Kayıt Ol

True Detective

Çevrimdışı Denaro Forbin

  • *****
  • 2114
  • Rom: 54
    • Profili Görüntüle
    • Bilimkurgu Kulübü
True Detective
« : 12 Mart 2014, 22:11:15 »
IMDb Puanı: 9.5

Konusu: 2012′de, Louisiana Eyalet Polisi Dedektifleri Rust Cohle ve Martin Hart, 1995 yılında çalıştıkları bir cinayet vakası ile yeniden karşılaşır. Farklı sorgulamalar ile günümüzde dosya yeniden açılırken, iki eski dedektif, sorgulamalarının, iyileşmeyen yaraların yeniden açılmasının ve 1995 yılında tuhaf bir ritüele dayanan cinayetin çözümüne dair soruların hikayesini anlatır. Zaman akışı, her ikisi de arkada bıraktıklarına inandığı bir dünyaya geri çekilirken örülür ve birbirine yaklaşır. Birbirleri ve katilleri hakkında bir şeyler öğrendikçe, karanlığın adaletin her iki yanında yaşadığı açığa çıkar.


Yorumum: True Detective, başrollerinde bu sene Dallas Buyers Club filmiyle Oscar'a uzanan Matthew McConaughey ve başarılı aktör Woody Harrelson'ın bulunduğu, bu yılın hemen başında Amerikan HBO kanalında yayınlanmaya başlayan bir polisiye dizidir.

Keskin ve vurucu diyalogları, kusursuz oyunculuk performansları, dizi tarihini yeniden yazabilecek denli güçlü sahne çekimleri, hayran kalınası bir yönetmenliği, kurgusu ve müzikleriyle daha şimdiden televizyon tarihine adını altın harflerle yazdırmıştır.

1995 yılındaki bir dosyanın 2012'de tekrar açılması üzerine Rust ve Marty adlı iki dedektif çarpraz sorguya alınırlar. Bir yandan 95 yılına dönüp ana olaylara şahit olurken, bir yandan da sorgulanma sahneleri devam etmektedir.

En ince ayrıntısına dek düşünülmüş olan bu sıra dışı kurgu insanı öyle bir içine çekiyor ki, bir saat uzunluğundaki bölümler çok daha kısaymış gibi geliyor. Su gibi akıp geçiyor. Ve insana "HBO bu işi biliyor" dedirtiyor. Bölüm sonlarında da bir transa girdiğimiz ve aklımızı onlarca sorunun kurcaladığı aşikar.

Dördüncü bölümün öyle bir son on dakikası var ki, samimiyetle söylüyorum Ozymandias'den sonra benim televizyonda gördüğüm "en iyi şey". Böyle bir tek çekimi yıllar önce Alfonso Cuaron yönetmenliğindeki Children of Men filminde görmüştüm, bir de bu dizide gördüm. Küfürler eşliğinde izlediğimi itiraf etmeliyim. Evet şu an için dizi sıralamam değişmiş bulunmakta. Breaking Bad benim için ilk sıradaki yerini korurken, True Detective ikinci sıraya oturmuş bulunmakta, ki IMDb'de de durum aynı.

Dizi aforizmalarla dolu. Özellikle Rust'ın ağzından çıkacak her bir cümleyi elimde kağıt kalemle bekliyorum. İşte aralarında en sevdiğim: "Ölüm, yok edeceği şeyleri yetiştirmek için zamanı yarattı."

Rust ve Marty gibi iki efsane karakter armağan etti bizlere dizi ekibi. Kendilerine teşekkürü borç bilirim. Lakin ilk  mini dizi olarak düşünülüyordu True Detective, çok tutulunca yeni sezonda yeni ekiple devam edilecekmiş. Biraz şüphelerim olsa da ve asla ilk sezonun önüne geçemeyecek olsa da, bu ekipten yine bir şaheser çıkacağı ortada.

Ha bu arada, bu yorumu yalnızca ilk dört bölümü izlemiş olarak yazıyorum, önümde dört bölüm daha var, acele edip de hemen tüketmek istemiyorum açıkçası...

