Mesajlar

1

Duyurular / Ynt: Kitap Fuarları

« : 17 Nisan 2016, 21:31:42 »

Gönül isterdi ki İzmir Rıhtım ekibi olarak da buluşma olabilseydi. Ama önemli olan kalplerin bir olması değil midir? ^^

2

Kurgu İskelesi / Ynt: Sevaplar ve Günahlar

« : 12 Mart 2016, 15:27:02 »

Özellikle kendim gibi daha yazmaya yeni başlamış gençler için bu gibi öykülerin çok değerli olduğunu gün geçtikçe daha iyi görüyorum. Okurken kendimden bir şeyler görmemin yanı sıra çok etkilendim. Önünüzde saygıyla eğiliyor ve bu başarılı öykü için sizi tebrik ediyorum!

3

Kurgu İskelesi / Ynt: İstasyon İnsanları

« : 19 Nisan 2015, 21:17:57 »

Anlatısı hoş, ama bahsedildiği gibi biraz daha açık olursa çok güzel işler başaracağınıza
 eminim.

4

Radyo Kulesi / Ynt: Kuzgundan Dinlediğim

« : 06 Ağustos 2014, 18:44:59 »

Bahadır Abi bi daha ne zaman olur, kaçırdık yine ya

5

Şişedeki Mısralar / Ynt: Bir Kadına Verilebilecek En Güzel Hediye

« : 06 Ağustos 2014, 18:29:37 »

çok güzel olmuş ^^

6

Sinema / Ynt: En saçma bulduğunuz korku filmi ...

« : 07 Temmuz 2013, 12:57:14 »

Kesinlikle Şeytanın İni . Korku filmi diye gitmiştik oysa ki. Her şeyi geçtim verdiğimiz paraya yazık ya. Korkmayı bırakın ben gülmüştüm resmen

7

Genel Kültür / Ynt: Ölü Vadinin Yürüyen Taşları

« : 07 Temmuz 2013, 02:17:42 »

Bunların sırrı çözülmüş.Buzla ilgili bir şeydi yanlış hatırlamıyorsam.Linkini bulursam atmaya çalışırım.

8

Kurgu İskelesi / Ynt: Kız ve Şeytan

« : 05 Temmuz 2013, 07:27:13 »

Yorumunuz için teşekkür ederim öncelikle.Size tamamen katılıyorum. Eksik olduğunun ben de farkındayım ve kendimi geliştirmem gerek.Bu yüzden yorumlarınız benim için çok önemli.
 Önerilerinizi dikkate alacağım Brsykt .

9

Kurgu İskelesi / Ynt: Kıpkısa Kulübü

« : 03 Temmuz 2013, 21:06:20 »

Aşk belki de ölmenin kolay haliydi.

10

Kurgu İskelesi / Ynt: Kız ve Şeytan

« : 03 Temmuz 2013, 20:34:20 »

Bir dahaki sefere daha dikkatli olacağım

11

Kurgu İskelesi / Ynt: Kız ve Şeytan

« : 03 Temmuz 2013, 20:21:00 »

yooo.gerçekten çok teşekkür ederim .böyle bir şeye gerçekten ihityacım vardı.daha yolun gerçekten çok başındayım.aslında bu bitirdiğim ilk hikaye bide 14 yaşındayım evet talebin yüksek olduğu bir yere bu hikayeyi koymak biraz rriskliydi ama kendimi geliştirmek için sizlerin yorumlarınıza ihtiyacım var .umarım beni anlarsınız.yine de teşekkür ederim.

12

Kurgu İskelesi / Kız ve Şeytan

« : 03 Temmuz 2013, 15:29:43 »

‘Artık yeter’ dedi kız.’Senin verdiğin hiçbir kutsamayı istemiyorum. Al bu çocuğu da git bırak peşimi. Ondan sonra ne yaparlarsa yapsınlar . İnan umrumda değil. Ben insan olmak istiyorum ,senin gibi bir canavar değil’’
-İstediğini biliyorum. vazgeçmediğini biliyorum. Yapma böyle . Dön o güzel yüzü hadi dön.

