İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz

Konular - BerkeB

Sayfa: [1] 2 3

Şişedeki Mısralar / Bir Kadına Verilebilecek En Güzel Hediye

« : 06 Ağustos 2014, 13:40:20 »

Verilecek en güzel hediye ise,
Bu iltifat olmalı kesinlikle.
Öyleyse yaklaş ve iyi dinle.
Gördüğüm en tatlı duygular sende...

Verilecek en güzel hediye,
Eğer ki "sen sev" ise
Ben çok sevdim lakin,
Gösteremedim nedense...

Verilecek en güzel hediye
Henüz verilmemiş olan ise
Sabırsız kız, az biraz bekle
Alacaksın zamanı geldiğinde...

Verilecek en güzel hediye
Sanki güzel bir çiçek gibiyse
Bütün nebatat emrine amade
Yeterki sen gül diye...

Verilecek en güzel hediye
Basiretsiz bir ayna ise
Demektir ki lisan-ı hal ile
Senden güzel, yoktur hediye.

Verilecek en güzel hediye
Duyguları anlatmak ise
İşte sana hediye
Tek bir şiir halinde...

En güzel hediyeye gereken
Vereni hatırlatmak ise
Sakla bu hediyeyi o halde,
Anılarımızla birlikte en derinde...

NOT: 500. mesajım astrofizikçiye armağan olsun.

Şişedeki Mısralar / Bazıları Dönüm Noktası

« : 13 Şubat 2014, 22:05:45 »

Bazıları vardır eski anılarda kalır
Hâlbuki insan saftır aldanır
Öyle kalacağını düşünür durur
Sadece kendini kandırır.

Bazıları vardır aslında kandırır
Amaçlarına göre oturtur kaldırır
Ona göre deve cüce oyunu her şey
Sana göre gönül dağında fırtınadır

Çalar kapını eski anılar
Davet etmediğin halde içeri dalarlar
Sen şaşkın şaşkın bakarken
Eskiler yerlerini yenilere bırakırlar.

İçkiler peynirler alelacele hazırlanır
Baharat dökme işi anılara kalır
Sen yine telaş içindeyken
Anılar yavaşça bedene varır

Bedendir bu elbet adı vardır
Ah o beden tarçın kadar tatlıdır.
İlgü’ dür adı, sürekli ilgi bekler
Lakin hep yorgun bakışlara kalır.

Bedendir bu aklını başından alır
Ah dişidir o, bitki çayı kadar sıcaktır.
Sen debelen dur ama ne hacet.
Duyguların dizginleri aline alır.

Şeftali kokan sıcak anlar yaşanır
Zevkler yerini pişmanlıklara bırakır
Haince terkedildiği vakit,
İnsan esas olanla yalnız kalır.

Esas olan O' dur.
Üstün tutulmalıdır.
İşte bunu fark ettiği vakit insan
Kalbi hep huzurladır, Onunladır…

Spoiler: Göster

Çizgi / Redbull Karalama Sanatı Yarışması

« : 24 Kasım 2013, 01:47:09 »

Arkadaşlar buyrun gerekli bilgiler burda mevcut.
http://www.redbull.com/tr/tr/events/1331613220183/red-bull-karalama-sanati

Şişedeki Mısralar / Tekerlekli Sandalye

« : 22 Kasım 2013, 02:29:32 »

Bu müzikle sindire sindire okunmasını tavsiye ederim. Duyguya girebilirseniz lezzetini alırsınız diye umuyorum. İyi okumalar . NOT: Ahbap-ı cerece (uzun yol arkadaşı gibi bir anlamı var)
https://www.youtube.com/watch?v=-7z4TC2sD98

Kimse mükemmel değil
Aldanır bir ömür boyu gafil
Saklanırsın ardına egodan tuğlaların,
Duymazsın kimseyi ey gafil.

Bir gün çıkar biri gelir
Sevdirir kendini, sevindirir.
Kalbin taştır parçalanır kırılır,
Zannedersin nurundan o bir melektir.

Tat aldıkça pınarından nurun
Göremez içini gafil olursun
Ola ki fark edersen gerçeği
Kederle ahbap-ı cerece olursun

*********************
Bir tokattır Hak’tan gelen
Belkide ödül diye düşünürken
Taş bağlar tekrarlar kalbin
Hak’tır en tabî doğrusunu bilen.

