Kayıt Ol

Nightmare - Victor Flat / Caballo

Çevrimdışı Lordmuti

  • ****
  • 1123
  • Rom: 35
  • Time is a drug. Too much of it kills you.
    • Profili Görüntüle
Nightmare - Victor Flat / Caballo
« : 29 Haziran 2015, 18:51:40 »
Oyun Sayfası

Seviye: 0

İsim: Victor Flat
Yaş: 46
Cinsiyet: Erkek
Bağlılık: Caballo Cumhuriyeti
Erdem ve Kusur: Cesaret/Açgözlülük
Karakter Tasviri: 1.86 boyunda genişçe biri. Karın ve kol kasları belirgin derecede. Omuzları geniş. Elleri büyük ve nasırlı. Koyu siyah saçları ve açık kahverengi gözlere sahip. Büyük ve yamulmuş bir burnu ve onun altında iri ve dolgun dudakları var. Kaşları düz ve orta kalınlıkta. Sert bakışları var.
Özgeçmiş: Denizci/Tüccar

Gemisi/gemileri:
Hür[*]Karavel[/*] - Kaptan Victor Flat
-

Subaylar:
-

İtibar:
Kerak Krallığı: 0
Hjotar Krallığı: 0
Einfergel Cumhuriyeti: 0
Ghaccio Düklüğü: 0
Caballo Cumhuriyeti: +5
Malhonette Krallığı: 0
Pendros İmparatorluğu: 0

Başarımlar:

Spoiler: Göster
Birdirbir
İki ya da daha fazla 1 atarak normalde yapabileceğin bir işte başarısız ol.




İmparator olmayı canım kolay mı sandın?
Dünyaya kazık çaktım duyulsun adım.

Çevrimdışı Lordmuti

  • ****
  • 1123
  • Rom: 35
  • Time is a drug. Too much of it kills you.
    • Profili Görüntüle
Ynt: Nightmare - Victor Flat / Caballo
« Yanıtla #1 : 01 Temmuz 2015, 13:14:30 »
Artevez limanı, Caballo - 29 Haziran 758, saat 12.00

Artevez'deki ticaret bölgesi her zaman kalabalıktı; ancak böylesi bir kalabalık insanlık tarihi boyunca görülmemişti. Yeni kıtanın keşfi ve bu keşfi yapan kaptan Cortez'in ulusal kahraman ilan edilmesinin ardından neredeyse bütün Caballo denizcileri Cortez'in izinden gitmek için yarışıyordu. Eskiden kim olduğuna bakılmaksızın, bir gemisi ve tayfası olan herkes gereken izni alıp yeni dünyada kendi keşfini yapmak için yola çıkabilirdi ve çıkıyordu da.

Soylular meclisi, haberlerin diğer ülkelere yayılmasından önce mümkün olduğunca çok geminin Caballo bayrağı altında yeni toprakları bulması için güvenlik önlemlerini ve bürokratik işlemleri hızlandırma kararı almıştı. Bu karar sayesinde haberin ertesi günü onlarca gemi, arkalarında bağırarak tezahürat edip bayrak sallayan yüzlerce kişiyi bırakarak limandan ayrıldı, Cortez'in kayıtlarına göre yaklaşık iki ay süren zorlu yolculuğa yelken açtı. Ne bulacaklarını ya da yolculuğu tamamlayıp tamamlayamayacaklarını kimse bilmiyordu, yine de herkes o gün oldukça umutluydu.

Victor Flat, denize açılmak için ilk güne yetişemeyen çoğunluktan biriydi; ancak acele giden ecele gider diye bir atasözünün varlığından da haberdardı. Hür'de henüz bir subay yoktu ve bu böyle riskli bir yolculuğa çıkacak bir gemi için büyük bir eksiklikti. Şu anda yanında serdümeni "Tahta Bacak" Jack ile birlikte limandaki hanları gezip uygun bir subay arıyorlardı, bir süreliğine yolculuklarını ertelemişlerdi. Gemiye ne kadar erken iyi bir subay bulurlarsa o kadar erken yola çıkabileceklerdi.