O da en masum yüzünü takınmıştı. Kurbanını kandırmak için elinden geleni yapıyordu. Onu baştan çıkarmak en büyük arzularından biriydi. Bu oyuna aşıktı. En vahşi olanı bu değildi belki ama en tatmin edici olduğuna bütün kardeşleri hemfikirdi. O da buna inanıyordu. Ve gücünün sonsuz olduğuna. Belki de yanıldığı şeyler çok fazlaydı.

-Git diyorum sana git ne olur git artık. Canımı yakıyosun.aah bırak beni. O şeyi kalbimden çek ,Yapma diyorum sana.Bu diğerlerinden beter.Hem karnında senin çocuğun var. Yapma aahhhh..

- Bu bir şeyi değiştirmez.Ayrıca ona zarar geleceğini düşünme o benim çocuğum.Bana bakacak mısın yoksa devam edeyim mi? Nasıl ha nasıl, hoşuna gitti mi işte böyle işte böyle. Acı çekmeni istiyorrum burası nasıl.Hı?

-Dur dur yeter tamam açıyorum gözlerimi . Açıyorum ama bu sefer yapma onu . Geçen sefer az daha aklımı yitiriyordum. Anlaştık mı,yapma?

-Benimle anlaşma yapacak konumda değilsin güzelim, şimdi aç o güzel gözlerini bak bana .   
‘’Bu sefer daha kötüydü. O gözlerde cehennem vardı sanki. Gülümsemesi insanın kanını donduracak cinstendi. Ama en kötüsüydü gözleriydi sanırım. Evet, evet . Bir kere bakan ölüyorum sanırdı. O kadar korkutucuydu ki gözlerinizdeki yaşlar bile dışarı çıkıp çıkmamak arasında savaş verirdi. Ve vücudu herkese farklı görünürdü. Sofi için elbette şu an ürkünçtü. Ama az önce onu ikna etmeye çalışırken bir melek suretindeydi. Eski görünüşünde.’’
Bölüm 1
O gün gözlerini açtığında şafak daha geceyi daha yeni yeni aşıyordu. Son bir kez daha gözlerini kapattı. Huzursuzdu biraz. Kötü bir şeyler olacağını sezinliyordu. Bir gayretle yatakta doğruldu. Başı  çatlayacakmış gibi ağrıyordu. Dün gece geç saatlere kadar uyumamıştı. Masasının yanında duran şişeden bir yudum su aldı.  Onunla buluşmayı gerçekten istemiyordu. Ama yapmak zorundaydı. Biraz daha diye düşündü. Sadece 5 saat daha. Ayaklarını sürüye sürüye lavaboya gitti ve elini yüzünü yıkadı.’’ Bir gün sonra her şey bitecek bu çocuk doğacak ve onu alıp gidecek .’’ En başından beri hiç bulaşmamalıydım bu işe.O gün hayatımın en kötü günüydü….
     Lilith(Evet bu ismi ona sapık ruhlu ailesi vermiş. İsminin hakkını verdiğine hiç kuşkumuz yok. Ayrıca kendisi wiccan.) Beni sürüye sürüye o yere götürdü. Eh  onu kırmamak için pek de açmadım ağzımı. Ne de olsa 10 yıllık arkadaşımdı. Okuldan- okula pek gelmezdi- tanışıyordum onunla. Onun delisaçması hareketleri beni çileden çıkartıyorsa da alttan almaya çalışıyordum. Çoğu zaman göz ardı ediyordum . Ah o gün.. Binlerce kez lanet ettim onula tanıştığıma ama bir faydası olmadı. Zaten sonra  sadece bir kez görüştüm onunla. O kadar çaresizdim ki ne yapacağımı bilememezlikten her yolu deniyordum artık. 
O mekana girdiğimizde sezdim kötü bir şeyler olacağını. İçerisi içki kokuyordu. İnsanlar oturup kadehlerin içerisindeki yeşil sıvıdan içiyorlardı. Üzerindeki kıyafetler çok garipti. Sanki bir anda ayağa kalkıp ayin yapacaklarmış gibi duruyordu. Da vinci bunu resmetse Mona Lisa’dan daha ürkünç olurdu diye düşündüm. Ama bir an düşüncelerime dokunduklarını hissettim. Bir zamanlar telepatiyle ilgilenmiştim  .Sonraları  vazgeçtim tabi ama hala hissedebiliyordum. Hemen zihnimin kalkanlarını kapattığımı imgeledim. 
 Kız orada bulunanların hepsinin kahverengi gözlü olduğunu fark etti.  Farkına vardığı en küçük detayın bu olduğunu düşünmüştü. Oysa ki onların lanetlenmiş olduğunu nereden bilebilirdi masumcağız… Hele de böyle ete kemiğe bürünecekleri aklının ucuna dahi uğramamıştı.
 Lilith’in sesiyle irkildim.
-   Haydi , seni bir yere götüreceğim. Çok hoşuna gidecek.
-   Şey …lily ben eve dönsem iyi olur sanırım.
-   Bir şey olmayacak güven bana.
Ona güvenmek yaptığım en aptalca hataydı. Aslında en başında buraya hiç gelmemeliydim. Çıkışı olmayan  aptalca bir hata.
Güvenmek her zaman sonucu belli olmayan bir olaydı.Bu sefer birini felakete sürüklemişti.
 Beni tutarak karanlık bir holün içine soktu. İçerisi bir morg kadar soğuk ve ürperticiydi. Sarkan  ihtişamlı avizelerin sönük ışığı devasa mekanı aydınlatmaya yetmiyordu. Adeta bir mum ışığı kadar sönük kalıyordu. Yan taraflardaki freskler insanda merak uyandırıyordu.’ Dışarıdan hiç pencere gözükmüyordu ama burası beni her dakika dumura uğratıyordu. İçerideki pencereler arada duvar olduğunu sezdirmiyordu. Ve içeri sinen ceset kokusu sağlıklı düşünmemi engelliyordu.  Hafif ürperti yerini hızla korkuya bırakmaya başladı.  Aniden arkama dönüp kaçmaya yeltenecektim ki onu gördüm.