*********************

Halini düşünür üzülürsün
Keder işledikçe süzülürsün
Keder ki ne oyunbozandır
Sade ve sadece onu düşünürsün

Eğer bakarak olursan o nur topuna
İçindeki tüm karanlık çıkacaktır aydınlığa
Varsın ayakları olmasın na mühim
Gönlü uzak olsun nicelerce karanlığa.

Hak’tan tek temennin olsun
Onun içi nurla dolsun
Varsın yük olsun sana bir ömür
Hak yolunda sen gönlü ne bolsun.

Sinema / Odd Thomas (2013)

« : 05 Kasım 2013, 21:53:18 »

-Tuhaf Thomas / Odd Thomas 2013 ABD / Türkçe Altyazılı-

IMDB Puanı: 6.5/10
Tür: Gizem, Gerilim, Fantastik
Yönetmen: Stephen Sommers
Oyuncular: Anton Yelchin,
Ashley Sommers, Leonor Varela
Süre: 1 saat 40dakika

KONU: California’nın ıssız bir yerinde yaşayan Thomas, kimsenin sahip olmadığı bir takım özelliklere sahiptir. Ölülerle iletişim kurabilen genç adam, aynı zamanda ölümü yaklaşan insanları da görebilmektedir. Bu özelliğini ise sadece kız arkadaşına ve bir polise anlatır. En son göreceği ölüm olaylarını engellemek için de oldukça çaba sarfetmek zorundadır.

Hikayenin şekillenmeye başladığı ilk andan itibaren hikayenin bir yazarın(yazar sıfatını hak eden) kaleminden çıktığını fark ediyorsunuz. Sonu ortalamanın üstünde biten ve akıcı bir şekilde ilerleyen güzel fantastik bir film. Eğer vaktim çok değerli derseniz izlememeniz birşey kaybettirmez. Ancak yok zaten boş boş oturacaktım derseniz mutlaka izleyin . Zaten çok fazla yeni fantastik film göremiyoruz piyasada. Bence bu gibi filmlerin kıymetini bilmek lazım.

Romandan uyarlanmış bu arada...

Şişedeki Mısralar / Beyaz Lotus

« : 19 Eylül 2013, 10:47:17 »

Şarkıyla beraber yavaşça okumanız tavsiyemdir. Keyif almanız dileğiyle. Ayrıca şiirin orta kısmındaki konuşma bölümlerini şiirin bir parçası gibi değil de duraklayıp konuşma bölümü gibi okursanız lezzetli olur.
http://www.youtube.com/watch?v=85Fc2amPf34

Gördüğüm en güzel görüntü
Yağmurlu havada gözlerimden süzüldü.
Beyaz elbisenin içinde Çinli bir kız
Ben gülerken şemsiyeyi düşürdü.

Bu durum onu da güldürdü
Bu kız benim dünümdü, bu günümdü.
Ne malumdu birlikte olacağımız
Bunlar beni fazlaca düşündürdü.

Yüzümden düşürdü gözünü
Ben düşünürken açılış sözümü
Bakışlarıyla coşturdu Çinli Kız
Ağzımın ucuna getirdim sözümü

Derken gözlerim ele verdi özümü
Heyecandan kaybedecektim sözümü
Nihayet dökülebildi dudaklarımdan
-Merhaba kalbimin çöpsüz üzümü .

Nefeslerimiz arasından damlalar süzüldü
Bulutlar bile kıskançlıktan büzüldü
Nihayet okunuyordu şu sözler dudaklarından
+Merhaba, sen söyledin günümün en güzel sözünü .

Önce dünümdü, bu günümdü
Şimdi beni geleceğe götürdü.
Ah ne tatlı şu kız
Beyaz Lotus'um, gün dönümümdü.

Beklediğim gün bu gündü.
Nihayet paylaşacaktık bir ömrü.
Ah şu dört tekerli canavar...
Lotusumu kara toprağa gömdürdü.

Onunla evlilik beyaz bir düştü.
Şimdi tüm düşler kara kuyuya düştü.
Sallanan sandalyemde ölümü beklerken
Gözlerimden yeşil yaşlar döküldü.

Sinema / Skyrim'in Filmini Çekiyorlar (YANLIŞ ALARMMIŞ!)