İzleyiniz, izlettiriniz efendim. True Detective bir sanat eseri.

Çevrimdışı

  • ***
  • 581
  • Rom: 47
  • Hayvan Yemeyelim!
    • Profili Görüntüle
    • http://bulentozgun.blogspot.com/
Ynt: True Detective
« Yanıtla #1 : 12 Mart 2014, 22:43:14 »
Bir efsane olacağına eminim. İlk üç bölümü sanki kendi izleycisini seçmek istermiş gibi yavaş ilerler. Breaking Bad gibi. İlk üç bölümde kaçan kaçacaktır. İlk bölümden kılıçların çekildiği, silahların patladığı, baş kişinin olağanüstü zekasını gösterdiği o şaşaalı dizilerin müdavimleri True Detective'in ilk üç bölümünde kaçınca geriye kalan sadık izleyiciler için dördüncü bölümde o ana kadar birikenler etrafa ışık saçarak patlar, parlar. Çok iyi dizidir. Her bölümü bir film kalitesiyle çekilmiştir; ciddi ve gerçekçi bir yapımdır. İzlenmeli.

Çevrimdışı LegalMc

  • ****
  • 1215
  • Rom: 33
  • Unimpressed was his default state.
    • Profili Görüntüle
Ynt: True Detective
« Yanıtla #2 : 17 Mart 2014, 16:30:24 »
Hayatımda izlediğim en güzel dizi.[*]daha breaking bad izlemedim[/*]

Finalde ortalığı çok karıştırmayacaklarını tahmin ediyordum, çünkü dizinin gidişatı o yöndeydi. Ama biraz daha kompleks olaylar olmasını isterdim. Bundan sonrası biraz spoiler olacak.

Spoiler: Göster
Marty'nin kızı hakkındaki internette dolaşan dehşetengiz teorilerden birinin çıkmasını beklerdim. Ne bileyim, Marty'nin sürekli "dedektifin laneti" falan demesi, "burnumuzun ucundakini göremiyoruz" demesi kızdan bir şeyler çıkacağını düşündürmüştü. Çizdiği resimlerdeki ayrıntılar, oyuncaklara verdiği şekiller falan, ne bileyim insan bir şeyler çıkacak diye bekliyordu.  Yellow King biraz sönük kaldı.


Ama sanatsal çekim, felsefik ve bilimsel yaklaşımlar, güzel bir senaryo ve olay örgüsü, çok üst düzey oyunculuklarla birlikte gelmiş geçmiş en iyi dizilerden biri olacağı kesin. Gerçi 2. sezonda bambaşka bir kadro ve senaryo olacakmış, o yüzden dizinin geleceğini bilemiyorum ama çıta çok yüksekte, ona ulaşabilecek bir oyuncu kadrosunu nasıl çıkartacaklar merak içindeyim.

Karanlık ve gergin bir dizi. İzlemek için bir an bile şüphe etmeyin.

Ve son olarak Matthew Mcconaughey'nin bu çıkışı bakalım nereye kadar devam edecek. The Wolf of Wall Street, Dallas Buyers Club ve True Detective'de mükemmel oyunculuk nasıl olur dersi verdi resmen. Sıra Interstellar'da. Heyecanla bekliyorum Christopher Nolan - Kip Thorne - Matthew McConaughey işbirliğini.
Yaşasın!
Ne kadar da ideolojik yaklaşıyoruz birbirimize.

Çevrimdışı Denaro Forbin

  • *****
  • 2114
  • Rom: 54
    • Profili Görüntüle
    • Bilimkurgu Kulübü
Ynt: True Detective
« Yanıtla #3 : 18 Mart 2014, 00:14:43 »
Kalan dört bölümü de izleyip True Detective'in ilk sezonuna noktayı koydum.

Spoiler uyarısı.

