Konu: İstanbul Kitap Fuarı 2016 - Kayıp Rıhtım Buluşması

[Fırtınakıran]

Herkesin bu kadar eğlenmesine çok sevindim ^^! Ayrıca sizler tarafından böylesine iyi anılmak güne harika bir başlangıç yapmamı sağladı Var olun.

İyi ki geldiniz, fuar dışındaki buluşmalarda da görüşmek üzere. Aklımda bir fikir var Aralık ayı içinde onu da planlarız. (Yok yok, cüzdanlarınıza zarar bir şey olmayacak)

Evet. Yok mu yayınevlerinin yeni yıl surprizleri. Paylaşırsanız sevinirim.😃

Bu cumartesi yayında anlatmayı düşündüğüm bazı şeyler var. Şşşt, gıybet! Ama öyle duyulmasını istemedikleri şeyler çok. Sıkıntı burada başlıyor. Hani orada bir şeyler aldım ağızlarından (katakulli ve zorlamayla), fakat bu fuar herkes böyle açık açık konuşabileceğimiz şeyler için ketumdu.

Gelemeyenler için çekindiğimiz fotoğrafları da biri buraya ışınlarsa çok güzel olur bence.

Buluşmaya gelen arkadaşlarımız için uygunsa ben akşam buraya fotoğrafımızı koyabilirim Rahatsız olacak olan varsa özel mesajla bana ulaşsın.

[tormund]

O zaman cumartesiyi iple çekmeye başlıyorum. 😃

[Diner]

Ancak bugün yazmaya zamanım oldu o yüzden biraz geç kaldı ama olsun. İlk defa bu sene Kayıp Rıhtım buluşmasına katıldım ve bu kadar güzel olduğunu bilsedim geçen sene vizeleri önemsemez katılırdım. Gelen herkesin birbirini tanıyıp benim de yabancı kalıcağımdan korkuyordum ancak öyle olmadı herkes çok iyiydi. Bol bol kitap konuşuldu, bilmediğim konular hakkında fikir sahibi oldum.
Rozetler de harika! Beş tane olması sıkıntı oldu hangisini takıcağıma bir türlü karar veremiyorum

[Quid Rides]

Bilgisayarın başına geçer geçmez bende bir şeyler yazacağım diye Hazal ablaya söz vermiştim. Anca vaktim oldu.

Fuar benim için keyifliydi. Zaten TUYAPa kitap almak için değil Rıhtım ahalisi ile görüşmek için gittiğimden kalabalıkmış değilmiş önemi yoktu. Öyle kitaptan yana da bir beklentim yoktu. Hele Hazal ablanın olduğu mekanda bi kamyon kitap alınacağını bildiğimden listesiz gitmiştim. Aklımda alırım dediğim iki kitap TDK Büyük Türkçe Sözlük ile Kudret idi. Sonuç: George Saunders'tan İkna Ulusu ve Phil'in dehşet verici kısa saltanatı, Arcturus'a Yolculuk, Un Lun Dun, 44 Türk Masalı, Silo, Ölümsüz, Türk Boylarının Destanları da dahil olmak üzere 10 kitapla fuarı kapattım.

http://i.hizliresim.com/r6dGlP.jpg

Türk Boylarının Destanları, TDK standında beni çektiği için aldım. 44 Türk Masalını da stand görevlisinin samimi ilgisi ve maymun iştahlılığım sayesinde aldım. Kalan herşey Hazal Abla Etkisi. (Ama iyi direndik kendisine karşı. Yoksa bize yirmi küsür kitap aldıracaktı. )

@Ronin47'ye burdan bir kere daha şükranlarımı sunmak istiyorum. Sağolsun bana Arctarus'a Yolculuk'u hediye ediverdi.

Rozetler harika. Baya sevdim. Tek üzüntüm "Okusaydınız iyiydi." yerine "Okuyaydız iyiydi." yazdıramamış olmam. Rozetlerden biri çantamda takılı. Biri de yedekte. Eğer rozeti görürseniz okulda, metrobüste yanıma gelin çay, çorba içer size yedekteki rozeti hediye ederim.

Bu da Hazal ablaya verdiğimiz başka bir sözü yerine getirdiğimin nişanı. Rozetlerle okulda fotoğraf çekilin dedi. (Kırbaç şaklattı bunu söylerken. Şahitlerim var!)
http://i.hizliresim.com/LZojVV.jpg

Son olarak keramet 1.0'mı sizinle palaşayım. Tam dağılırken "Müsait olan varsa bi çay, çorba içelim," dedim. Kimse sallamadı. Buna mukabil vapuru kaçırdılar ve güzel bir muhabbet eşliğinde yemek yiyip, kahvelerimizi yudumladık. Hatta yemeği yerken bir vapuru daha kaçırdılar. Bence değdi. Güzel muhabetti.

Eklenti: George Saunders'ın iki kitabını da okudum. Phil'in dehşet verici kısa saltanatı, çoooooooook iyi ya. İkna Ulusu ise beni bir "hea, naassı yani" tadında bıraktı. İlk yumruğu kitabı roman sanıp okumaya başlayarak yedim. Geri kalan yumrukları yazar orantısız zeka uygulayarak geçirdi.

[Diner]

   Bende Anadolu yakasına taşınıcağım. Ne güzel kaçırmazdım sohbeti. 

