Kayıt Ol

İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Mesajlar - Michael Evans

Sayfa: 1 2 3 [4] 5 6 ... 20
46
Fantastik öğe yaratma konusunda Türk edebiyatının çok fazla çalışması olduğunu düşünmüyorum. Olanlarda Doğu Kültürü'ne ait ve Türkiye iki taraf arasında kısılıp kalmış durumda, kültürümüz Doğu kültüründen çok etkilenmiş olsa da, Batı kültürünün de katkısı yadsınamaz. Bu yüzden tam olarak bze ait olan bir fantastik öğeden bahsedilebileceğini sanmıyorum.

Ama belki destanlarda bahsedilen, geyikler ve kurtlar olabilir.

47
Kurgu İskelesi / Ynt: Aesten Efsaneleri 3 - Av (Bölüm 2)
« : 18 Temmuz 2008, 22:36:21 »
Evet, 1. bölüm kadar iyi olmasa da güzel bir bölümdü. Ama tema koyu olduğu için bu kadar uzun bir bölüm zor okunuyor. Bu yüzden az yorum aldığını düşünüyorum.

Yine de beğendim tabi, anlatımın oldukça gelişti. Betimlemeler falan, tiyatro oyunu havasından çıktı hikaye. Tebrikler =)

48
Televizyon / Ynt: Kavak Yelleri *
« : 18 Temmuz 2008, 00:06:45 »
Eğer Mine olmasaydı, Efe'nin aşk olayı çözülmezdi.

Bu dizide, Mine karakterine hayranım. Gerçekten iyi oynuyor ve kötü olması gereken yerde kötüyü, iyi olması gereken yerde de iyiyi verebiliyor. Aslında kimse farkında değil ama pek çok olay onun sayesinde çözüldü. Yine de mızmız ve ağlak Aslı mükemmel öyle değil mi? =) Mine hep kötü. İnsanın adı çıkmasın vallahi.

Artık yeni sezonda Aslı ve Efe ilişkisini, aynı zamanda da Mine ve Deniz ilişkisini görmek istiyorum. Baştan beri bu şekilde yakıştırıyorum, bu dörtlüyü.

Bkz: Türk, çakma dizilerinin en başarılısı.

49
Başka Kurgular / Ynt: Empati - Adam Fawer
« : 17 Temmuz 2008, 23:43:43 »
Ben de, Olasılıksız'dan daha güzel geleceğini düşünüyordum. Ama bence öyle değildi. Elbette çok güzel bir kurgusu ve anlatımı vardı yine. Konu ilginçti... Fakat istediğim şeyi bulamadım, Olasılıksız'daki muhteşem gizem yoktu sanki. Çoğu şeyi tahmin ettim, 3 bölümlük kitabın, 2. bölümünde.

Belki, 2. kitap olduğundan, belki de ilkinden daha güzel bir şey beklediğimden biraz hayal kırıklığı oldu.

Ama tabi ki, kesinlikle okunmaya değer bir kitap.

50
Genel Kültür / Ynt: Pleasant^^ galerisi esenlikler diler...
« : 17 Temmuz 2008, 22:26:43 »
Ya, Juliet bu kadar güzel miydi? Mükemmel olmuş o.

Mine'ye zaten laf yok :P. Ayrı bir güzel.

Lost'unkiler bu sefer gerçekten diğerlerinden daha farklı ve çok daha güzel olmuş bence.

Supernaturallerden de 2.si en güzeli. Gerçekten 'karanlık' olmuş. Özellikle de Sammy :P

Ayrıca o supernaturaldeki yazı tipini ben de istiyorum.

Ama

51
Sondan başlıyorum cevaplamaya :P

Cansu konusuna bakacağım, daha karar vermedim gerçekten. 2 durumda da hikayeyle olan bağlantısı pek etkilenmiyor.

Atilla zaten ölü. Ne gibi bir şey yapabilir ki? :P Kenan da Mehmet'in babası ve pek bir şey yapamaz. Çünkü neler döndüğünden haberi yok.