***
                                 Ateş vardı gözlerinde , saf ateş. Teni geceden bile karanlıktı . Ve ruhu sonsuzluk kadar derindi. Ölüm kadar üstümüze sinen ,aşk kadar merhametsiz ve şeytan kadar sinsiydi. Belki kadarı azdı. O tam bir şeytandı.
              O an için bunları bilmemin imkanı yoktu. Peki zaman gösterecek miydi ? Ve kader bu umutsuz durumdan beni kurtaracak mıydı?
Bütün bunlar bir anda oldu .Saniyeler içinde karşımda yakışıklı yeşil gözlü bir erkek duruyordu. Etkilenmedim desem yalan olur . Ama o an  yaşadıklarımın şokunu henüz üzerimden atamamıştım. Lilith durumu sezdi. Çocuk hemen oradan uzaklaştı. Onu benden başka kimsenin göremediğini çevremdekilerin davranışlarından fark ettim. Loş ışıkta görebildiğim kadarıyla Lilith’e yanaştım.
-   Yoksa büyük efendiyle mi karşılaştın.Cevap ver!
-   Ee-vet. Ço-çok kötüydü. diyebildim. Lilith’in gözleri parladı. Şu sözleri seçebildim:’Biliyordum ,işe yarayacağını biliyordum.’

Bölüm 2
 ‘’Ne? Neyin işe yarayacağını biliyordun ? neler dönüyor bu lanet olası yerde ? hemen açıkla  yoksa…
-   Yoksa ne güzelim? N’aparsın öldürür müsün beni?