Jack, ünvanını tam anlamıyla hak eden yaşlı bir deniz kurduydu. Pek çok savaş görüp geçirmiş, başındaki saçlar beyaza döneli on, döküleli beş yıl olmuş bu adam için her şeyi diyebilirdiniz ancak asla bir korkak diyemezdiniz. Gençliğinde korsanlarla girdiği bir çatışma sırasında esir düşmüş, zincirlenmiş ayak bileğinin üstünden bacağını kör bir bıçakla kestikten sonra gemideki tüm esirleri örgütlemiş ve korsan gemisinin kontrolünü eline almış bir denizciye korkak derseniz kim olduğunuza bakmadan bir temiz sopa yerdiniz çünkü.

Jack'in takırdayan bacağı eşliğinde birkaç hana girdiler ancak aradıkları gibi birini bulamadılar. "Lanet solucanlar," diye söylenmeye başladı yaşlı adam üçüncü handan dışarı çıkarken. "Koskoca Caballo'da çalışacak bir herifçioğlu olmaz mı? Bizim zamanımızda düzgün kaptan yoktu, bulduğumuzun yakasına yapışır bir daha da bırakmazdık. Şimdi sanki herkesin anası leydi, babası lord anasını satayım. Kaptan beğenmiyorlar!" Yere tükürüp içinden söylenmeye devam etti.

Victor'ın bildiği, subay bulabileceği iki mekan daha vardı: Yüce Tuzluk ve Bozuk Balina. Bozuk Balina'da daha çok belalı tipler takılırdı. Yüce Tuzluk ise kaliteli ancak biraz lüks bir mekandı, buradakilerin çalışmak için daha çok para istemesi mümkündü. Victor düşünürken Jack söylenmesini bitirip araya girdi, "Eee kaptan, şimdi nereye?"



İmparator olmayı canım kolay mı sandın?
Dünyaya kazık çaktım duyulsun adım.

Çevrimdışı Nightmare

  • ***
  • 627
  • Rom: 8
    • Profili Görüntüle
    • Saklı Günlükler
Ynt: Nightmare - Victor Flat / Caballo
« Yanıtla #2 : 01 Temmuz 2015, 23:46:52 »
Bir yandan etraftaki koşuşturmayı seyrederken bir yandan da düşünmeye başladı. Geçen sefer subay bulduğu han bu limana çok uzaktı ve vakti sınırlıydı. Gemiyle yolculuk için sabırsızlanıyordu. Bu yüzden limana en yakın hana gitmeye karar verdi.

"Biraz ileride Bozuk Balina hanı var. Pek tekin bir mekan sayılmaz ama subayı ucuza getirmiş oluruz. Mutlaka aradığımız gibi bir subay vardır orada. Hem buraya en yakın han orası ve bizim acelemiz var. Biz yokken kim bilir ne işler döneceğini düşünsene Jack !"

"Tabi şimdiye kıtaya varmışlardır ne demezsin!"
"Seni ruhsuz moruk." diye söylendi içinden ve arkasını döndü.

Arkasında Jack' in tıkırdayan bacaklarıyla sokağa daldı. Bir yandan da ceplerini yokladı ve subay için yeterli parası olup olmadığını düşündü. Haddinden fazla erzak almıştı çünkü geçen sefer tayfası erzağı sıfırlamıştı ve neredeyse açlıktan ölüyorlardı. Bu kez tayfayı seçerken tombul olanları özenle elemişti.

Hızlı adımlarla ilerledi ve arkasından gelen tahta bacak Jack' in homurtularını duymazdan geldi. Yürüdüğü yol alışveriş yapan insanların kullandığı ve sağda solda satıcıların olduğu geniş bir sokaktı.Limana gelen mallar burada satışa çıkardı genelde. Pazarlık yapan insanların gürültüsü beynini zonklatıyordu adeta. Sessizliğe alışkın olan denizci bedeni karadayken hiç memnun değildi. Koşturan çocuklar ayağına takılmaya başladığında ise sessizce küfretmeye başlamıştı.

