kesinlikle benlik bir şey değil fakat bir yandan da pek karamsar biriyim. Umarım film izleyen herkese biraz olsun inanç ve umut depolamıştır.

İnsanların eğitim uğruna yıpratılması bence de iğrenç bir durum.Şiddetle, zorbalıkla hiçbir yere varılmaz. Fakat şu var ki ülkemizdeki gereksiz eğitim sistemi ile filmdeki durumu bir tutmamak lazım. Yeteneklerimiz ve zihnimiz ancak kullandıkça ve limitleri zorlandıkça gelişir. Size kolay gelen bir işi devamlı yaparak ne gelişebilirsiniz ne de bir üst basamağa çıkabilirsiniz. Ancak bu dediğim yanlış anlaşılmasın dediklerimi Fletcher gibi biri yapmamalı. Bunu, bunları kendimiz farkındalıkla inşaa etmeliyiz.

Çoğu kişi filmi izlerken Fletcher'dan nefret etti, biliyorum. Ben doğrudan nefret edeceğimiz bir karakter olarak görmedim, hatta yer yer sevdiğim bile oldu. Oyunculuklarına gelirsek J.K. Simmons'dan başkası oynasaydı olmazdı sanki. İlla o olması lazımmış gibi tam üstüne oturmuş. Suratı, mimikleri, kaşı gözü ne derseniz diyin tam kalıba girmiş. Hem farkında mısınız bilmiyorum, Andrew'i konuşacağımıza sürekli Fletcher'ı konuşuyoruz. Ana karakterin yeterince baskın olmamasını eksiklik olarak gördüm. Derseniz Miles Teller'da bir eksiklik gördüm mü, hayır. Bu dediğim tamamen senaryo ile alakalı.

Şunu da unutmadan söyleyeyim: Herkes ödül tahminlerine başlamış, en iyi film ödülü en iyi oyuncu ödülü havalarda uçuşuyor. Evet Simmons gerçekten iyi oynamış ve gerçekten film oldukça hoşuma gitti. Ama film bittiğinde başımı geri yaslayıp ellerimi saçlarıma götürmedim. Okuduğum bazı yorumların fazlaca abartılmış olduğunu düşünüyorum. Diğer filmleri izlemedim, bu film için bol şans ve başarı diliyorum.

Kendinize eziyet etmeyin, kendinizi sevin fakat başkalarına karşı üstün olduğunuz düşüncesiyle kendinizi sınırlamayın. Bol müzikli hayatlar dilerim.
"Sahtekârlığın evrensel düzeyde egemen olduğu dönemlerde, gerçeği söylemek devrimci bir eylemdir."

Çevrimdışı Metaroid

  • *
  • 39
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Whiplash (2014)
« Yanıtla #6 : 15 Şubat 2015, 13:40:33 »
Bateri çalmaya yeni başlayan biri olarak son derece merak ettiğim ve izlemek için ilk fırsatı kolladığım bir film. Benim de çevremde çok bahsettiler. Mutlaka izleyeceğim. Buradaki yorumlar da beni heyecanlandırdı doğrusu.

Çevrimdışı Evis

  • **
  • 307
  • Rom: 6
    • Profili Görüntüle
Ynt: Whiplash (2014)
« Yanıtla #7 : 23 Şubat 2015, 23:02:10 »
Dün Oscar'a iki, üç saat kala bitirdim filmi. Nedir bu Whiplash'ta bu kadar övüyorlar, yere göğe sığdıramıyorlar diyordum. Bir bateriyle neler başarabilirler ki? Hoş Haneke'de bir piyanodan büyük bir hikaye çıkarmıştı ama sonuçta o Haneke. (Whiplashtaki gibi bir hikaye değil Haneke'ninki, tam olarak piyanodan çıkmıyor ama olsun.) :) Neyse, bu ön yargılarla izlemeye başladım.

Hırslı öğrencimiz Andrew'in, en iyisi olma yolunu izliyoruz. Aslında karşısına çıkan engeller değil izlediğimiz, öğretmeni  Fletcher'ın sınamaları. Tamam, kabul edelim, bazen aşırıya kaçıyor ve bana göre bazen bu sınamayı ciddi anlamda bilinçli yapmıyor. Sadece yapılana karşı tepki veriyor. Bu filmi gerçekçi kılan etkenlerden biri de bu, karakterler çok düzgün oluşturulmuş.

Karşımızda iki mükemmelliyetçi karakter var. Bunun yanında genç arkadaşımızda kendini göklere çıkaran bir ego da mevcut. Hocamız da idealleri uğruna gençlerin umutlarını hiçe sayan, pek hiçe sayan değilde onlara buna ulaşmak için yol açan ama tökezleyeni kaldırmak yerine tekmeleyen biri (Döve döve kaldırıyor :) ). Spoiler olmasın diye daha derinine inmek istemiyorum karakterlerin. (Çokta inemem zaten, bir kere izledikten sonra yazıyorum bunları.) Hatta Spoiler olarak gördüğünüz yerler için uyarı verebilir, düzeltebilirsiniz. :)

Oyunculuklara bakacak olursak Miles Teller'in davul çalarkenki halleri çok iyiydi. Kendisinin çaldığı sahneler var ve ellerinin gerçekten kanadığı da olmuş. Birdman'i hatırladım bak şimdi :). Davul sahneleri hariç oyunculuğu çok öne çıkmıyordu kendisinin, kötü müydü değildi tabi ki, iyiydi güzeldi ve ilerde daha iyi olacaktır büyük ihtimalle ama yanındaki J. K. Simmons, ben bu adamı böyle bilmezdim. Hatta bilmezdim. Sadece Spiderman filmlerindeki gazeteci kimliğiyle tanırdım. Orada da pek sevmezdim. Whiplash'ta oynadığı karakteri o kadar benimsemiş ki seyirciye mükemmelden aşağısını vermemeye çalışmış. Oyunculuğuna sağlık.

En iyi kurguyu niye aldı tam emin değilim. Ben Birdman ya da Boyhood diye tahmin ediyordum, hatta The Grand Budapest Hotel bile geçti aklımdan ama Whiplash aldı. Şöyle bir fikrim var; müzik kurgusu yapmak zor iş, hele ki bütün altyapısı müzik üzerine kurulmuş bir film kurgusuysa. Bateri çalarken, terlerken, bize bunu düz şekilde verseydi bu kadar etkilenmezdik diye tahmin ediyorum. Yönetmeni ve Kurgucu'yu (Böyle denmiyordur büyük ihtimal, Kurgu Operatörü ya da başka bir adı vardır ama şimdilik böyle olsun. :) ) tebrik etmek gerek, duyguyu bize verecek şekilde sunmuşlar filmi. Ellerine sağlık.

Whiplash ilk kısa film olarak çekilmiş, hem de 10 ay sürmüş çekimleri. Sonra ne olmuş, Sundance'den ödül alarak dönmüş. Yapımcıların dikkatini çekmiş ve 19 günlük bir çekim planıyla uzun metraj olarak bize sunulmuş. Sağolsunlar. Güzel film yapmışlar, yapmalarına vesile olmuşlar.