İlk dört bölüme oranla tempo biraz daha fazlaydı. Dördüncü bölümün o efsane tek çekim finalinden sonra zaten çıtayı bir hayli yükseğe koymuşlardı, ondan sonra yayınlanan bölümlerde de beklentileri karşıladılar. Hatta dizi beşinci bölümle birlikte farklı bir boyut kazandı. 1995 yılından bir anda 2002 yılına atlayıverdik, bir yandan da hala 2012'deki sorgulama sahneleri devam ediyordu. Ne oluyor yahu, iyice kafamız karıştı, derken, senaristler bombaları birere birer patlattılar ve sezon finaline dek bizleri gerilim yüklü bölümlerle baş başa bıraktılar.

Üstteki mesajda LegalMc'nin de bahsetmiş olduğu gibi, her bölümde en az onlarca ipucu verildi izleyiciye ve bizler de günlerce teoriler ürettik ve kafa patlattık fakat bu detayların hemen hiçbirisi sonuca etki etmedi, bu da haliyle beklentilerin fos çıkmasına neden oldu. Ha bu diziyi kötü mü yapar? Kocaman bir hayır. Detaylar dizinin güzelliklerinden birisi ve ne kadar dolu bir senaryo olduğunun kanıtı.

Senaryo demişken, kusursuz bir kurgu izledik, burada bir sıkıntı yok ama şöyle de bir gerçek var ki böyle bir final çoğu kişi tarafından beklenmiyordu. Kendilerine ait bir ritüele göre kurbanlar veren katiller topluluğunun sadece tetikçisi, yani en alt basamaktaki adamı yakalandı, büyük bir tarikat bu ve yaptıkları yanlarına kar kaldı, bizim iki kafadar dedektifimiz bizden bu kadar dedi ve çekildi.

Değinmek istediğim nokta şu, henüz bitmedi bu olay, daha geride onlarca belki de yüzlerce kişi var adalete teslim edilmeyi bekleyen. Senaristler yeni dedektiflerle birlikte bu konuyu devam ettirebilirler ama düşük ihtimal tabii ve ben de böyle bir şey istemem. Çok güzel bir final oldu. Felsefik bir şekilde bitti dizi, efsane olarak adlandırabiliriz rahatlıkla.

Son olarak Marty ve Rust hakkında bir şeyler söylemek istiyorum. Yine. Marty'nin kafa yapısında televizyon ve sinema tarihinde birçok karakter gördük fakat Rust'ın kafasına sahip karakter sayısı yok denecek kadar az. Onun kadar cool ve karizmatik olmak çok zor bir iş. Bundan sonra yayınlanacak olan tüm diziler için bir sıkıntı bu. Bryan Cranston'ın, Walter White (Heisenberg) ile, Michael C. Hall'ün Dexter'la yaptığını Matthew McConaughey de Rust'la yaptı ve ben dahil milyonlarca izleyicinin zihninde kalıcı olarak yer edeceğini garanti altına aldı. Özleyeceğim Marty ve Rust'ı.

Daha yazacak çok şey var aslında ama nasıl ve nereden başlayacağımı bilemez haldeyim. Böylesi kusursuz bir yapımı televizyon ekranlarında görmeyeli (dizilerin başlangıç tarihlerini göz önüne alarak söylüyorum bunu) bir hayli zaman olmuştu. HBO dizi dünyasının babasıdır ve kült dizilerin yüzde sekseni bu kanaldan çıkmıştır. Zaten dizi listem HBO yapımlarıyla doluydu, şu dakikadan itibaren HBO'nun kuruluşuna dek araştırma ve öğrenme isteğiyle doldum. Senaristlerini ayrı, yapımcılarını ayrı, dizilerinde oynayan oyuncuları ayrı tebrik etmek gerek. Dört dörtlük kanal.

Son olarak ikinci sezonda bizleri bambaşka bir senaryo ve karakterler karşılayacak olsa da, merakla bekliyorum.

Çok fazla iyiydin be True Detective.