Belki Kerim, Nalan, Mine ve Mert, bir şeyler yaparlar ama o da belli olmaz =)

Çağan ve Gizem'in, hikayesi gerçekten çok dağıldı. Bu benim de istediğim bir şey değildi ama toparlanmayacak gibi değil yani merak etmeyin. 13. bölümde, onların hikayelerinin bir karanlık noktası daha aydınlanacak. Hikayelerinin devamı, 3. sezonda olacak. Bu ikili için bilmeniz gereken şey, hangi zamandan itibaren, gelecekte yaşanacakların farkındaydılar?

Yani Tolga kasabaya gelmeden önce bildikleri kesin ama ne kadar önce? Birkaç ay mı? Birkaç yıl mı? Bunu 13. bölüme koyabileceğimi sanmıyorum ama 3. sezon kesinlikle anlatacağım =).

Yiğit, 1. sezon aklımda olmayan ama 2. sezonun başından beri var olan bir karakterdi. Çözüm süreci için, bazı destekleyici karakterlere ihtiyaç var ve Yiğit de bunlardan biri. Sanırım onun hakkında birkaç şey anlatsam iyi olur:

Kesinlikle sadece bir flashback karakteri değildi. Bu sezon onunla yeniden karşılaşacağız, elbette nasıl ve nerede olduğunu söylemeyeceğim :P. Neyse işte, bu sezon hikayeye girecek ve 3. sezonun düzenli karakterlerinden biri olacak.

Madem düzenli karakter konusunu da girdik, onu da açıklayayım. Gerçi çok uzattım ama olsun.

Düzenli Karakter: Sezon boyunca, neredeyse her bölüm görünen karakterlere denir.
1. Sezon Örnekleri: Tolga, Özge, Cansu, Murat...
2. Sezon Örnekleri: Tolga, Özge, Tunç, Cansu...

Düzensiz Karakter: Sezonda sadece bazı bölümlerde görünen yan karakterlerdir.
1. Sezon Örnekleri: Çağan, Gizem, Kenan, Çağla...
2. Sezon Örnekleri: Murat, Selin, Ayça...

Ve bu mesaj da burada biter :P

52
Evet, isteğinizi yerine getirerek, bölümü yazdım ve yükledim =)

Okumak için tıklayınız.

11. bölümden bir hafta kadar sonra gelmesi, 3. sezona hazırlık bölümlerinden biri olması ve çok fazla olay içermesi. Düzenleyene kadar canım çıktı ve bazı sahneleri çıkarmak zorunda kaldım.

Neyse, şimdiden söyleyeyim, 13. Bölümün ismi belli değil ama karakterleri, Çağan ve Gizem olacak.

Yorumlar için teşekkürler :P

53
Evet efendim, 12. bölümümüz olan 'İlk Aşk ve Son Şans'ın fragmanı çıkmıştır. Buyurunuz;

Kasabanın Karanlığı: İlk Aşk ve Son Şans

Çocukken Her Şey Çok Daha Güzeldir

“Gel hadi. Yepyeni bir yer buldum.”

Sorumluluklar ve Kötülükler Sizden Çok Uzaktır
“Ben belki bu yıl gitmezsiniz diye düşünmüştüm.”

Bir De Saf ve Temiz
“Senin için daha da erken dönmeye çalışırım.”

İlk Aşklar Vardır
“Birkaç hafta sonra görüşürüz.”

Öte Yandan Zaman Hızlı Geçer
“Bir hafta oldu, Mine. Tam bir hafta!”

Daha Ne Olduğunu Bile Anlamadan Büyürsünüz
“Biraz konuşsak olur mu?”

Sorumluluklar Vardır Artık Ve De Kötülükler
“Bu benim son şansım anne. Şu an oraya gelemem.”

Belki De Tek Teselliniz
“Oğlumun cesedini bile bulamadılar. Hepsini dava edeceğim!”

