Serinin diğer kitapları da fena değil ama ilk kitap (Sislerin Vampiri) gerçekten bambaşkadır. Ravenloft atmosferini çok başarılı bir şekilde yansıtır her şeyden önce, bir de karakterleri daha derinlikli işler, daha akılda kalıcıdır.
Konudan 'kısmen' ayrı; Sislerin Vampiri benim ilk okuduğum fantastik türde kitaplardandı. Öncesinde okuduğum efsane, mitoloji kitaplarını saymazsak, fantastik kurgu edebiyatı alanında okuduğum ilk eserdi. 2001 Şubat olması lazım, migros'ta denk gelmişti. O senelerde Yüzüklerin Efendisi filminin vizyon tarihi yaklaştığından ve film hayli ses getirdiğinden Migros'ta falan nişastaların zeytinyağlarının yanında fantastik kurgu kitaplar satılırdı o vakitler, işte Sislerin Vampiri'ni o zaman almıştım. Konuya henüz yabancı olduğumdan Barovia'yı gerçek dünyada bir yer sanıp Atlas'ta Doğu Avrupa topraklarında, Rusya'da falan fellik fellik aramıştım. (Tarihe meyyal bünye illa bir kronoloji-coğrafya arayışına girer zaten) Yüzüklerin Efendisi'ni aynı sene okuyup internete dadandığımda kurgu dünyalar mevzusuna aşinalık kazanmıştım. (Hey gidi seneler...)