Çevrimdışı Elendil_XX

  • ***
  • 504
  • Rom: 6
    • Profili Görüntüle
Ynt: True Detective
« Yanıtla #4 : 18 Mart 2014, 09:33:16 »
Dört dört'lük bir dizi gerçekten.
Oyuncuları, çekim teknikleri, müzikleri, kurgusu ve işlenişi kusursuz bir dizi.
Rust karakteri gibi bir karakter bir daha zor gelir diye düşünüyorum. Matthew McConaughey çıtayı öyle bir yükseltti ki 2. sezon'da hangi oyuncu gelirse gelsin direkt karşılaştırılacaktır diye düşünüyorum.
Ama 8 bölüm yetmedi doğrusu, keşke daha uzun sürseydi ilk sezon. :-\

Bu arada Rust o kadar güzel sigara içiyor ki, içmeyen bir insanı (mesela ben :) ) bile özendirecek, hemen içmeye başlatacak kadar etkiliyor. :D

Çevrimdışı muvensa

  • *
  • 1
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: True Detective
« Yanıtla #5 : 18 Mart 2014, 21:16:13 »


Acaba Rust'ın tüm sözlerini Türkçe olarak bulabileceğim bir yer var mı? Veya sizin elinizde varsa paylaşabilir misiniz?

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Ynt: True Detective
« Yanıtla #6 : 22 Mart 2014, 17:25:58 »
Dün izlemeye başladığım dizide bugün 5.bölümü geride bıraktım. Açıkçası karmaşık düşünceler içindeyim, net bir şey diyemiyorum. Beğenmedim gibi bir durum kesinlikle söz konusu değil, fakat bu dizi tam olarak nereye konmalı sorusunun cevabını bulamıyorum. Polisiye dizi demek hakaret gibi geliyor ve hafif kalıyor açıkçası. Ancak eleştirdiğim noktalar da yok değil. Bazı açılardan baktığımda dizide eksiklikler de görmüyor değilim.

8 bölümde biteceğini düşünürken 2.sezon haberini bugün gördüm. Buna pek sevinemedim aslında. Hoş, 8.bölümle ilk sezon nasıl bitecek hiç bilmiyorum. Devamı var gibi bitiyorsa elbette bitmeli. Ama ben mini dizilerden bir hayli keyif alan ve "tadında bıraktılar" diyebilmekten mutluluk duyan biriyim. 8.bölümü izlemeden kesin bir yargıya varmamam lazım sanırım :).

Rust, Rust, Rust... Ona dair insan sayfalar yazabilir. Ama ben başka bir şeye dikkat çekmek istiyorum. Yellow King ve zenginlerin eğlencesi. Arkadaşlar, belki duymuşsunuzdur, bunlar hayal ürünü şeyler değil. Hemen spoiler kutusu içinde şöyle diyeyim:

Spoiler: Göster
Zengin kişilerin sıradan insanların işkenceyle öldürülüşünü izlemesi, bunu yapmaları için adamlar tutması gibi eğlenceler(!) maalesef dünyamızın gerçeği. Haliyle böyle çeteler de mevcut ve sırf eğlenmek, başkalarının  korkusu ve acısından zevk almak için aşırı paralı yaratıkların tuzakları dünyanın dört bir yanında.


Tam da bu nedenlerden diziyi izlerken inanılmaz geriliyorum. Doğaüstü olan hiçbir şey yok. (Bir yerde türü için supernaturel thriller diyordu da)


Son söz: izlediğime hiç pişman değilim.

Çevrimdışı Bengü

  • **
  • 305
  • Rom: 9
    • Profili Görüntüle
Ynt: True Detective
« Yanıtla #7 : 29 Mart 2014, 15:25:47 »
Hayatımda izlediğim en güzel dizi.[*]daha breaking bad izlemedim[/*]
Yazıya LegalMc'nin bu cümlesi ile başlamak yanlış olmaz sanıyorum. Çünkü ben de aynı düşünceler içerisindeyim.[*]Henüz ben de Breaking Bad izlemedim[/*]

Diziye başlamamın sebebi hem arkadaş önerisi, hem IMDb'deki sırası, hem de burada yazılan o güzel yorumlardan "nasıl bir şeymiş ki bu dizi?" şeklinde meraklanmış olmam. İyi ki de meraklanmışım, bu diziyi kaçırmak kötü olurdu.