Lütfen Lily söyle . o şey , o şey neydi.?Artık gözlerimden akan yaşları durduramıyordum . Omuzlarım titreye titreye sorumun cevabını bekliyordum. Aklımda bir şeyler olmasına rağmen. Hatırladıkça kötü oluyorum başım başımmmm…


‘’  evet cansıu-adını tam söyleyemiyor- . gördüğün bir devouxtu. Sana bana ve buradaki herkese güç ve kudrete vaad eden yaratık. Pek kimselere gösteremez kendini. Burada onun gelmesi için ayinler yapar ve toplantılar düzenleriz. ‘’
Bu arada bulduğumuz boş bir koltuğa oturmuştuk. Ağlamaktan akan burnumu sırf gıcıklık olsun diye koltuğun döşemesine sildim. Lilith’in anlattıkları beni heyecanlandırmıyor değildi. Gördüğüm şey . gerçekten doğaüstüydü. Acaba normal olan neydi ki?
‘’ Sen büyük bir ihtimalle onun kanındansın. Elimizdeki en eski el yazmaları bunu gösteriyor ve haksız çıkmadılar zaten bu belgeler en üst kademelerdekilere bile gösterilmez bazen.  Aslında şu anda oturup bunları sana anlatıyor olmam değil hemen etrafa yaymam gerekiyordu bu kutlu haberi ama dua et bunca yıllık arkadaşımsın . Şimdi asıl konuya dönelim. Böyleleriyle ne işin olduğunu düşünüyorsundur eminim . Senin asıl olman gereken yer burası ve burada olmalısın. Dışarıda yaşayamazsın. Biraz daha büyürsen , kendini kaybetmelerin başlayacak. Oradan nefret etmiyor muydun zaten. İşte asıl nedeni bu . Sen onun kanındansın. Damarlarında o asil kan dolaşıyor. ‘’

‘Bi- bir saniye asil mi? O, olsa olsa rezil kan olur anladın mı beni?Benim ailem gayet normal.Böyle saçma işlerle ilgilenmezler.Hele şeytan kanı mı?Daha neler!
-Sen büyük efendiye ne dedin? Lilith ayağa kalkmıştı.
Gözlerini fal taşı kadar açmış , kızın boğazına yapışmaya hazır vaziyette bekliyordu. Alnındaki damarlar yavaş yavaş ortaya çıkmaya başlamıştı.  O kısa boylu zayıf, her daim siyah giyen satanist tipli kızın , ondan bilimum 30 santim daha uzun ve daha iri Cansu’yu  öldürecek kadar güç geldiğini dışarıdan ve  bir metre uzaktan dahi görebilirdiniz.
Cansu geri adım atmanın içinde bulunduğu şartlar ve konum dahilinde etrafındaki insanların ona doğru gelmeye başladığını da hesaba katınca geri çekilmenin daha makul olduğunu düşündü.
-   Hayır ,hayır. Benim sadece dilim sürçtü. Bu anlattıkların o kadar ilginç ki kafam karıştı. Öyle demek istemedim.
-   Öyle olsa iyi olur seni küçük ergen. Umarım efendimiz  bunları duymamıştır. Nerde kalmıştık? Ha. Evet dediğim gibi sen onun kanındansın. Ve onu görebilen çok nadir ve çok özel ins… ıı varlıklardan birisin. Ve onu ikna etmen gerekiyor.
-   Neden ? Neden ben ikna ediyormuşum?
-   Çünkü bir tek sana değer verebilir de ondan .
-   Peki yapmazsam ne olacak? O zaman seni yakarız veya şu eski engizisyon saçmalıklarından birini üzerinde deneriz. Ya da çok daha özel yöntemlerimiz var tabi.
-   Bunu yapamayacağınızı biliyorum.  Hadi ama 11 yaşında uzaylı masallarına inanan çocuk değiliz. Biraz daha gerçekçi ol.
-   Tatlım  Hollywood filmi filan çevirmiyoruz .  Gerçekten yapamayacağımızı mı düşünüyorsun. O gördüğün cesetler var ya..
-   Hey ne ceseti?
-   Sanırım görmedin. Pek önemi yok. Ya ikna edeceksin ya da sonun acılı bir ölüm olacak.
-   Her türlü yapmak zorundayım öyle mi?
-   Eeeeeeeeeeeeevet !
-   Bu yaptığım delilik ama madem başka çarem yok ne yapacağım?
-   Aferin şöyle yola gel. Beni takip et seni o odaya götüreceğim