Bir Gün Herkesin Büyümek Zorunda Kalacağını Bilmenizdir
“Bunu sana bıraktı ve gerçekten üzgün olduğunu söyledi.”

S2B12: İlk Aşk ve Son Şans
Bölüm Karakteri: Özge
~Çok Yakında: Buralarda Bir Yerlerde~

Yorumlarınızı Bekliyorum :P

54
Genel Kültür / Ynt: Pleasant^^ galerisi esenlikler diler...
« : 15 Temmuz 2008, 18:43:05 »
Kavak yellerininkilere bittim, supernatural ile ilgili düşüncelerimi msnden söyledim :P, çghb hakkında yorum yapamayacağım o bölümü izlemedim ama güzel görünüyorlar =)

Lost'unkilere gelince gözlerim açıldı, eva'nınkiler mükemmel olmuş. Öyle böyle değil yani =)

Tebrikler. Son gaz devam =)

55
Ehehe, çok sağol ya =) Puanım bekledim kadar iyi değil ama yabana atılmayacak kadar da iyi. Bakacağım işte, tercihlere kadar...

Neyse, onun dışında hikayeyi boşlamıyorum ama yine en kritik bölümlere geldim, sezon finaline doğru bir ilerleyiş ve bir dahaki sezona hazırlık ve ve ve bir yandan da çözülmeye başlayan sırlar var.

Bölümleri yavaş ve dikkatli yazıyorum o yüzden ama senin için hızlandıracağım söz :P

Yani hikayeyi asla boşlamadım. 12. bölümü yazdıktan sonra, s2b13 gelecek. Bu hikayenin 30. bölümü olacak toplamda ve o bölümde bir çok şeyi açığa çıkaracağım =)

56
Sayısalım :P Şimdi bakıyorum da, gerçekten iyi olanlar var yani. Belki bir sene daha denerim.

57
Puanım 350, duyduğum bir çok kişiden iyi ama beklediğimden düşük. Yine de yapabileceğim bir şey yok. Böyle oldu. Çalıştığımı biliyorum :P

58
Puan diyoruz biz ona :P Siteye ulaşamıyorum daha :P Çok fazla yüklenme var. Ulaşınca söylerim =)

59
Narnia Günlükleri / Günlükler Hakkında
« : 12 Temmuz 2008, 08:50:59 »
Narnia Günlükleri, çocuklar için C.S. Lewis tarafından yazılmış olan yedi kitaplık bir seridir. Çocuk edebiyatının klasiklerinden biri olarak kabul edilir. Aynı zamanda dünya çapında 41 farklı dilde, 100 milyonun üzerinde satarak, yazarın en bilinen çalışması olmuştur.



C.S. Lewis tarafından 1949 ve 1954 yılları arasında yazılmıştır ve Paul Baynes tarafından resimlenmiştir. Günlükler’in bugüne dek bir çok alanda (tiyatro, sinema, radyo, televizyon vb.) uyarlaması yapılmıştır. Hikaye, kullandığı Hristiyan temalarına ek olarak, aynı zamanda Yunan ve Roma mitolojisinden de öğeler barındırır. Elbette, İngiltere ve İrlanda’nın peri masallarındaki öğeler de kullanılmıştır.



Günlükler, kurgusal bir diyar olan Narnia’nın tarihinde merkezi roller oynamış olan çocukların hikayesini anlatır. Narnia, hayvanların konuştuğu, sihrin yaygın olduğu ve iyinin kötüyle savaştığı bir yerdir. Her bir kitap (At ve Çocuk’u hariç tutarsak) bizim dünyamızdan, Narnia dünyasına, sihirli bir şekilde geçiş yapan ve orada kriz halinde olan ülkeyi kurtarmak için, Aslan isimli bir aslana yardım eden çocukları anlatır.