Sokağın bitiminde sağa döndü ve öncekine nazaran daha eski bir sokağa adım attı. Bu sokağın kasvetli havası girer girmez kendini hissettiriyordu. Her yer ayyaş ve serseri doluydu. Elindeki içkileri tokuşturup gevezelik eden adamlar dokunsa yıkılacak bir duruşla sohbet etmeye çalışıyordu. Neyden bahsettiklerini bile bildiklerini sanmıyordu Victor. Her zaman içki konusunda dikkatli davranır ve denizin ortasında sarhoş olmamaya dikkat ederdi. Arkasında Jack duyulamaz hale gelince yavaşladı ve sızlayan kemiklerini dinlendirdi.

Biraz ilerde tabelasında Bo uk  balin yazan bir han görülüyordu. Bakımsız ve çürük tahtalar yer yer kırılmıştı. Camlardaki pislik yüzünden içerisi gözükmüyordu. Kapıdan çıkan bir adam geldikleri yöne doğru ilerledi. Pekte ayyaş tipi yoktu bu adamda.

"Sanırım tahmin ettiğim gibi normal insanlar hala takılıyor burada moruk. Sen ne düşünüyorsun?"

Çevrimdışı Lordmuti

  • ****
  • 1123
  • Rom: 35
  • Time is a drug. Too much of it kills you.
    • Profili Görüntüle
Ynt: Nightmare - Victor Flat / Caballo
« Yanıtla #3 : 03 Temmuz 2015, 17:11:23 »
"Sanırım tahmin ettiğim gibi normal insanlar hala takılıyor burada moruk. Sen ne düşünüyorsun?"

Jack ağzının içinde bir şeyler geveledi ancak anlaşılır bir yorum yapma konusunda isteksizdi. Konuşmasa bile bakışlarından burası hakkında ne düşündüğünü tahmin etmek pek de zor olmazdı. Dışarıdan bakınca harabe gibi görünen sokak ve içindeki binaların zengin yolcuların uğrak mekanı olmadığı belliydi. Sarhoşların yanından geçip hanın kapısından içeri girdiklerinde keskin bir koku da onların burunlarına girdi, istemsiz olarak yüzlerini buruşturmak zorunda kaldılar.

Bozuk Balina, adına yakışır bir şekilde pis kokuyordu. Limanlarda her zaman olan, alışıldık ve insanın uzun bir yolculuktan sonra limana çıktığında doya doya içine çektiği pis koku değildi bu. Yerdeki döşemelerin üstüne yüzlerce kez kusulmuş, içki ve kan dökülmüş ama neredeyse hiç adam gibi temizlik yapılmamış bir yerde kaçak at kesildiğini düşünün, üstüne bir de tuvalet kullanmaktan nasibini almamış bir mahallenin lağımını ekleyin; ta da! Bozuk Balina'ya hoş geldiniz.

"Masalarda oturan insan sayısı, yerde sızmış insan sayısından az olan bir mekandan kork derdi babam. Çok büyük adamdı." diye söylenmeye başladı Jack. Tahta bacağını yerdeki pislik birikintilerine değdirmemeye çalışarak yürüdüğünden huysuzluğu bir kat daha artmış gibiydi. "Hadi, boş bir yere geçip oturalım da burada neler varmış görelim. Sağlam tek yerim burnum, onu da burası bozacak. Lanetler..."

İçeridekileri sarhoş, sarhoş olmaya çalışan ve baygın olarak gruplamak mümkündü. Birinci ve üçüncü gruptakiler Victor'ın işine yaramazdı, sarhoşla yapılan pazarlık adam ayılınca sona ererdi genellikle. İkinci gruptakilerden birkaç kişi sağda solda oturmuş, öğlen içkilerini içiyordu. Kaptan dikkat ederse Jack'in tüm sızlanmalarına rağmen mekanda bu gruba girenleri tek tek süzdüğünü fark edebilirdi.

Bir masaya geçip ilk içkilerine başladıklarında Jack konuştu. "Burada işe yarar üç kişi var, gerisi beş para etmez çapulcu sürüsü. Kulağını aç iyi dinle, bir daha say dersen küfrü yersin." diyerek müstakbel subayları tanıtmaya başladı.