« : 23 Ağustos 2013, 00:37:09 »

Merhabalar arkadaşlar. Daha önce oyunu oynamıştım. Youtube da öylesine takılırken filmin trailer ını gördüm. Filmle ilgili başka bir bilgim yok. Bulamadım da... Filmle ilgili bilgisi olan paylaşabilir. Merak içerisindeyim bu film çıkacak mı yoksa bu trailer fake falan mı? O_O

http://www.youtube.com/watch?v=I6RKuMt1mV8

Müzik / Misty Mountains Cold Ney İle (Hobbit Filminin Müziği)

« : 12 Ağustos 2013, 16:31:32 »

HD seçeneği de var.

Spoiler: Göster

O sazla çalan abiyle düet yapmak hoş olurdu

Şişedeki Mısralar / Yeşil Saçlı Bir Peri

« : 06 Temmuz 2013, 11:40:11 »

Sessizlik hakim,
Uluyan köpeklerin sessizliği.
Titrek sokak lambasının sessizliği.
Kısıkta olsa, sürtünen yaprakların...

Ölü bir ses duyuyorum.
Soğukça, fısıldıyor...
Uykum kaçıyor,
Tüylerim diken diken!

Düş onun peşine!
Yeşil saçlı perilerden bahsediyor.
Düş onun peşine,
Belki o çalmıştır uykunu!

Kapıyorum gözlerimi.
Renkler ardı sıra dizilmiş...
Yeşili buluyorum,
Bir tutam alıyorum avucuma.

Bul onu!
Merakla bakınıyorum,
Genellikle ağaçların tepesine.
İşte orda!

Gördüm..
Bir gölge parçasına kıvrılmış.
Siyah saçlarının üzerine dökülüyor,
Avucumdan yeşil parçalar.

Sinsice yaklaşıp alıyorum...
Dur gitme, paylaşalım.
İtiraz edemiyorum.
Başım ellerinin arasında.

Uzaklaş ordan!
Panik ele geçirdi bedenimi.
Eller kulaklarımı kapıyor,
Duyamıyorum...

Artık benimsin!
Uykum geliyor...
Esirimsin!
Gözlerim ka-

...

Çizgi / (DENİZ YARATIĞI GELDİ YENİ!) Yaratıklar ve Fantastik Karakterler

« : 27 Haziran 2013, 22:31:09 »

Bu konuda sadece fantastik yaratık çizimlerimi ve savaşçı v.b gibi çizimlerimi paylaşacağım.

Yılan Çocuk ile başlayalım. Bu eskiz tarzı oldu biraz, yani detaydan çok tasarım ön planda. Detay sonradan eklenebilir ve hatalar düzeltilebilir. Asıl amaç karakteri tasarlamaktı.

Spoiler: Göster

Düşler Limanı / Cennetteki Sevgili

« : 22 Haziran 2013, 01:46:14 »

Merhaba arkadaşlar. Bir arkadaşım yazılarını paylaşmaya cesaret edemiyor ama bence fena yazmıyor. Yapıcı eleştirilerinizi görünce eminim fikrini değiştirip siteye üye olacaktır . Hataları var ama gelişir elbet.