‘’ Onu takip ettim. İçimdeki huzursuzluk tavan yapmıştı. Ve midem bulanıyordu. Beni o odaya soktu. İçerisi loştu. Ve görebildiğim kadarıyla kimse yoktu. Ensemde bir nefes hissettim. Sıçrayarak arkama döndüm ama kimseyi göremedim. Birden beni yere itti. Sonrası….

Her gece , her gece o dakikaları hatırlayarak üç ay kendimi kaybetmişim.  Gözlerimi açtığımda çevremde dönen insanlar gördüm.  Lilith başımdaydı. Her şey o lanet olası kadının yüzündendi zaten. Ona kinle bakıyordum.
 Bana gülümseyerek.:’’Sen artık bir devoux kadınısın ve adın bundan sonra  Sophia.’’ dedi .
Nefret ediyorum . hepinizden nefret ediyorum diye bağırdım. Bana gülümsemekle yetindiler. Bir anda kendimi kaybettim. Büyük bir acıyla üstlerine atıldım. Sırtımda tarifsiz bir acı vardı. Herkes bana korkuyla bakıyordu. Yüzümü buruşturarak arkam döndüm. Gözlerim beni yanıltıyor olmalıydı. Bir daha baktım. Bir da ha ve bir daha .. kantatlarım , kanatlarım çıkmıştı. Bir göz açımlık zaman sonra orada bulunanların önümde diz çöktüğünü gördüm. Kaçmak istiyordum ama yapamazdım. Lilith hemen yanıma koştu beni tutarak o sedye tarzı soğuk metale yatırdı. Otur sofi sinirlenme bebeğin henüz bu kadar şoka hazır değil. Ama o gelmiş geçmiş en güçlülerinden olacak. Onun en kudretli soyunun devamını getiren yüce anne olacaksın. Asırlarca adın unutulmayacak .
Bunları söylerken gözleri parlamıştı.
-   Ben sadece evime gidip sıradan yaşamıma  devam etmek istiyorum anladınız mı beni?
Lilith önümde eğildi ve:
-‘Benden bunu istemeyin efendim. Çünkü buna yetkim yok.’
                      -Lanet olsun, hepinize lanet olsun
                      Hepsi heyecanla eğildiler kızın önünde.Susuz kalmış aç hayvanlar gibi…
 

   Bölüm 3

‘Bitmeyen uykusuz , yaşlı geceler birbirini takip etti  . Bir gün sonra her şey bitecekti. Kurtulacaktım bu şeyden. Kalan son bir yarındı. Ama ben dünyaya böyle bir şeyi vermeyi istemiyordum. En son yaptığı işkenceden sonra kalbim hala ağrıyordu. Ruhum artık alışmıştı ama bedenim daha fazla kaldıramazdı. Elimde bıçak , gözyaşlarımla çarşafı ıslatıyordum. Yakarışlarımın bir amacı yoktu artık. Belki bir umuttu. Son kalanını da yok eden. Bıçağı kalbime sokarken karnımdakini de unutmadım ona bir tane hediye ettim. Ve bana bunları yaşatanı da ihmal etmedim.’


*
Polisler eve girdiklerinde gördükleri manzara onların midelerini kaldırmıştı . Dikkatlerini ilk çeken duvarlardaki yazılar olmuştu:
‘Ben kazandım iblis. Ben kazandım.’






 çok eksiğim var da siz yine belirtmeye çalışın