"Şu köşedeki sarhoş. Aslında sarhoş değil, duruşuna dikkatli bak. Taklit yapıyor. İçkisinden beş dakikadır yudum almadı. Bu herif iyi rol keser benden söylemesi." Adamın sarı saçları at kuyruğu yapılmıştı, üstü başı pek kirli sayılmazdı. Jack'in de söylediği gibi uzun süredir bardağına dokunmamıştı. Bir şeyleri bekliyordu sanki.

"Bizim sarhoş olmayanın iki arkasındaki kadın. Buraya girdiğimizden beri kimse ona yan gözle bile bakmadı. Çirkin desem değil eli yüzü de düzgün, demek ki burada bir ünü olmalı. Atletik duruyor, yanında silahı da var." Burnunu çekti. "Tek başına Balina'da oturan kadının senden benden büyük taşakları vardır." Kadın bir yandan içkisini içiyor bir yandan da sol elindeki bıçakla oynuyor, bıçağı bazen masaya saplıyor bazen de havaya fırlatıp tutuyordu.

Jack omzunun üstünden diğer tarafa baktı, başını hafifçe sallayarak orada oturan bir adamı işaret etti. "Bak şuradaki karaoğlan, Lawrence diyorlar buna. Kerak'ta bir sürü suçtan aranıyormuş. Bir tür tarikat üyesi miymiş neymiş. Hjotarlı delilerden değil ha, başka bir şey. Dediklerine göre bir adamı öldürebilecek bin çeşit yol biliyormuş, uygulamaktan çekinmediğini kendi gözlerimle gördüm." Kaslı, iri yarı koyu derili adam kimseyle konuşmadan oturuyordu. İçki içmiyordu, önünde içi su dolu bir tas vardı sadece. Gözlerini tasa dikmişti, sadece arada dudaklarını kıpırdatıp anlaşılmaz şeyler söylüyordu.

"Eee Victor, bizi buraya getirdin haydi seç bakalım." dedi Jack ve içkisini fondip yaptı.



İmparator olmayı canım kolay mı sandın?
Dünyaya kazık çaktım duyulsun adım.

Çevrimdışı Nightmare

  • ***
  • 627
  • Rom: 8
    • Profili Görüntüle
    • Saklı Günlükler
Ynt: Nightmare - Victor Flat / Caballo
« Yanıtla #4 : 04 Temmuz 2015, 12:46:22 »
"Moruk böyle keskin gözlerin olduğunu hiç bilmiyordum doğrusu benden sana bir aferin. Ama dahası yok fazla şımarma. Şimdi beni iyi dinle. Şu keraklı herif başımıza dert açmaktan başka bir boka yaramaz. Adam bozuk balinanın insan hali gibi."
Döndü ve önündeki suya hala büyük bir dikkatle bakmakta olan adama baktı.

"Ayrıca bu adamla konuşursam suratına bir tane patlatmak istiyorum. O yüzden konuşmayalım."

"Puhah!"

"Geriye şu rolcü adam ve kadın kalıyor."

Kadına doğru baktı. Zaten girdiklerinden beri gözünü ayırmamıştı.

"Şu rolcü çok sıradan. Bana değişik biri lazım. Ayrıca kadın çok güzel anasını satıyım. 32 adamla aynı gemide olmayı ister mi bilemem ama 32 adam bu kadına seve seve yer açar gemide, anlarsın ya?"

 İçki dolu bardağıyla ayağa kalktı ve jack ağzını açtığı anda kapatmak zorunda kaldı. Doğruca kadına doğru ilerledi ve masanın yanına geldi.
"Oturabilir miyim canım? Teşekkür ederim."
"Çok görgüsüz gibi göründüysem özür dilerim, biraz acelem var ve sen tek şansımsın. Ah kusura bakma kendimi tanıtmadım değil mi? Ben Victor,  Victor Flat .Şu arkadaki morukta tahta bacak Jack" diyerek Jack' i işaret etti.