Merhaba sevgilim, bugün nasılsın? Umarım iyisindir..
Buralarda hava çok soğuk, sen de yoksun, üşüyorum...
Sakın burası soğuk değil deme! Merak etmeyeyim diye yalan söylersin sen, biliyorum...
Sıkı giyiğin, üşüme...
Cenenette yetmiş kat ipek giyecekmişiz, sahi doğru mu?
Olsun, sen yine de yüzelli kat iste!
Bir şey söylemesen de çabuk üşürsün sen, bilirim...
Ben de yokum yanında, ısıtayım seni...
Neyse, en kısa zamanda yanında olacağım sevgilim, sen düşünme şimdi bunları.
Hadi, en yumuşak battaniyeyi iste, ona sarıl ben yanına gelene kadar
Böğürtlenli çayın zamanında gelmeyince sinirlenirsin sen.
Hemen sinirlenme olur mu? Ben yokum şimdi yanında, sakinleştiremem de seni...
He aklıma gelmişken...
Sen yokken bir sürü şey yaptım;
Şarap bardakları aldım ikimize mesela.
Görsen, o kadar şahane ki!
Gelirken getirmeme izin verirler değil mi sevgilim?
Sahi izin demişken;
Mektuplarım çabuk geliyor mu?
Duydun mu sevgilim? Bir asır sürermiş mektuplarımın sana gelmesi
Ne komik değil mi?
Hem öyle olsa bile bize torpil geçer tanrı.
Ben inanıyorum sevgilim, tanrı bizi seviyor!
Unutmadan!
Ben yokken sakın bi melek tavlayıp birlikte o kuyunun şarabından içmeye kalkmayın!
Darılırım...
Unutma, bana sözün var senin, son nefesinde
"merak etme sevgilim! Birlikte içeceğiz o kuyunun şarabından!"
Demiştin, hatırlıyorsun değil mi?
Ben yanına gelene kadar bi meleğe aşık olmaya kalkma sakın!
Canım yanar, ben hissederim...
Gözlerinin içine bakarken sayı saymayı özledim sevgilim
Ben hep şaşırırdım, sen de bana ceza verip bütün gücünle, bütün gün bana sarılırdın
Ne ceza ama!
He biliyor musun?
Bizim karşı komşuyla kavga ettik, bakkalla da.
Çok sapıtmışım ben sen gittikten sonra sevgilim
yalan söylüyorlar, sakın inanma onlara!
Neyse sevgilim...
Şimdilik bu kadar.
Ben oraya gelene kadar hep yazacağım sana
İçini hep sıcacık tut olur mu sevgilim?
Bol bol böğürtlenli çay iç!
Seni çok seviyorum sevgilim!
Hoşça kal!

Şişedeki Mısralar / Carina

« : 27 Mayıs 2013, 00:56:41 »

Bazen vakit azdır, kayıp çok.
Ne kadar çok arzu o kadar zaman yok.
Dar gelir kalbin göğsüne,
Bir aşkı sığdırırsan iki güne.

Bazı duyguları aşk sanırsın.
Hoşlanmaktır, aldanırsın.
Üzülürsün, Kalbim dağlarsın
Aşkı, zamanı gelince anlarsın.

Kısa günün sonu gelince
Ağacın altında dolaşın birbirinize
Eğer zaman biterse hayince
Aşkınızı aktarın nefeslerinize

Hıçkırma sevgili.
Haykırma sevgili.
Seviyorum ben seni
Hiç kimseyi sevmediğim gibi.

Dedim sana, ağlama diye.
Mavi, yeşil yaşlar karıştı birbirine
Nefesler birbirini ısırırken
Bu ağlamak ne diye ?

İşte bak, ayrılık geldi.
Zamanların en hayini.
Ne kadar acı verse de
Beni unutabilmen için vesileydi.

Konuşma değildi bu günkü
Aşkla anlaştık çünkü
Neyleyim ben böyle özü
Sen doluyken içimin en güzel gözü

Ben adımlarımı geri geri atarken
Mavi yaşlar döküldü gözlerinden
Herkes, dökülenleri yaş sanarken
Parçalar kopuyordu yüreğimden

Bitmişti hayatımın en iyi zamanı
Ona köşeyi döndüğüm anda
Haykırmak istediğim kelime onun adı
Carina, Carina... Carina!

Derler, onun gibiler etrafta çok.
Kız çok ama sevgiden eser yok.
Ümittir, belki geri gelir zaman içinde
Ümittir, delirtir adamı iki günde.

Spoiler: Göster

Çizgi / Harry Potter Beğendiğim Sahneler Yüksek Çözünürlük(Düzeltildi)

« : 15 Mayıs 2013, 19:07:26 »

Voldi, Harry' yi öldürürken gif 1mb
http://i1278.photobucket.com/albums/y520/BerkeB/AvadaKedavra_zps1eadc6f8.gif

Voldi bomb yaparken gif 3 mb
http://i1278.photobucket.com/albums/y520/BerkeB/Bomb_zps91b5a414.gif

Bellatrix' in tatlı bakışları

Spoiler: Göster

Dumbledore vs Voldemort sahneleri

Spoiler: Göster

Bol bol çektim beğenip arka plan yapabilin diye.