Bu aralar "Dallas Buyers Club", "The Wolf of Wall Street", şimdi de "True Detective" ile gönlümü fetheden oyuncu Matthew McConaughey'i büyük hayranlıkla izledim. Dizide McConaughey'in ortağına hayat veren Woody Harrelson'ı ise daha önce sadece "The Hunger Games"de Haymitch Abernathy karakteri ile izlemiştim, orada çok dikkatimi çekmese de burada Matthew McConaughey ile çok güzel bir ikili olduklarını düşünüyorum.

İkinci sezonda yine bu ikili olsa keşke, diyorum hâlâ. İkisini izlemek keyif vericiydi. Matthew McConaughey resmen yaşayarak oynadı Rust'ı, onu görememek beni üzecek. Umuyorum ikinci sezondaki oyuncular Matthew&Woody'nin yükselttiği çıtayı daha da yükseğe çıkartırlar.

Jeneriğine ayrıca değinmem gerektiğini düşünüyorum. Hem görselliği çok güzel hem de müziğe ayrıca hayran kaldım diyebilirim. Diziyi izlemeyecek olanların bile en azından jenerik müziğe kulak kabartmasını çok isterim. The Handsome Family - Far From Any Road.

Ama izlerseniz de pişman olmayacaksınız.

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Ynt: True Detective
« Yanıtla #8 : 30 Mart 2014, 00:04:50 »
Denaro, yorumunla ilgili bir diyeceğim var :).

Haydi hepsinin önce bir spoiler kutusuna alalım.

Spoiler: Göster
Senaryo demişken, kusursuz bir kurgu izledik, burada bir sıkıntı yok ama şöyle de bir gerçek var ki böyle bir final çoğu kişi tarafından beklenmiyordu. Kendilerine ait bir ritüele göre kurbanlar veren katiller topluluğunun sadece tetikçisi, yani en alt basamaktaki adamı yakalandı, büyük bir tarikat bu ve yaptıkları yanlarına kar kaldı, bizim iki kafadar dedektifimiz bizden bu kadar dedi ve çekildi.


Aslında bence tam da bu nokta dizinin tamamlanmış parçası. Neden mi?

Spoiler: Göster
Sadece tetikçiyi yakalayabildiler, çünkü (bence) bu diziyi en gerçekçi yapan yeriydi. Belediye başkanının tv'de Yellow King ile olan akrabalığını reddederken ki Rust'ın yüz ifadesini yabana atmayalım :D.

En tepedekilere bu dünyada hçbir şey olmuyor. Herhangi bir ülkeyi örnek alalım, adamların maşaları öyle veya böyle yakalanıyor, cezalandırılıyor, ama onları kumanda edenlere bir şey olduğu yok. Bu işin arkasında da devletin belli bir yerine gelmiş bir aile olunca oraya kadar ulaşamadılar. Evet, adalet tam olarak sağlanamadı fakat zaten bu adaletsiz bir dünya. Yaşadığımız çevrenin iğrençliğine gerçekçi bir bakış sundu dizi. Masal sonunda tüm kötüler cezasını çekmedi.


Dedektiflerin bizden bu kadar dediğini de pek düşünmüyorum açıkçası. Çünkü dizinin sonunda karanlık ve aydınlık üzerine olan konuşmadan sonra Rust gayet Marty'e onu hastaneden kaçırmasını söyledi. Yine Belediye başkanı konuşurken ki yüz ifadesini hatırlatmak isterim. 17 yıl aynı olayı araştırmış, kalkmış bölgenin en güçlü din adamının evine girmiş biri o olayı orada bırakmaz. Belki dizinin devamında (gelecekse) o olayları göremeyeceğiz ama bu dedektiflerimizin arkada kalanların peşini bıraktığını bence göstermez. Marty için olay kapandı belki, ama Rust o tv ekranındaki konuşmayı bir kenara atmaz. Zaten az önce de dediğim gibi, karanlık-aydınlık konuşmasından hemen sonra hastaneden çıkma vaktinin geldiğini kendisi söylüyor.