"Ben yılların kaptanıyım belki beni duymuşsundur tatlım. 32 kişilik tayfam ve gemimle dün ayrılan kafileye katılacağım ve senin gibi bir subaya ihtiyacım var. Anlarsın ya. Güçlü, tecrübeli, güzel ( özellikle güzel ).  Ama bu mekanda kim varsa hepsini analiz ettik ve subaya benzeyen sen vardın sadece. Yani subay dediğin dış görünüşünden belli olur. Sende o asaleti gördüm. Her neyse ne diyordum. Çok fazla konuştum galiba dur hemen soruya geliyorum. Hür gemisinin subayı olmak istermisin canım?"
"Ağzım kurumuş hah!"
İçkisinden koca bir yudum aldı ve kadının gözlerine baktı.

Yüce tanrılar adına yakından daha da güzelmiş bu fıstık !

Çevrimdışı Lordmuti

  • ****
  • 1123
  • Rom: 35
  • Time is a drug. Too much of it kills you.
    • Profili Görüntüle
Ynt: Nightmare - Victor Flat / Caballo
« Yanıtla #5 : 06 Temmuz 2015, 13:12:34 »


Spoiler: Göster
Victor'ın ikna çabası, zorluk seviyesi: DC7, iki başarı.
Victor sosyal 3, ikna 3. 6d10 atıldı. Gelen zarlar: 9, 4, 7, 4, 1(-1 başarı), 6
1 başarılı zar var.


Victor ilk olarak kadınla görüşmek üzere masadan ayrılırken Jack bacağını daha rahat bir pozisyona getirip merakla olacakları izlemeye başladı. Yüzünde keyifli bir sırıtış vardı; ancak arkası dönük Victor'ın bunu görmesine imkan yoktu.

"Oturabilir miyim canım? Teşekkür ederim."

Victor masasına geldiğinde kadın gelene küçümseyerek şöyle bir baktı, sonra içkisinden bir yudum aldı ama bir şey söylemedi. Gözünün önüne düşmüş siyah saçlarını üfleyerek yana itip elindeki bıçakla oynamaya devam etti.

"Çok görgüsüz gibi göründüysem özür dilerim, biraz acelem var ve sen tek şansımsın. Ah kusura bakma kendimi tanıtmadım değil mi? Ben Victor, Victor Flat. Şu arkadaki morukta tahta bacak Jack."

Yaşlı adam kendisi işaret edildiğinde içki kupasını havaya kaldırıp bir selam gönderdi. Kadın hala aynı küçümser halde Victor'ı izliyordu.

"Ben yılların kaptanıyım belki beni duymuşsundur tatlım. 32 kişilik tayfam ve gemimle dün ayrılan kafileye katılacağım ve senin gibi bir subaya ihtiyacım var. Anlarsın ya. Güçlü, tecrübeli, güzel. Ama bu mekanda kim varsa hepsini analiz ettik ve subaya benzeyen sen vardın sadece. Yani subay dediğin dış görünüşünden belli olur. Sende o asaleti gördüm. Her neyse ne diyordum. Çok fazla konuştum galiba dur hemen soruya geliyorum. Hür gemisinin subayı olmak ister misin canım?"

Spoiler: Göster
Victor'ın hareket hızı, zorluk seviyesi DC5, iki başarı
Victor fiziksel 2, çeviklik 3. 5d10 atıldı. Gelen zarlar: 8, 9, 8, 1(-1 başarı), 1(-1 başarı)
1 başarılı zar var.


Sonra tam olarak nasıl geldiğini anlamadığı bir şey oldu. Kadın havaya attığı bıçağı düşmeden önce yarı yolda yakaladı, karşısına oturan adamın masaya koyduğu sağ eline doğru hızla sapladı. Olayı gören Jack bir küfür savurarak ayağa fırlayıp o yöne doğru koşmaya çalışırken, Victor bıçağın eline değil de orta ve yüzük parmağı arasındaki boşluğa saplandığını gördü. Sadece derisi biraz çizilmişti o kadar.