Bu da en beğendiğim

Spoiler: Göster

NOT: Hepsini full hd filmden kendim çektim

Düşler Limanı / İhtahara Meyillilik Halindeki Bir Genç

« : 15 Mayıs 2013, 04:39:40 »

   Hani vardır ya, hayatınızdaki çoğu şey olması gerektiği gibi gitmez. İyi bir sosyal etiketiniz yoktur. Yalnızsınızdır. Sizden büyük beklentileri olan insanlar vardır, bir de sizin kendi büyük beklentileriniz. Bunlar gerçekleşecek diye kendinizi kasar durursunuz. Hayat hop o kadar kolay değil diye durdurur sizi.

   Etiketler ve sosyal sınıflar size ağır gelmeye başlar. Ben sanatta ve ekonomide başarılıyım futbolda başarılı değilim diye eğlenceli insanlarla sohbet edemeyecek miyim dersiniz. Sohbet etseniz bile bu sizi onlar tarafından istenilen kişi yapmaz.

   Aslında hepsi bununla ilgili değil mi ? Bu sosyal seviye olarak üst düzeydeki kişilerin gözüne girebilmek. Tamam kendinize olan özgüveniniz var biliyorum ama hepimizin amacı insanlar tarafından sevilmek değil mi ? Düşünsene etrafında hiçbir insan yok. Çizdiğin resimler, bestelediğin şarkılar, yazdığın yazılar bunların ne önemi var ? Kimse okumayacak, dinlemeyecek, seyretmeyecekse.


   Ha birde sorumluluklar var tabi. Kimisinin okulu. Kimisinin işi. Bazen her ikisi. Şimdi aklıma gelmeyen türlü türlü sorumluluklar. Düşünsene, bunların hepsi birleşiyor. Zaten sana ağır gelen, kafanı kurcalayan ve sürekli zihninin soğuk ve boş köşelerine fırlatmaya çalıştığın bu tüm düşüncelerin üstüne birde sorumluluklar ekleniyor. Kaçmak istiyorsun kaçamıyorsun.

   Hadi kaçtın. Evdesin odandan çıkmıyorsun akşama kadar PC ile haşır neşirsin. Üç gün geçti diyelim. E sonra sıkılacaksın. Hadi bakalım şimdi birde bu düşünce çıktı. Hepsinin üstüne bunu da ekle.

   Beklide tüm bunlardan kaçış eğlencede gizlidir. Eğlenmeyi bilenler için tabi. Bir laf vardır “tüm zorluklara rağmen gülmesini bil” diye. İşte o gülmeyi öğrenmek çok zor. Şahsen benim için zorluklar yokken bile çok zor. Çünkü derinlere indiğimizde hep bir takım zorluklar var ve derinlerden çıktığımızda birde sığ sulardaki zorluklarla karşılaşınca işler epey sarpa sarıyor.

   İşte bu durumda insan düşünüyor “Yeter ya. Bana yetti bu kadarı.” Odanın içinde makası ararken diğer kısım ağır basmaya başlıyor. “Hayır daha gençsin.”

   Bu hal sanırım intihara meyillilik hali. Ben asıl intihar kısmını merak ediyorum…

Spoiler: Göster

Şişedeki Mısralar / Sıkıldım

« : 19 Mart 2013, 02:24:42 »

Sıkıldım.
Masam karmakarışık artık.
Bıktım, hayallerden bıktım.

Sevdim.
Neyi seveceğimi bilmeden sevdim.
Mumlar yaktım, yükselemedi alevler.

Masama koyduğum tatlı hayaller
Neredeler şimdi ?
Sardı masayı belirsiz hayaller.

Sıkıldım... Çok sıkıldım.
Çabalamaktan ve hayal kurmaktan.
Hayal kurmadım, istedim.

Masama tatlı bir çift koymak istedim.
Bir çift tatlı.
Belki sadece bir bardak kahve ile bir lokum.

Bunaldım.
Masaya vurdum yumruğumu.
Şarkının sözleri arasından bir kelime koydum masaya.

Hold it!
Ben...
Tutamadım, kaçırdım.

Sıkıldım.
Fırsatları kaçırmaktan sıkıldım.
Her defasında ağlamaktan.

Bu defa masaya kan,
Belki biraz da can koyuyorum.
Masanın üstü tertemiz, ak ve masum...

Sayfa: [1] 2 3