Kayıt Ol

Yapımcı Michael Lynne Türkiye'de (idi...)

Çevrimdışı magicalbronze

  • *
  • 4075
  • Rom: 1
    • Profili Görüntüle
Yapımcı Michael Lynne Türkiye'de (idi...)
« : 05 Ağustos 2008, 13:51:26 »
Yüzüklerin Efendisi serisinin yapımcılarından olan Michael Lynne geçtiğimiz hafta (ki tamda 18 kişinin ölümüne sebep olan hain terör saldırısı günü) Türkiye'ye gelmiş ve dört gün İstanbul'u doyasıya gezmişti.

Saffet Emre Tonguç'un sorularını yanıtlayan Lynne "Dünya tek bir devlet olsa, başkenti İstanbul olurdu." dedi.

Yüzüklerin Efendisi filmleri hakkında sorulan sorulara da cevap veren Lynne filmin neden ayrı ayrı değilde beraber çekildiğini Viggo Mortensen'in Aragorn rolüne şans eseri olarak nasıl getirildiğini ve daha bir çok ayrıntıyı anlattı.

Sorun şuradaki biz bunu (geldiğini) yeni farkediyoruz.. :P

Bugünkü Hürriyet gazetesinin Kelebek ekinde röportajın tamamını bulabilirsiniz. Lakin alamam diyenler merak etmesin. Yarın röportajı bilgisayara geçirip sizlere sunacağız.

Şimdilik gazeteden taranmış şu resim ile idare etmenizi isteyeceğiz.


Karşınızda röportaj, herşeyiyle birlikte..

Dünya tek bir devlet olsa, başkenti İstanbul olurdu.

Yüzüklerin Efendisi serisinin yapımcılarından Michael Lynne, geçtiğimiz hafta dört gününü İstanbul'da geçirdi. İstanbul'u "İnsanı heyecanlandıran tarihi eserlerle dolu, sofistike ve kozmopolit bir şehir" diye tanımlayan ünlü yapımcı bu şehre olan hayranlığını, başlığa çıkardığımız Napolyon'un meşhur sözüyle dile getirdi.


İşte Saffet Emre Tonguç tarafından sorulan sorulara verilen cevaplar;


Türkiye ile ilgili ilk izlenimleriniz neler oldu?
- İstanbul'a maalesef bombaların patlayıp, 18 can aldığı gece geldik. Otele giderken endişe içindeydik, ilk gelişimizdi, ülkenizi fazla tanımıyorduk. Akrabalarımız ve dostlarımız arayıp, geri dönmemizi, İstanbul'un çok tehlikeli bir şehir olduğunu söylüyordu. Şehri gezip gördükçe, endişelerimizin gereksiz olduğunu gördük. Türkiye'nin terörle birlikte anılması çok büyük talihsizlik. Terörün sona ermesi imajınızı da değiştirecek.

Türkler hakkındaki düşünceleriniz ne?
- Kesinlikle çok sıcaklar. Türkiye muhakkak geri döneceğim ülkelerden biri. Bunun en büyük nedeni de insanların güleryüzle birleştirdikleri misafirperverlikleri. Sokaktaki insanların "Yüzüklerin Efendisi" üçlemesinden ne kadar etkilendiğini görmek beni çok gururlandırdı. Bu da Tolkien'in kitaplarının ve filmlerin evrenselliğini gösteriyor. ABD'de yaratılan, Yeni Zelanda'da çekilen filmlerimizin yankılarına İstanbul sokaklarında rastlamak büyük bir sürpriz oldu.

İstanbul'u nasıl buldunuz?
- Muhteşem bir şehir. Eşsiz bir tarihe sahip ve çok enerjik. Boğaziçi İstanbul'a cazibesini katıyor. Topkapı Sarayı'nın hayallerin ötesinde bir görkemi var. Yüzyıllar öncesinden gelen mükemmelliği çok etkileyici. ABD yeni bir ülke. Oysa Roma ve Bizans imparatorları ve Osmanlı sultanları İstanbul'da dünyanın önemli bir bölümünü asırlarca yönetmişler. Medeniyet İstanbul'da gelişmiş. Napolyon "Dünya'da tek bir devlet olsa, başkenti İstanbul olurdu." demiş, dediği ne kadar doğru...

İSTANBUL SÜRPRİZLERİNİ GİZLEMEKTE ÇOK BAŞARILI

Başka gezdiğiniz müze oldu mu? (Topkapı dışında...)
- Yerbatan Sarayı'nın benzeri dünyada yok. Sultanahmet Camii görsel bir şölen. Ayasofya ise çok etkileyici. 537 yılında, sadece beş yılda bitirilen binanın ortasında tamir maksatlı bir inşaat iskelesi bulunuyor. 20 senedir orada olduğunu ve hala kaldırılmadığını öğrendik. Umarım bu görüntü faciasından en kısa zamanda kurtulursunuz.

Başka nerelere gittiniz?
- Mısır Çarşısı, sıra dışı lezzetleri ve baharatların aromaları ile insanı büyülüyor. Kapalı Çarşı ayrı bir dünya, adeta zaman tünelinde bir yolculuk. Gittiğimiz bir halıcının altında sergi ve konser salonu olarak kullanılan 1500 yıllık bir sarnıç vardı. Hatta Yale Üniversitesi'nden bir grup ağustosta burada bir konser verecekmiş. Dışardan baksanız aklınıza bile gelmez. İstanbul sürprizlerini gizlemekte ne kadar başarılı bir şehir.

