"şimdiye kadar onun yazdığı en dehşet verici son"
Bu kitaba bu zamana kadar en çok buradan vuruldu. Neden dehşet verici bulunduğunu çok iyi anladım. Spoiler ile devam edeyim.
King'in birçok kitabını okudum. En iyi vuruşu bilinmezlikti. Bir cehennem, öte dünya girecekse işin içine; hep bir sis perdesi ardından (The Mist) ya da taşlar arasındaki kesiklerden (N.) görürdük orayı. Orada kaotik şeyler olduğunu bilirdik, ama asla net çizgilerle tanımlanmazlardı. Bu kitapta ölümün bile öldüğü toprakların tasviri var. King'den daha önce böyle bir anlatı okumadım. Korkunun ustasının ölümden sonrası tasviri bence kitabın afili arka kapak yazısı için yeterli bir sebep. Hiçlik insanı üzüyor.
Kitabı sevdim mi? Emin değilim. Karakter odaklı, uzun yıllara yayılmış kitapları sevmek kolay değil. King kitaplarında durağan bölümlere alışığım. Bu genelde kitaba ara vermeme neden olur. Sonra dünyasını özler, geri dönerim. Diriliş de onlardan oldu. Karakterin çocukluğu ve ilk gençliği harikaydı. Ardından biraz ara...
Sonrası su gibi.
İyi bir deneyim oldu. Düşüşte olduğunu iddia edenlerin ağzının ortasına geçirmiş kral. Ben "Eğlence Parkı"nı da sevmiştim. Kabul edelim, adam hâlâ iyi.