Sonunun oldukça gerçekçi olduğunu düşünüyorum tüm bu bakımlardan. Hepimiz için bir şey eksik kaldı ama zaten o eksik şey yaşadığımız dünyada da bir türlü tamamlanmıyor. Tamamlansa daha aydınlık sabahlara uyanabilirdik. Öte yandan 2.sezon gelecekse bundan yana mutlu değilim. Bu 8 bölümde kalsaydı çok sevinirdim. Tabii 2.sezonu da izlerim, ama benim için mini bir zihin patlamasıydı bu dizi. Ben onu bu kısalığıyla sevmiştim :).

Çevrimdışı Lordmuti

  • ****
  • 1123
  • Rom: 35
  • Time is a drug. Too much of it kills you.
    • Profili Görüntüle
Ynt: True Detective
« Yanıtla #9 : 12 Nisan 2014, 13:20:56 »
Herkes çok övdü, şöyle muhteşem böyle felsefi falan dedi diye ben de sezon finali yaptıktan sonra açıp izleyeyim dedim. Göklere çıkartılacak, izlediğim en iyi dizi bu aman yarabbim denilecek bir dizi değil bence. İlk üçüme bile giremez. (Vurmayın.)

Dedektiflik yönünden BBC Sherlock'tan geride. Bir dedektiflik dizisinden ziyade dedektiflerin hayatı dizisi demek daha doğru olur diye düşünüyorum. Polislerin hayatı, Rust karakterinin ilgi çekici olması(Burada da herkesin hayran kaldığı sigara içme sahnelerini ben ne ilgi çekici ne de gerekli görmedim. İçimde sigara içme isteği oluşmasını bırakın izlerken öksüresim geldi.) ve arkada dönen illümünati tarzı olaylar güzel oyunculuk ve çekimlerle anlatılmış. 4. bölümün sonundaki tek çekim kaçış sahnesi ibretlik bir sahneydi mesela.

Finalde herkes çok alengirli, civcivli bir şeyler bekliyordu; bunu sunmadılar. Bunu da bilerek yaptılar bence, bir Lost vakası gibi olmamak adına. Böyle olunca da dizinin geneline göre final zayıf kaldı. O kadar gizli örgütler, dinsel naneler, sapık rahipler duruyor anlatılmamış olarak. Dizi boyunca gösterilen bir sürü ipucu da (özellikle Rust'ın ortağının kızı hakkındaki şeyler dahil) hiçbir yere bağlanmadı.

Çok kötü, beğenmemiş bu adam diziyi demeyin. 4+4 bölüm izleyerek güzel iki akşam geçirdim; ancak hayatımı değiştiren ya da uhrevi bir bakış açısı kazanmamı sağlayan bir dizi değildi True Detective.



İmparator olmayı canım kolay mı sandın?
Dünyaya kazık çaktım duyulsun adım.

Çevrimdışı Light

  • **
  • 359
  • Rom: 7
    • Profili Görüntüle
Ynt: True Detective
« Yanıtla #10 : 13 Temmuz 2014, 03:57:15 »
  Harika bir dizi, Matthew McConaughey favori aktörüm şu an. Dallas Buyers Club'ı da izleyeceğim, başarısı kesin bir şey zaten. The Wolf of Wall Street'te de çok başarılıydı. Bu adamın değeri yeni yeni biliniyor bence. Youtube'da gördüğüm bir yorum gerçekten duygularımı ifade ediyor; ''Where the fuck did McConaughey hide before?''
  Ayrıca diziyi bugün bitirdim ve çok realistik bir seneryosu var. Oyuncular da bu realistik temaya çok rahat uyum sağlayabilen oyuncular, bu bakımdan Woody Harrelson'ın da hakkını vermek gerek. Dördüncü bölümdeki kaçış sahnesi hala aklımda, sıkılmadan dönüp dönüp tekrar izleyebilirim.
  Rust'un ruh hali, sözleri beni çok etkiledi. İyi ki izlemişim diyorum.Tavsiye ederim.
Alıntı yapılan: W.S.
Yet do thy worst, old Time; despite thy wrong
My love shall in my verse ever live young.

