Yaşam konusunda da haklısınız. Ama insanın olduğu yerde ondan uzak bir yaşam tarzı üretmekte sıkıntı çekiyor insan, bu bilim-kurgu fantastik farketmez gibime geliyor.
İnanmıycaksınız ama hayal gücü ne kadar sınırsız gelse de bazı şeyler yaratabilmek kökenlere dayanır.
Science Fantasy türü ise şöyle tanımlardım. 2656 yılında dünya uzay mekikleri ile diğer gezegenlere seyahat ederken bu mekiklerin içindekilerden biri Vampir, ikisi elf, diğeri cüce ise buna Sci-Fantasy derim işte
Katılıyorum. Fantastik üretim gücünü geçmişten alırken, bilim-kurgu bu gücü gelecekten alıyor diyebiliriz basit olarak. Bu da söylediğim gibi Star Wars'ın temelde tartışmasız olarak bilim-kurgu olduğu sonucunu çıkarıyor.
Sıkıntı şu ki Uzay Operaları temel olarak yani bilim-kurgu tabanlı aşkın ve savaşın ön planda olduğu bir türdür. Star Wars bunu içine almakla birlikte bundan çok daha komplike bir evren bana göre. Star Wars uzay operasına sığmıyor gibi duruyor.
AlıntıSıkıntı şu ki Uzay Operaları temel olarak yani bilim-kurgu tabanlı aşkın ve savaşın ön planda olduğu bir türdür. Star Wars bunu içine almakla birlikte bundan çok daha komplike bir evren bana göre. Star Wars uzay operasına sığmıyor gibi duruyor. Katılmıyorum, zaten filmler yeterince aşk barındırıyor ve bunu öne de çıkarıyor. Ve uzayda epik savaş sahneleri çok fazla.
Mesela ben, Star Wars ile ilk tanıştığımda ışın kılıçlarını tarihimizin büyük bir kısmının en önemli silahının teknolojik açıdan çok çok gelişmişi olarak düşünürken (böyle bir nesnenin yapılma olasılığı da vardı nitekim)