Jack masaya ulaştı, bir kaptanın eline bir kadının elindeki bıçağa bakarken kadın eğlenir bir ifadeyle bıçağı sapladığı yerden çıkarıp Victor'a döndü. "Sen ne ayaksın lan? Gelmiş burda laga luga yapıyorsun. Tatlımmış, canımmış. Yılların kaptanı değil de yılların yılışığı olmadığına emin misin?"

Jack mekanda bulunup da olayı anlayabilecek kadar ayık olanların çaktırmadan sıvışmaya çalıştığını fark edip Victor'ın dikkatini çekmek için öksürdü. "Victor, ne bok yiyorsan bırak da gel..." diye mırıldanıp başıyla çıkışı işaret etti.

Kazanılan Başarım:
Birdirbir: İki ya da daha fazla 1 atarak normalde yapabileceğin bir işte başarısız ol.



İmparator olmayı canım kolay mı sandın?
Dünyaya kazık çaktım duyulsun adım.

Çevrimdışı Nightmare

  • ***
  • 627
  • Rom: 8
    • Profili Görüntüle
    • Saklı Günlükler
Ynt: Nightmare - Victor Flat / Caballo
« Yanıtla #6 : 06 Temmuz 2015, 15:41:40 »
Ayağa kalktığı gibi kapıya yöneldi ve o sırada herkes kahkahalarla gülüyordu. Handan çıkarken çok öfkeliydi Victor. Onca kişinin arasında rezil olmak yetmezmiş gibi bir de kadından azar işitmişti.

"Lanet olsun o kadına! Benimle resmen alay etti Jack düşünebiliyor musun? Benimle, Victor Flat' la! Hem de bir kadın!

Benim yüzyılın denizcisi olduğumu bilmiyor galiba. Onun gibi 50 tane kadın bulurum lan ben! Acelem olmasa gösterirdim ona gününü!"

Jack gülmemek için dudaklarını ısırıyordu. Victor sinirliyken gözü bir şey görmezdi çünkü.

Handan çıkanlara bakarken gözlerinden ateş çıkıyordu. Etraftakiler de en az Jack kadar kendini tutuyordu.

"Anlaşılan kendimizi soydurmadan subay bulamayacağız. Doğruca yüce tuzluğa! Sakın yavaşlayayım deme yoksa öbür bacağını da ben kopartırım!

Aradaki mesafe açılınca Victor' un savurduğu küfürlerle birlikte karnı ağrıyana kadar güldü Jack. Bir yandan da koşar adımlarla Kaptana yetişmeye çalışıyordu.

Geldikleri sokakta ilerlediler ve yüce tuzluğa kadar aynı tempoda hiç konuşmadan geldiler. Bu kez daha ayık insanların olduğu bir sokaktaydılar. Kasalarla yiyecekler ve içecekler hana giriyordu. Koşuşturmaya bakılırsa han tıklım tıklımdı.
Hanın dışı en az içi kadar bakımlıydı. Çürük yok denecek kadar azdı ve tahtalar cilalıydı.

"Sakinleş Victor burda adam akıllı insanlar var. Mutlaka bir subay bulacağım kendime. Sonra da kaşifliğe tam gaz devam!"

Hana adımını attığında refleks olarak kulağını kapatmak zorunda kaldı. İçerideki kalabalık inanılmazdı. Herkes hararetle bir şey anlatıyor, kahkahalar hanı inletiyordu. Hemen ileride hancının kızına sarkıntılık yapan bir adam masadakileri gülmekten kırıyor, bir masa yanda ise adamlar bilek güreşi yapıyor ve bahse giriyordu.

Biraz ileride boş bir masa gözüne çarptı ve koşar adım masaya yerleşti. Jack de masaya oturunca Victor' un gözüne Jack'in arkasında biri  çarptı.

"Jack arkana bak! Geçen seferki subay Bult burada!"

"Hey Bult! Gel bize katıl dostum!"