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Ynt: True Detective
« Yanıtla #11 : 23 Eylül 2014, 08:29:42 »
2. sezon için Colin Farell ismi kesinleşmiş. Hatta kendisinin The Sunday World'e yaptığı açıklamada ne kadar heyecanlı olduğundan bahsetmiş.

Sözlerinin devamıysa tamamıysa şöyleymiş:

"8 bölüm olacağını ve çekimin 4 ya da 5 ay süreceğini biliyorum. Bununla ilgili çok az bilgim var, ama harika olan Los Angeles civarında olacak olması."

Kişisel Fikrim:

İlk sezona yaklaşabileceklerini hiç düşünmüyorum. Hatta en başından beri 2.sezonun çekilmesine karşıydım. Bence geldikleri tepe noktasında bırakıp, 8 bölümlük bir şaheser olarak kalmalıydılar. O nedenle, batıracaklarına dair ciddi bir korkum var. Umarım yalancı çıkarım.

Çevrimdışı Light

  • **
  • 359
  • Rom: 7
    • Profili Görüntüle
Ynt: True Detective
« Yanıtla #12 : 23 Eylül 2014, 15:08:44 »
İkinci sezonda Colin Farell'in tek bir başrol olacağını düşünmediğim için batıracaklarını sanmıyorum, sonuç olarak o diziyi harika yapan sadece Matthew McConaughey değildi. Ekibi de bir o kadar iyiydi. ;)

Elisabeth Moss gibi iyi isimler de katılırsa bu sezon, bence tadından yenmez. Her sezonun ayrı bir güzelliği olmalı, ilk sezonla karşılaştırılmamalı. Zira oyuncular farklı olacak ve diğer oyuncular da boş değil. :)
Alıntı yapılan: W.S.
Yet do thy worst, old Time; despite thy wrong
My love shall in my verse ever live young.

Çevrimdışı Denaro Forbin

  • *****
  • 2114
  • Rom: 54
    • Profili Görüntüle
    • Bilimkurgu Kulübü
Ynt: True Detective
« Yanıtla #13 : 23 Eylül 2014, 15:20:37 »
Brad Pitt söylentileri vardı, keşke o olsaydı. E zaten diğer dedektif de kadın olacakmış sanırım. Yani kesinlikle ilk sezonla kıyaslanacaktır tüm platformlarda ve benim içimdeki ses de ilk sezona oranla başarısız olacakları yönünde. Büyük bir merakla bekliyorum.

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Ynt: True Detective
« Yanıtla #14 : 23 Eylül 2014, 16:48:45 »
İkinci sezonda Colin Farell'in tek bir başrol olacağını düşünmediğim için batıracaklarını sanmıyorum, sonuç olarak o diziyi harika yapan sadece Matthew McConaughey değildi. Ekibi de bir o kadar iyiydi. ;)

Sanırım söylediklerim yanlış anlaşılmış.

Ben Colin Farell geldi diye sezonun kötü olacağını düşünmüyorum. Aynı şekilde Matthew McConaughey'nin yokluğundan dolayı da olumsuz düşünmüyorum.

Beni rahatsız eden şey o atmosferi tekrar yakalayamayacak olmaları. Çünkü "tüm" kadro değişiyor. Ayrıca bir şekilde olay sonuca bağlanmıştı. Evet, son bölüm irdelenirse ucu açık bazı noktalar var, fakat şu ana kadar yeni bir olay örgüsü göreceğimiz söylendi.

Sonuç olarak, Farell ya da bir başkası, topyekün aynı ekip olmayacağı için aynı tadı almayı beklemiyorum. O nedenle beklentim hiç yüksek değil. Ve yine bence, 2.sezona hiç gerek yoktu. Ama 2.sezon çıkınca merak edip oturup izleyeceğim. O da bir gerçek. Yalancı çıkmayı kalpten diliyorum.