Marmara Çizgi’nin önünü alamıyorlar. Her zaman olduğu gibi bu ay da hız kesmeden, okuyucuları çok bekletmeden 4 yeni sayı yayınladılar!
Peki bunlar neler? İki Conan cildi, bir enfes macera ve tatlı mı tatlı bir Yalnız Kurt.
Enfes mi enfes olan şu maceradan başlayalım efendim. Marmara Çizgi’den James Bond’un kullandığı çok pahalı teknolojik cihazlar ve James Bond’dan kat kat iyi casuslar ile elde ettiğimiz şu alıntı ile tanıtmak istiyoruz bunu;
Kendini Don Kişot sanan bir dede ve kendini Batman sanan torunu, birlikte evden kaçıp Berlin sokaklarında kötüleri kovalamaya başlarlarsa ne olur? Ortaya Jbc Yayıncılık’ın bastığı Batman’lerden daha güzel bir çizgi roman çıkar tabii ki!!!
Bu açıklama ile JBC ile Marmara arasında tam da sahalarda görmek istediğimiz cinsten tatlı bir atışma yaşanmıştı. Daha önce sitemizde de haber yapmıştık bunu elbette. Gelin bu tatlı mı tatlı tek ciltlik hikayenin tanıtım bültenine bakalım;
Çizgi romanlar tehlikelidir! Çünkü gerçekle hiçbir alakaları yoktur. Bu yüzden tüm okurlar ve aydın insanlar adına sizden şunu talep ediyorum: Artık buna bir son veriniz!!!
Zamanında fark edilen düşman neredeyse yenilmiştir!
“Bu şövalye çizgi romanı nihayetinde […] Flix’i Almanya’nın sunabildiği en iyi grafik hikayecilerinden biri kılmaktadır.”
Frank Schirmmacher (Märkischer Volksfreund)
Tarihin en sevilen vahşisi olan Conan’a henüz başlamadıysanız Marmara Çizgi’den ilk cildini bulup derhal başlamanızı öneririz. Böyle bir insana nasıl kanınızın ısınacağına inanamayacaksınız. Belki de bunu her insanın içindeki ilkel yanına bağlayabiliriz. Ne kadar kendimizi modernlik çatısı altında diğer hayvanlardan ayrı tutsak da derinlere indiğimizde hepimiz birer barbarız. Conan’ı da irdelediğimizde kendimizi görüyor olabiliriz. En son #61-65 arası sayılar bir ciltte toplanmıştı. Şimdiki iki ciltte ise toplam #66-77 arası sayılara ulaşmak mümkün.
Çok fazla uzatmadan buydun 12. ve 13. cildin tanıtım künyeleri ile başbaşa bırakalım sizi;
BARBAR CONAN – CİLT 12
Conan’ın genellikle 1981 yılında yayınlanan siyah-beyaz maceralarını toplayan bu ciltteki çizimlerse John Buscema, Gil Kane, Ernie Chan,Ernia
Colon, Alfredo Alcala ve daha birçok başarılı sanatçıdan geliyor! Howard’ın en çok sevilen barbarının artık birer klasik kabul edilen “Derinlikler Sakini” ve “Dönüşü Olmayan Deniz” adlı maceralarını da bu ciltte okuyabileceksiniz. Ayrıca hikayelere Alex Toth, Joe Chiodo, Ernie Chan, Carl Potts, Tony de Zuniga gibi ünlü sanatçıların pin-up çizimleri de eşlik ediyor. Kılıç ve Büyü öykülerinin en güzel örneklerini barındıran bu ciltte Barbar Conan’ın Vahşi Kılıcı serisinin #66-71 arasındaki sayılar bir araya getirilmiştir.
BARBAR CONAN – CİLT 13
Conan haydutlar, büyücüler, mutasyon geçirmiş devasa yaratıklar, ismi ağza alınamayacak iğrençlikteki iblisler ve biçimsiz vücudu metallerle kaplı, azimli, yepyeni bir düşmanla yüz yüze geliyor: Kaptan Sharaq. Bu ciltte Conan’ın şimdiye kadar yayınlanmış en sıra dışı ve heyecan verici hikayelerinden bazılarını bulabileceksiniz. “Shem’in Devi” ve ”Mağara İnsanları” gibi etkileyici maceralar ise Michael Fleisher, Chris Claremont ve Bruce Jones tarafından yazılıp Vahşi Kılıç serisine katkıda bulunan John Buscema, Ernie Chan, Alfredo Alcala, Val Mayerik ve Joe Chiodo gibi en muhteşem çizerler tarafından çizildiler. Barbar Conan’ın Vahşi Kılıcı serisinin #72-77 arasındaki sayıları kapsayan bu cilde, orijinal fasiküllerin kapakları ve tam sayfa çizimleri de dahil edilmiştir.
Ve son olarak da, yolculuğuna devam eden Yalnız Kurt geliyor karşımıza. Yolculuğunun yarısı tamamlandı neredeyse. 1970-76 yılları arasında yayınlanan manga günümüzde bile büyük sükse yapıyor. Yıllar sonra bile de adından söz ettirecek kadar iyi. Okumadıysanız hala bir şansınız var. Birinci ciltten itibaren harika bir hikaye, harika bir çeviri ile sizleri bekliyor. Buyrun tanıtım bültenine;
Güç delisi bir kadının parmağında oynatılan gizli bir samuray; açgözlü karısının çöküşünü görmek isteyen sefil bir ronin; çocuğu öldürüldüğü için delirmenin eşiğine gelmiş bir kadın; intikam arayan, kötü şekilde yanmış bir koca; kolay para kazanmak için küçük bir çocuğu kullanmak isteyen gezgin bir serseri; üçkağıtçı eşkıyalar tarafından tehdit edilen sihirbaz bir kadın; bütün bu insanların ortak bir noktası var– onurlarını geri kazanmak ve derebeylik Japonya’sında, bu amaç çoğunlukla, ölüm anlamına gelir. İntikam yoluna düşmüş gezgin bir suikastçi olan Ogami Itto’nun yolu, bu trajik ruhların her biriyle kesişir. Onlar, bu dünyada onur, intikam, ölüm ve kandan başka bir şey kalmadığını öğrenirler.