Orijinal Yayınlanma Sırası:

Aslan, Cadı ve Dolap
Prens Caspian
Şafak Yıldızı’nın Yolculuğu
Gümüş Sandalye
At ve Çocuk
Büyücünün Yeğeni
Son Savaş

Kronolojik Sıra:

Büyücünün Yeğeni
Aslan, Cadı ve Dolap
At ve Çocuk
Prens Caspian
Şafak Yıldızı’nın Yolculuğu
Gümüş Sandalye
Son Savaş



Serinin fanlarının, okuma sırası hakkında farklı fikirleri var. Kitaplar ilk çıktıklarında numaralandırılmamışlardır. İlk Amerikan yayıncı, Macmillan, onları yayınlandıkları sıraya göre numaralandırdı. HarperCollins, 1994 yılında kitapları yeniden bastığında, Lewis’in üvey oğlu olan, Douglas Gresham onları kronolojik sıraya koymayı önermiştir. Bu konu hakkındaki önerisinin gerçekleştirilmesini desteklemek için, Lewis’in, 1957 yılında, annesiyle okuma sırası hakkında tartışma yaşayan Amerikalı bir fanın mektubuna verdiği cevaptan alıntı yapar:

“Sanırım, annenizinkinden çok, sizin okuma sıranıza (yani kronolojik sıra) katılıyorum. Seri, annenizin düşündüğü gibi, yazılmadan önce planlanmamıştı. Aslan, Cadı ve Dolap’ı yazdığımda, devamını yazacağımı düşünmemiştim. Sonra P. Caspian’ı yazdım ve hala daha fazla yazmayacağımı düşünüyordum, Şafak Yıldızı’nın Yolculuğu’nu yazdığımda, bunun son kitap olduğuna neredeyse emindim. Fakat yanılmışım. Yani belki de, hangi sırayla okuduğunuz çok önemli değildir. Aslında ben, diğer serilerin de okunma sıralarına göre yazıldıklarını düşünmüyorum.”



HarperCollins’in yetişkin versiyonunda(2005), yayıncı, Copyright sayfasına şöyle bir yazı yazar:

“Büyücünün Yeğeni adlı kitap, Lewis’in Günlükler’e başlamasından yıllar sonra yazılmış olsa da, onun serinin ilk kitabı olarak okunmasını istemiştir. HarperCollins seriyi, Profesör Lewis’in tercih ettiği sırayla sunmaktan gurur duyar.”

Serinin orijinal sıralamasına inanan bazı fanlar, Lewis’in sadece bir çocuğa kibar olmaya çalıştığını düşünüyorlardı, bu yüzden de sıralamayı değiştirmişti. Onlara göre, Narnia’nın sihrinin çoğu, Aslan, Cadı ve Dolap’taki tasvirinden gelir. Dolabın gizemi, bu gizemin ortaya çıkmasından daha önemlidir yani. Bu yüzden okunması gereken ilk kitabın, Büyücünün Yeğeni değil de, bu olması konusunda ısrarcıdırlar.

Sonuç olarak ben, kesinlikle ve kesinlikle orijinal sırayla okunması taraftarıyım. Size iyi okumalar =).

Kaynak: http://wikipedia.org (Kendi çevirimdir. Resimler bana ait değildir. Ana Sayfada koyacak yer bulamadım. Oraya koyana kadar, isteyenler buradan okuyabilir.)

60
Bence böyle çok daha iyi. Her şey yapboz gibi parça parça çözülecek. Düşünsenize kitapları okumayan biri, ilk filmi izleyip, bir dolaptan geçtiklerini görüyor ve bir sokak lambasını fark ediyor. 6. filmde bu iki şeyin nedenini öğrenecek. Bence düşününce, kulağa çok 'fantastik' geliyor =)

Ayrıca, elbette filmde her şeyin olması ve çok güzel olması normal. İlk film 143, ikinci film 144 dakika. Ve kitaplar Harry Potter'dan kaç kat daha kısa. Bu durumda bu kadar uzun süreli filmlere, her ayrıntıyı koyabilmeleri çok normal.

Sayfa: 1 2 3 [4] 5 6 ... 20