[magicalbronze]

O gün elimde olmayan bazı nedenlerden ötürü aranıza olamadım. Bu nedenle üzgünüm. Ama şimdi şu yazılanları okuyunca ne kadar keyifli bir muhabbeti kaçırdığımı görüp bir kez daha üzüldüm

Bunun telafisi olarak bir ara buluşma ayarlayalım[*]Anadolu Yakası 4ever \o/[/*] ve güzel bir muhabbet edelim.

Sevgili Quid Rides, neden bilmiyorum ama rozetli o fotoğraf aklıma Leyla ile Mecnun'u getirdi. Çok tatlı olmuş

[Fırtınakıran]

Son olarak keramet 1.0'mı sizinle palaşayım. Tam dağılırken "Müsait olan varsa bi çay, çorba içelim," dedim. Kimse sallamadı. Buna mukabil vapuru kaçırdılar ve güzel bir muhabbet eşliğinde yemek yiyip, kahvelerimizi yudumladık. Hatta yemeği yerken bir vapuru daha kaçırdılar. Grin Bence değdi. Güzel muhabetti.

Şimdi o olay öyle olmadı u_u. Bi' dakka!

Açlıktan karnımız sırtımıza yapışmıştı ve 3'teki deniz otobüsüne servisin ille de iskelede indiririm inadı nedeniyle yetişemedik. İki adımlık yol kala deniz otobüsü gözlerimizin önünde, aheste aheste ayrıldı ve gitti. Eah, o zaman yemek yeriz! dedik u_u. Sonra yemek yerken sohbete dalıp bir deniz otobüsüne son anda ulaştık. Bu defa dediler ki, o ağzına kadar doluydu binemezsiniz. Ek sefer yaptık, yarım saat sonra geliyor.

Olay böyle gerçekleşti. Kesin bilgi olan budur, yayalım.

O değil de, Saunders kitaplarını böyle hızlı bitirmene hem sevindim, hem üzüldüm Adam okuru tokat manyağı yaptığı için zor. Tebrik ederim. Ama keşke o kadar yüklenmeseydin kendine ^^.


Son olarak,

Benle kitap alışverişi kadar yemek yemek de tehlikeli. Görüntüme aldanmayın, farklı tatlar falan, yemek yemek çok sevdiğim bir eylem. Kitapla bütçeleri sarstığım gibi yemek/mekan tavsiyelerimle de üzebilirim. Çünkü 1 çeşitle elimden kaçmanız çok zor :3. Anadolu Yakası tayfası +1 Quid Rides bunu grupça tecrübe etti. Yemek yemek güzeldir :3 Kuş kadar yiyeceksiniz de aynı sofraya oturmayalım İnsanda keyif bırakmıyor.

Anadolu Yakası candır, gerisi heyecandır

[spren]

Buluşmaya, fuara dair yazdıklarınızı çok kıskanarak okuyorum. Hem fuarda bulunmak hem de sizlerle tanışmak için çok istekliydim fakat geçen hafta benim için çok yoğun bir haftaydı ve pazar günü ne yazık ki yataktan kalkamadım.

İnşallah bir sonraki buluşmalarda aranızda olurum. 

[Quid Rides]

O değil de, Saunders kitaplarını böyle hızlı bitirmene hem sevindim, hem üzüldüm Adam okuru tokat manyağı yaptığı için zor. Tebrik ederim. Ama keşke o kadar yüklenmeseydin kendine ^^.

Kitapları okurken ki halim şu şekilde tasvir edilebilir: Küçük bir bebek hayal edin. Anca oturuyor ve oldukça meraklı. Her haltı kurcalıyor. Siz de köşede koltukta izliyorsunuz onu. Bir ara altına yapıyor ve merakla parmağını bu kahverengi maddeye sokuyor. Oldukça yumuşak. Acaba tadı nasıl deyip ağzına götürüyor. Tam o anda sizde bir gülümseme hasıl oluyor ama hemen kalkıp durdurmak istiyorsunuz. "Çocuğum napıyorsun, yenmez o!" demek istiyorsunuz ama nafile. Bebekle aranızda aşamayacağınız bir cam duvar var. El mecbur izliyorsunuz. Bir yandan gülüyor diğer yandan çocuğu durduramadığınız için kendinizi paralıyorsunuz.

Aynen bu hissiyatla okudum Phil'i ve İkna Ulusu'nu. (Tamam itiraf ediyorum. İkna Ulusunun sadece ilk yarısını böyle okudum. Daha sonra alamadım bu hissi.)

Bunun telafisi olarak bir ara buluşma ayarlayalım ve güzel bir muhabbet edelim.

Müsait olursam gelirim inşallah.

[Bozhermes]

Bir "ara" ve belki belli zamanlarda buluşmalar elbette çok yahşi olur. Ve zaten hafta sonları olur zannımca. Hazal Hanım bir tarih ayarlar duyurur. Herkesin mümkün olduğunca en müsait zamanı ayarlanır sanırım. Beklemedeyiz efemler. 

[cankutpotter]

Off allahım, nasıl kıskanıyorum, nasıl kıskanıyorum sizi! Ah be, neyse... Diğer buluşmalara artık...

[kargasiz]

Bu sene buluşma etkinliği yok mu arkadaşlar? Hangi gün gideceğime karar veremedim daha, sizlerle tanışmak da isterim. Varsa gidecek olanlarla ortak bir gün belirleyebiliriz isterseniz. Yeni konu açmak istemedim bu konu hakkında.