Çevrimdışı Lordmuti

  • ****
  • 1123
  • Rom: 35
  • Time is a drug. Too much of it kills you.
    • Profili Görüntüle
Ynt: Nightmare - Victor Flat / Caballo
« Yanıtla #7 : 11 Temmuz 2015, 14:11:01 »
Yüce Tuzluk'a geldiklerinde Jack, Victor'ın yüzüne arada bakıp bakıp gülüyordu. "Kadın seni fena hakladı ama yılların kaptanı. Hahahah!" diyerek tekrar tekrar eğlendi yaşlı adam.

"Jack arkana bak! Geçen seferki subay Bult burada! Hey Bult! Gel bize katıl dostum!"

Jack şaşırıp arkasına döndü. "Bult başka bir iş bulmamış mıydı? Buraya ne halt karıştırmaya gelmiş?"

Bult denen adam kendine seslenildiğini görünce dönüp baktı, ikiliyi görünce başını sallayıp masalarına geldi. Otuzlarının ortasındaki adam tam bir denizci gibi görünüyordu; uzun siyah saçları ve kirli sakalı vardı, yüzü güneşten yanmıştı ve ellerinin derisi yer yer soyulmuştu. Ama üstündeki kıyafetler başka bir hikaye anlatıyordu, sanki bir soylu vardı karşılarında. "Vay vay vay, kaptan Victor ve yaşlı bacak! Sizi buraya hangi rüzgar attı?"

Jack mırıldanarak birkaç yaratıcı küfür etti ama Bult da adamı tanıyordu, gülerek el sıkıştılar. "Asıl sen burada sonradan görme bir lord gibi süslü püslü giyinmiş ne yapıyorsun?" diye sordu Jack.

"Eee yaşlı adam, yeni işverenim oldukça cömert. Ayrıca böyle giyinmemi zorunlu tutuyor, yoksa bunlara bayılıyor değilim. Hür'den sonra başıma öyle bir talih kuşu kondu ki anlatamam! Soylulardan birinin oğlu da denize açılıp yeni kıtayı keşfetmeye karar vermiş. Bilin bakalım kim onun gemisinde işe başladı? Anlayacağınız Bult kardeşiniz köşeyi döndü!" Adam sevinçle başına gelenleri anlattı. Sonra ikiliyi şöyle bir süzdü.

"Siz hala yola çıkmadığınıza göre benim yerime başkasını hala bulamadınız mı? Yardım lazımsa buradan birkaç kişiyi tanıyorum."



İmparator olmayı canım kolay mı sandın?
Dünyaya kazık çaktım duyulsun adım.

Çevrimdışı Nightmare

  • ***
  • 627
  • Rom: 8
    • Profili Görüntüle
    • Saklı Günlükler
Ynt: Nightmare - Victor Flat / Caballo
« Yanıtla #8 : 11 Temmuz 2015, 14:55:35 »
Jack pek haz etmese de iyi bir adamdı şu Bult. Hepsinden önemlisi deneyimli bir denizciydi. Hür gemisine çok iyi hizmet etmişti ve şimdi şans yüzüne gülmüş gibi görünüyordu.

Bult'ı iyice süzen Victor adamın son seferden bu yana oldukça değişmiş olduğunu farketti. Uzamış sakalları ve yanık suratı giymiş olduğu kıyafetle hiç mi hiç uyuşmuyordu. Ayrıca eski masum surat ifadesi şimdi yerini hırslı bir adamınkine bırakmıştı.

"Bult inanır mısın koskoca Cabollo' da bir tane adam akıllı subay bulamadık. Bozuk balinadan geliyoruz ve manyak bir kadın bana tam belli etmese de yavşak dedi ve elime bıçak sapladı. Şansa parmaklarımın arasına denk geldi yoksa el gidiciydi!"

Bu sırada uydurduğu palavraya hayretle bakan Jack' in surat ifadesini görseydi suratına yumruğu çakmıştı.

"Tanıdıklarım var demiştin inşallah adam akıllı insanlardır çünkü bir an önce denize açılmak istiyorum.  He bu arada mümkünse vahşi bir kadın olmasın şu tanıdık."
 
Bu arada elini kaldırıp 3 parmağını hancıya doğru salladı.