Gelelim "Yüzüklerin Efendisi"ne... (İşte bizim kısım..)
Bu seriyi çekmeye nasıl karar verdiniz?

- Kitabın film hakları 30 yıldır Saul Zaentz'deydi. O yapamadı, başka bir yapımcı ise üç kitaptan tek film yapmayı teklif etmiş. Biz üç kitabı da film haline getirdik. Bu film, yönetmen Peter Jackson'ın hayatında bir dönüm noktası oldu. Daha önce yaptığı filmler sıradandı.

Filmleri ne kadar zamanda çektiniz?
- Karar verdikten 15 ay sonra çekimlere başladık. Bir film çekimi normalde üç-dört ay sürer, oysa bizim çekimler 18 ay sürdü. Biri montajlanırken diğeri çekiliyordu.

Genelde devam filmleri öncekilerin başarılı olması halinde çekilir. Neden üç filmi bir arada çektiniz?
- Üç filmi bir anda çekmek sinema dünyasında bir ilkti. İki sebebimiz vardı. Çekimler Yeni Zelanda'nın koruma altında olan bölgelerinde yapıldı ve hükümetten sadece bir seferlik izin alabildik. O yüzden çekimlerin belli bir sürede bitirilmesi lazımdı. İkincisi, filmlerde rol alan genç oyuncular vardı, onlar büyümeden ve diğer oyuncuların ifadeleri değişmeden, bütünlüğü kaybetmeden çekimleri bitirmek istedik.

Film çekimleri esnasında ilginç olaylar oldu mu?
- Memnun kalmadığımız için başroldeki Aragorn'u oynayacak oyuncuyu çekimlere başlamadan iki hafta önce değiştirdik ve yerine Viggo Mortensen'i aldık. Bu kararımızın ne jadar doğru olduğunu sonradan gördük ama bu çok beklenmedik bir durumdu.

YÜZÜKLERİN EFENDİSİ 3 MİLYAR DOLAR KAZANDIRDI

Filmlerle ilgili söyleyeceğiniz başka neler var?
- "Yüzüklerin Efendisi"ni kendi öz kaynaklarımızla gerçekleştirdik. Prodüksiyonda binin üzerinde kişi görev aldı. 400 milyon dolar harcadık, sadece ABD gişe hasılatı 900 milyon dolar oldu. Dünya genelinde üç milyar doları geçti bu rakam. Filmleri vizyona Aralık 2001, 2002 ve 2003'te Noel'den önceki son cuma günü soktuk. Şimdi Isaac Asimov'un Foundation (Vakıf) isimli üçlemesini çekmeyi düşünüyoruz.

Türkiye'de film çekmeyi düşünür müsünüz?
- ABD dışında çektiğimiz filmlerin maliyeti çok yüksek. Ancak kamu ya da özel sektör bir teşvik programı çerçevesinde bizi desteklerse burada film çekebiliriz. Kült filme dönüşen "Topkapı" ve James Bond filmlerinden "Rusya'dan Sevgilerle" ile "Dünya Yetmez" ülkenizin tanıtımına büyük bir katkıda bulunmuştu. Yeni Zelanda'dan aldığımız teşvik "Yüzüklerin Efendisi" için o ülkeyi tercih etmemizdeki önemli nedenlerden biri. Turizmlerine ve tanıtımlarına çok büyük katkımız oldu.
"Her neyse sahip olunan, doğar ve ölür.
Bu nefsi müziğin içinde sıkışmış herkes
İhmal eder ölümsüz aklın harikalarını."
- William Butler Yeats, "Sailing to Byzantium "

Çevrimdışı magicalbronze

  • *
  • 4075
  • Rom: 1
    • Profili Görüntüle
Ynt: Yapımcı Michael Lynee Türkiye'de (idi...)
« Yanıtla #1 : 06 Ağustos 2008, 09:48:07 »
Röportajda eklenmiştir, bilginize..
"Her neyse sahip olunan, doğar ve ölür.
Bu nefsi müziğin içinde sıkışmış herkes
İhmal eder ölümsüz aklın harikalarını."
- William Butler Yeats, "Sailing to Byzantium "

Çevrimdışı GeD

  • *
  • 40
  • Rom: 1
    • Profili Görüntüle
Ynt: Yapımcı Michael Lynne Türkiye'de (idi...)
« Yanıtla #2 : 06 Ağustos 2008, 10:54:46 »
Sorular biraz basit kaçmamış mı? Viggo Mortensen'in Aragorn rolü için sonradan seçildiği, beni gerçektende şaşırttı. İyikide o seçilmiş yoksa bu kadar güzel bir yapım ortaya çıkabilirmiydi sanmıyorum.

Çevrimdışı Amras Ringeril

  • ******
  • 2483
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Yapımcı Michael Lynne Türkiye'de (idi...)
« Yanıtla #3 : 07 Ağustos 2008, 19:21:08 »
Aragorn rolü için Daniel Day-Lewis düşünülüyormuş sanırım. Ama o kendisi gelmemiştir bence :P O olsa daha iyi olurdu.

Vakıf serisini de bekliyoruz heyecanla..
try again fail again fail better